🎀🎆FİNAL 🎆 🎀

3.2K 146 37
                                    

Her geçen yıl aşkımızın gücüne imza attı. Ben her geçen gün seni daha çok sevdim her geçen gün daha çok sevildim.

SEVDA SERDEM AKSEL

Aşk neydi gerçekten. Öyle pembe masallarda ki gibi imkansızın olması mıydı ya da prens olan bir kurbağa mı ya da bir çok kadının aynı ayakkabı numarasına sahip olmasına rağmen Sindirellasını bulmak mıydı? Neydi gerçekten bu duygu tam olarak. Herkese göre tarifi değişiyorsa eğer neden herkes aşk diyor. Bunun anlamı nedir sizce ?

Bu sorulara belki Sevda da bir 5 yıl önce cevap veremezdi ama şimdi biraz da olsa düşünceleri oluşmuştu. Sevmek bir insana tam anlamıyla bağlanmaktı, güvenmekti,sevmek onun mutluluğu ile mutlu olurken hüzünlendiğini kendi kalbinde hissedebilmekti. Sevmek bir gülüş ile sana dünyaları verebilmekti.

Barış ve Sevda belki kaderleri annelerinin biz seninle dünür olsak sözünde gizliydi. Sevda  Karadeniz gözlü yârini Barış ise Gönül işleri bakanını beklemişti belkide sevmek için. Onların kaderi Karadenizde karşılaşmalarında yazılıydı. İkisi de o çarpışmanın böyle sonuçlanacağını bilemezdi.

Sevda elindeki pastanın son dokunuşlarını yapıyordu. Onu da bitirdikten sonra tezgaha bıraktı ve yaptığı tüm şeylere baktı. Barış haklıydı o bunlarla çok mutlu oluyordu. Sevda hafta içi matematikçi olduğu gibi cumartesi olur olmaz soluğu SEBA da alıyordu. Bütün müşterilerine çok ilgili ve kibar davranıyordu. Daimi müşterilerini zaten yakın arkadaşıymış gibi benimsemişti. Mutfağa koşarak gelen Anneee diye bağıran Ömer'e sarıldı.

"Benim yakışıklı oğlum gelmiş. "

dediğinde. Barış sahte sistemle

"Bence başka bir yakışıklı daha var burada ama oğlu doğduğundan bu yana biraz unutulmaktan yakınıyor."

dediğinde Öner ve Sevda birbirine göz kırparak ikisi de Barışa sarıldı Barış sağ eliyle karısını sararken sol eliyle oğlunu kucağına aldı. Öylesine mutluydu ki bu mutluluğu tarif edemezdi. Sevda sağ yanağından Ömer de sol yanağından öperken huzurun başka anlamı var mı acaba diye geçirdi içinden.

"Sizi seviyorum iyiki benimsiniz."

dedi.

"Biz de seni seviyoruz Karadeniz gözlüm."

dedi Sevda. Hakan ve Ezginin oğlu Vedat'ın Ömer diye seslenmesiyle Ömer koşarak gitti. Evet ikisi de babaları gibi yakın arkadaş olmuştu. Sevda Barışın gözlerinin içine bakarak

"Seni iyi ki tanımışım. İyiki hayatıma girmişsin de bana tüm bu mutluluklarını yaşatmışsın. Aşığı olduğum   Karadenizin bana ondan daha çok aşık olacağım seni  vereceğini hiç düşünmezdim. Hayalini kursam bile bu kadarını kurmayı beceremezdim. İyiki varsın ve iyiki benimsin."

"Sevdam gönül işleri bakanım. Ben de hayatın bana senin gibi bir mucize bahşedeceğini bilemezdim. Oğlumuzla seninle o kadar huzurlu ve mutluyum ki daha ne kadar mutlu olabilirim bilmiyorum. İyiki varsınız ve ikinizde benim birtanelerimsiniz."

dediğinde Sevda içinden o kadar emin olma kocacığım belki bir kişi daha gelebilir demişti. Bugün şüphelendiği şeyden emin olmak için bu adamdan gizlice kaçıp gitmesi lazımdı. Onu boş yere heyecanlandırmak istemiyordu. Bir yolunu bulması lazımdı. Bulamazsa Ezgiden yardım isteyecekti. Sevda ve Barış ta mutfaktan çıkıp arkadaşlarının oturduğu masaya hoşgeldiniz diyerek geçtiler. Barış ve Hakan iş konuşmasına başlarken Ömer ve Vedat'ın koşturma sesi ,Sevda Ezgiyle konuşmanın tam zamanı diye düşündü.

" Biz pasta getirelim Ezgiyle "

dedi Sevda. Sevda pastaları kesip tabaklara koyarken Ezgi de bardaklara çay koyuyordu. Sevda

AŞKIMIZIN SİMGESİ "SEBA"(DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin