-14-

162 19 2
                                    

Havaya baktım hava bulutluydu yağmur yağacak gibiydi ama şuanki durumu hiç bozmak istemiyordum. Güzelliği, sakinliği, sevinci...birden gökyüzü gürledi. Byun Baek'e dönerek:
"-Yağmur yağacak büyük ihtimal bu yüzden bence eve gidelim." Baekhyun kafasını onaylar bir şekilde sakladıktan sonra o bir ikizi kucağına aldı bende diğer ikizi kucağıma aldım ve arabaya doğru yürümeye başladık. Arabayı açtıktan sonra arka koltuğa ikimizde çocukları yerleştiriyorduk. Birden Baek'in gözlenin üzerimde olduğunu fark ettim. Ona baktığımda göz göze geldik ve samimi bir şekilde güldü. Ben sürücü koltuğuna oturdum o da yan koltuğa oturdu. Arabayı çalıştırıp eve doğru ilerlemeye başladım. Baek çocuklara küçük oyunlar yapıyordu ikizlerde birlikte gülüyorlardı. Kısa süreliğine Baekhyun'a baktım gerçekten eğleniyordu bu beni sevindirmişti.
Eve geldiğimizde arabadan indim o sırada yağmur yağmaya başladı. Galiba şanssızdım. Hemen Baekhyun'un yanına gittim. Arabadan indi hemen montunu örtmek için yaklaştım. İlk şapkasını kapattım sonra da önünü ilikledim. Hafif bir şekilde güldüm ve arka kapıyı açmak için kapının kulubunu açtım. İlk Min Joon'u kucağıma alıp Baekhyun'un kucağına vermek için Baekhyun'a döndüm. Baekhyun tam arkamda bekliyordu ona döndüğümde kucağını açtı ve kucağına yerleştirdim. Joon Sea'yı da kucağıma aldıktan sonra elimdeki arabanın anahtarıyla arabayı kapattım. Asansör geldikten sonra eve girdik. Kapıyı açıp Joon Sea'yı yere koyduktan sonra ona eğilip montunu çıkardım aynı şekilde Baekhyun'da Min Joon'nunkisini çıkarıp bana verdi bende askılığa astım. Arkamı döndüğümde Baekhyun ve ikizler salona doğru yürüyorlardı bende arkalarından geliyordum. İçeriye geçtiğimizde ikizler oyun alanlarına koşturdular. İkizler oyun oynama başlayınca Byun Baek'te onları seyretmek için yanlarına oturdu. Bende Byun Baek'in yanına oturdum. Bir süre sessiz bir şekilde ikizleri izledik. Byun Baek:
"-Yarın piyona yarışmam var ve orada seninde olmanı istiyorum müsaitsen seyretmeye gelebilir misin?" Bu soruya hayır diyemezdim bu yüzden:
"-Tabikide." Memnun olduğunu belirtir bir şekilde gülümsedi ve ikizlere bakmaya devam etti. Yarın okul vardı ama ben okula gitmeyecektim çünkü Byun Baek'in yarışmasını gidecektim ve böylelikle sesini duyabilecektim aynı şekilde piyona çalışını da. Birden Min Joon "-Hadi oyun oynayalım!" Diye bağırışıyla düşüncelerimden ayrıldım ve Baek'e baktım o da bana bakıyordu. "Peki" anlamında kafasını salladı ve ayağı kalktı. Arkasından bende kalktım. Baekhyun ikizlere bir şey anlatıyordu. İkizlerden birisini kucağına aldı ve eliyle silah şekli yapmasını istedi Min Joon'da aynısını yaptı sonra benim yanıma gelip:
"-Vuruluyormuş gibi yapacaksın." Dedi gülerek bende kafamı salladım. Saydıktan sonra "Bang!" Diye bağırdı bende kendimi yere attım. O sırada kendimi çok sert yere attığımı fark ettim çünkü dirseğim biraz acımıştı. Tam kalkacaktık ki önümde Baekhyun'un dizlerinin üstüne çömelmiş bir şekilde oturduğunu gördüm.
"-İyi misin?" Güldüm çünkü yüzündeki endişe çok tatlı gözüküyordu.
"-Evet ben iyiyim." Dedim ve olduğum yerden kalktım ardından Byun Baek'te kalktı sonra ikizlere:
"-Bence bu oyun tehlikeliymiş bu yüzden bence oynamayalım. Daha eğlenceli bir oyun bulalım!" Diye bağırdı sırada telefonum çalmaya başladı. Salona doğru yürümeye başladım. Salondaki telefonuma baktığımda "ablam" yazısını gördüm. Açtım:
"-Park Chanyeol. Eğlendiğinizi biliyorum ama bizim gitme saatimiz geldi."
"-Çok çabuk sürdü." Gülerek:
"-Demek ki baya eğlenmişsiniz."
"-Öyle oldu. Umarım küçük yaramazlarda eğlenmişlerdir."
"-Onların seninle eğlenmediği gün yok."
"-Aynı şekilde benimde." Biraz daha uzun konuştuktan sonra telefonumu kapatıp oturma odasına gittim.
"-Küçük yaramazların gitme zamanı geldi." Üçü de bakışlarını bana çevirdiğinde güldüm sonra da üçünün yanına gittim. Byun Baek ayağa kalktı ve bir ikizi kucağına aldı bende ardından diğer ikizi kucağımı alıp salona götürmeye başladık. Salona geldiğimizde ikimizde montlarını alıp giydirdikten sonra tam zamanında da kapı çalındı. Kapıyı Byun Baek açmıştı. Arkamı dönüp ablama baktım kapıda samimi bir şekilde Byun Baek'e gülüyordu. O sırada ikizler
"-Tanıltığımıza memnun olduk. Keşke daha önce tanışsaydık." Dediler ikisinin yüzü de asıktı. Byun Baek onlara eğildi:
"-Keşke ama tekrar geldiğinizde tekrar görüşeceğiz." İkizlerin yüzü birden güldü ve Baekhyun'a sarıldılar Baekhyun'da onlara sımsıkı bir şekilde sarıldı. Birbirlerinden ayrıldıktan sonra ikizler uzun bir süre el salladılar. Ablam:
"-Seninle tanışamadık yakın bir zamanda tanışalım." Byun Baek kafasını sakladıktan sonra ikizimiz ikizlere el salladık. Kapıyı kapattıktan sonra Byun Baek esnemeye başladı. Kafamı hafif yana koyarak onu seyrettim. Esnedikten sonra bana baktı ve utanarak güldü. Yorgun olduğu için arkamdaki askılıktan ikimizin montunu aldım ve elimdeki onun montunu ona verdim. Kapıyı açtıktan sonra ayakkabısını giydikten sonra ardından bende giyindim ve asansöre binmek için düğmeye bastı. Asansör geldiğinde aşağıya inmek için içeriye bindik...

That Sound|ChanBaek Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα