That Sound|ChanBaek

-4- (Chanyeol)

Bugün sınav olduğu için erkenden kalkmıştım üstümü giyinip saçımı düzenledikten sonra kahvaltımı rahat bir şekilde yapıp biraz kafa dağıtmak için gitar çaldım. O sırada o eşsiz şarkıyı gitarda da çalabiliniyor mu diye deniyordum . Az çok beceriyordum ama tam yapamıyordum. Birkaç defa daha denedikten sonra saatte bakıp yavaşça ayakkabılarımı giyip dışarıya çıktım.
   Arabaya bindim an birden telefonum çalmaya başladı. Baktığımda Ha Neul arıyordu. Birden şaşırdım çünkü eskiden sevgiliydik ve ben ona her zaman sky derdim çünkü anlamıda oydu ve sonsuza dek her zaman o gökyüzündende güneş ve yıldız gibi parlayacaktı o aşkımız. Onların nasıl gükyüzünden  hiç ayrılmadığı gibi... ama öyle olmadı o orada parlayamadı o oraya yakışmadığı için ay onu oradan kovdu . O zaman oraya yakışacak birisini belki bulamamıştım ama şimdi o yıldızı o gökyüzüne yanıma yakıştıracak birisini arıyordum.
   Telefonun ısrar edişiyle telefonu açmak zorunda kaldım.
-" Efendim"
-"Selam bugün sınava gelecek misin?"
Net bir şekilde :
-"Evet" dedikten sonra durdu. Büyük ihtimalle bir şey isteyecekti bu yüzden de bir kaç dakika sonra söylüyordu. Birkaç dakika geçtikten sonra :
-"Beni alabilir misin?" Diye sordu. İlk şaşırdım çünkü yıllar sonra ilk defa arıyor ve bir şey istiyordu. Hayır demek istiyordum ama bir şey beni zorluyordu. Aşık mıydım ona? Biliyorum aşıktım ama eskisi kadar değil. Birden telefonda "Chanyeol?" Diye ses gelince düşüncelerimi hemen bir kenara atıp telefondaki Ha Neul a cevap verdim:
-"Efendim"
-"Ben evimin önündeyim" diyerek cevap verdi. Bende hemen arabaya binip ilerlerlemeye başladım. 10 dakikada orada oldum. Onu gördüğümde baktım ve hiç değişmemişti, istemsizce gülümsedim. Arabaya bindi "Merhaba" dedi bende söylediği şeyi tekrarladım ve yola devam ettim. Giderken hep beni inceleyip duruyordu ve bu beni rahatsız ediyordu. Neyseki okula geldik ve ikimizde arabadan indik. Ha Neul:
-"Benimle gelecek misin?"
-"Hayır arabadan çantamı alacağım."
-"Peki. Getirdiğin için teşekkürler " dedi tam o sırada sarılacaktı ki ben hafif geri çekildim o da anlayarak el salladı ve okula doğru ilerledi. Bende arkadan çantamı aldım, okula gitmek için arkamı döndüm ve bir sürü kişinin toplandığını gördüm . Koşarak oraya gittim. Baktığımda yerde yatan bir erkek vardı. Birden aklıma tıp bölümünde okuduğum aklıma geldi ve hemen kalabalığı ittirip yanına ulaştım. Hava alması için kalabalığı biraz daha açtım. Yüzüne biraz su sürdüm. Bekledim ama ayılmadı, bileğine baktım nabzı iyiydi. Ama baya bi korktum o yüzden hemen cebimden araba anahtarını çıkardım ve kucağıma almak için eğildim. Ellerimi sırtının arkasından geçirdim ve ayağı kalkıp yürümeye başladım birisi arabayı açabileceğini söyledi, bende onaylayıp anahtarı uzattım. Arabayı açtı ve hemen ön koltuğa hafifçe yerleştirdim. Arabayı sürmek içinde hemen sürücü koltuğuna geçtim.
  20 dakika sonra hastaneye geldik tekrar kucağıma alarak ilgili bölüme götürdüm. Sonra söyledikleri odaya götürdüm. Birkaç dakika sonra doktor geldi ve dışarıya çıktım. Bir süre bekledikten sonra doktor çıktı ve dinlenmesi gerektiğini söyledi bende teşekkür ederek içeriye girdim. Ama bir an durdum çünkü evinin nerede olduğunu bilmiyordum ve kim olduğunu da. Düşündükten sonra benim evde dinlenebileceğini düşündüm. Yanına gidip kucaklamak için ellerimi sırtından geçirecektim ki birden yüzüm onun yüzüyle buluştu. Bir an öylece kaldım. Yüzünü inceledim. Kusursuz, mükemmel , güzel...
   Hemen toparlanıp odadan çıktıktan sonra arabaya doğru yürüdüm.Arabaya bindikten sonra kısa sürede eve geldik. Onu kendi odama yatırdım. Üstünü örttükten sonra gözüne düşen saçını düzenledim . Bir an baş ucuna oturup onu izleyesim geldi ve öylede yaptım, yatağın yanına bacaklarımın üstüne oturup onu seyrettim.
   Bizim okuldaysa ben neden fark edememiştim bu kadar kusursuz bir kişiyi? Biliyorum bir erkeğe güzel denilmez ama işin garip tarafı o güzeldi. Bunları düşünürken birden telefonum çaldı. Telefonuma bakmak için içeriye gittim. Gitmeden önce kapıyı hafifçe kapattım...