Özel- SON

6.8K 370 150
                                    

Bölüm şarkısı; Manuş Baba- Gitme

Anonimin ağzından...

Rüzgar şiddetini gittikçe arttırırken üzerimdeki ince hırkaya biraz daha sarıldım. Sonbahar gelmişti ve burası akşamları gerçekten serin olmaya başlamıştı.

Otobüs terminalindeydim ve gözlerimi giriş kapısından ayıramıyordum. Aynı anda evden çıkmak için sözleşmiştik ama ben geç kalmayı göze alamayacağım için erkenden çıkmıştım ve yaklaşık yirmi dakikadır Free'yi bekliyordum.

İnsanlar yanımdan geçip gidiyordu ve ben herkesin yüzünde tanıdık bir çift göz arıyordum.

Sadece bir saat sonra çoktan bu şehirden gitmek için yola koyulmuş olacaktı.

Gözlerimi kapıdan çekerek sırt çantamı çıkardım ve ayaklarımın önüne koyup içindeki telefonumu aramaya başladım. Free biraz daha burada olmazsa geç kalacaktı. Arayıp nerede kaldığını öğrensem iyi olacaktı.

Çantamı kurcalarken birden bire arkamdan belime dolanan ellerle irkildim ve nefesim kesildi. Başımı hafifçe arkaya çevirdiğimde onun o güzel gözlerini gördüm, burnuma dolan kokusu ve gülümseyen yüzü beni gerçeklikten koparırken "Geldin sonunda," diye mırıldandım.

Beni yavaşça kendine doğru çevirerek yüzümü avuçlarının arasına aldı ve alnıma minik bir buse kondurdu. Hemen ardından bir eliyle elimi kavradı ve diğer eline de valizini alarak otobüse doğru yürümeye başladı. "Gel de şunu bagaja bırakalım."

Büyük, siyah valizi otobüse teslim ettiğimizde gergince saate baktım. "Sadece on beş dakika kalmış, Free."

Yavaşça başını salladığında, "Üzülmek yok, tamam mı?" dedi. Omzumu silkerek "Kolay değil, artık bu şehirde olmayacağın fikrine alışamıyorum." dedim.

Elini omzuma atarak beni iyice kendine çekti ve "Güzelim," dedi. "Kısacık yol, her hafta sonu burada olacağım."

Gözlerim dolmaya başlarken başımı salladım. "Ben de gelirim."

"Gelirsin." dedi ve sonra da hafifçe kaşlarını çattı. "Sakın ağlama, kızarım bak."

Birkaç kez yutkunarak iyice ona döndüm ve göğsüne sokuldum.

İnsanlar yanımızdan geçerek otobüse binip yerlerine yerleşmeye başlamışlardı.

On dakikadan bile daha az vakit kalmıştı.

Free, başını eğerek ilk önce saçlarımı öptü. "Bana bak." dedi sonra da. "Yüzünü göreyim."

Ben de başımı göğsünden ayırarak gözlerine baktım. Ezbere bildiğim tüm detayları yeniden kazıdım hafızama.

Titreyen elimi sakalına koyduğumda birkaç saniyeliğine gözlerimi kapattım. Yeniden açtığımda Free bana öyle çok yaklaşmıştı ki, sıcak nefesi gecenin tüm soğuğunu çekip aldı.

Gözlerim yeniden gözlerine tırmandı ve o güzel gözler dudaklarıma kaydı. Kalbim göğüs kafesimi zorlamaya başlarken ilkel bir istekle ruhumun ona koştuğunu sandım ve istemsiz olarak ona iyice yaklaştım.

Güzel parmakları çenemi kavradı ve ben onun sakallarına iyice tutunurken dudaklarımız birleşti. İlk kez.

Gözlerimden düşen birkaç damla yaş dudaklarımızı ıslatsa da birbirimize daha da çok karıştık.

Bütün o kalabalık dağıldı, zaman durdu.

Yüreğim kanat çarparak onun yüreğine kondu.

Belki de dakikalar sonra dudaklarımız ayrıldığında elleriyle göz yaşlarımı sildi.

Beni hızlıca kendine çekerek sarıldı. Sımsıkı sarıldı. Sanki hiç bırakmak istemiyormuş gibi.

Derin bir nefes aldı, ben de kokusunu iyice içime çektim ve sonra ayrıldık.

"Kendine iyi bak, anonimim." diyerek arkasını döndü ve birkaç adım ötemizdeki otobüse binmek için adımladı.

Gözyaşlarımın yanına yenileri eklenirken, beni duyabilsin diye hafifçe bağırarak, "Kendine iyi bak, benim canım." dedim.

Otobüse binerek koltuğuna oturdu.

Bende koşar adımlarla onun olduğu tarafa geçtim ve göz kontağı kurmaya çalışırken otobüsün motoru çalışmaya başladı.

Anın etkisiyle her hücrem zangır zangır titriyordu.

Cama iyice yaklaşmaya çalışarak yaşlı gözlerimle, sadece dudaklarımı oynatarak "Seni seviyorum." dediğimde, tek bir saniye duraksamadan elini kalbinin üzerine koydu.

Bana gülümsedi.

Dudaklarını oynattı ve otobüs hareket etti.

Okuyabildiğim üç kelime tüm kalbimi esir aldı.

"Ben de seni seviyorum."

Ardından bakarken kalbimin ilk kez bu kadar güzel attığını hissettim. Sevdiğim adam gitti, ama bu defa bu bir veda değil, bir başlangıç oldu.

Beni sevdiğini bilirken yaşamak her zamankinden daha anlamlı olacaktı.

Çünkü aşkla geçen bir saniye bile, sevgisiz geçen bir ömre bedeldi.

Otobüs gözden kayboldu.

Gülümsedim.

Şimdilik hoşçakal, canımın içi.'


Ve hoşçakal'ın benim güzellerim. İyi ki yanımdaydınız. Öylesine demiyorum bunları, gerçekten tüm kalbimle sizi çok fazla seviyorum.

Güzel şeyler hep sizi bulsun umarım, hepiniz mutlu olun. Sevin ve çok sevilin.
Bütün güzel hayallerin gerçekleşmesi dileği ile...

Yüreğinizin güzelliğinden öpüyorum.*

Anonim: KAYIPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin