Sweet Creature/Larry Stylinson

Come Here Little Cat

Siktiğimin Paynosu üzerime su dökmeye başladığında küfür edip kaçmaya başladım.

"Kaçma Tommo!" Arkamdan bağırdığını duyunca güldüm ve hortuma doğru hızla koşmaya devam  ettim. Liam arkamdan gülerek  beni kovalıyordu, Zayn bahçenin bi köşesinde oturmuş beni kovalayan sevgilisini küçük bir gülümsemeyle izliyordu, Niall ise bahçe kapısının dibine çökmüş telefona ilgileniyordu ve Harryde.... aslında Harryin ne yaptığını bilmiyorum. Büyük ihtimal prenses yukarda ne giyeceğine karar veriyordur.

Harry Styles

Kalkalı 1 saat olmuştu ve tek yapabildiğim yataktan kalkmaktı. Çocuklar bahçede takılırken ben ise burda kıyafet seçimi yapmaya çalışıyordum.

"Kaçma Tommo!" Liamın sesini duyunca gülümsedim ve pencereye koştum. Louis gülerek koşuyordu arkasından ise Liam elindeki su şişeleri ile onu kovalıyordu. Louis bahçe hortumunu alıp Liamı ıslatmaya başladığında kıkırdadım. Liam hakketmişti.

Geri dolabıma döndüğümde kıyafetlerime göz attım. Giyecek hiçbir şeyim yoktu. Oflayıp siyah vücuduma tam oturan pantolonumu giydim üstüne ise transparan çiçek desenli gömleğimi giydim. En azından bunu yapabilirdim. Boy aynama doğru ilerlerken pencereden ıslaklıktan dolayı vücudana yapışan kıyafetlerin içindeki tanrıya baktım. Kesinlikle ona güzel gözükmem gerekiyordu.

Louis Tomlinson

Kıyafetler artık üzerimde ağırlık yaparken bağırdım.
"Yeter Liam. Tanrı aşkına sırılsıklam olduk yeter." Liam sonunda durup ellerini dizlerine koyduğunda güldüm ve nefesimi düzene sokmaya çalıştım. Niallin çığlığını duyduğumuzda hepimiz ona baktık.

"İyi misin Nialler" Zayn korku dolu gözlerle bakarken sormuştu. Niall gülerken kafasını iki yana sallayınca kaşlarımı çattım. Bu çocuk çok maldı.

"Tanrı aşkına Niall bizi endişelendirmekten vazgeçte söyle ne oldu?" Yavaşça yanına yaklaştığımda gülerek bana döndü ve ağzından bi çığlık daha kaçtığında hemen yanına çöktüm.
"Sevdiğim ünlü yeni şarkısını paylaşmış. Nefes alamıyorum" diyip eliyle kendisine hava yapmaya başladığında omzuna yumruk attım.
"Dostum şöyle şeyler yapmaktan vazgeç bizi endişelendiriyorsun değil mi Zaynie?" Liam Zaynin yanına oturup ona sarılmaya çalışırken gülümsedim. Çok yakışıyorlar.

"Görüyor musun senle Harryde böyle olabilirsiniz" kaşlarımı çatarken yanımdaki küçük İrlandalıya en kötü bakışımı attım.
"Niall sus. Biliyorsunki ben düzüm. Gerçekten böyle düşünmen beni rahatsız ediyor, gerçekten" sona doğru sesim kısılırken bahçe kapısından gelen Harrye baktım. Transparan gömleği vücudundaki dövmeleri gösterirken üzerindeki çiçekler kapatıyordu. Altına giydiği siyah pantolonu bacaklarını sımsıkı sararken yutkundum. Altına her zaman giydiği botlardan birini giymişti. Sonunda gözlerimi yüzüne çıkartabildiğimde onunda bana baktığını gördüm. Yutkunup yakalanmanın verdiği utançlıkla zorla gülümsedim.

"Selam Hazza" diyip bu seferde yüzünü incelemeye başladım. Zorla gülümsüyor gibiydi. Yeşil gözleri parlıyordu her zamanki gibi. Saçları kıvır kıvır omuzlarına dökülüyordu ve öndeki tutamı her zamanki gibi sağa doğru atmıştı.
"Selam Loueh" gülümseyip Liam ve Zaynin yanına gittiğinde iç çektim. Her zamanki gibi beni etkilemişti. O hiç çabalamasa bile beni etkiliyordu. Onun varlığı bile beni etkiliyordu.
"Gerçekten Louis gerçekten sen düzsün" diyen Niall ile gerçek hayata dönmüştüm. Ona bakıp gözlerimi devirdim ama içim içimi yiyordu. Harry düzdü ve benim gay olduğum ortaya çıkarsa Harrynin davranışlarımdan şüphelenip benden uzaklaşmasını istemiyorum. Bu yüzden kimseye söylemiyordum veya belli etmemeye çalışıyordum.

"Gay olduğunu biliyorum Louis. Benden saklamana gerek yok."

Harry Styles

Bahçe kapısından çıkarken durdum ve derin bi nefes aldım. Temiz havayı seviyordum. Kapının yanına Niall ile birlikte oturmuş sevdiğim adama baktım. O karışık saçlarıyla ve ıpıslak vücuduyla yağmurda kalmış bi kediye benziyordu ve ben onu evime alıp ona sarılmak ve sevgi göstermek istiyordum. Gözlerimi gömleğimde, pantolonumda ve ayakkabılarımda oyalındıktan sonra yüzüme baktığında güldüm. Zorla gülmeye başladığında yüzüm düştü. Yine beğenmemişti beni. Asla ama aslada beğenmeyecekti. Ben asla Louisin sevdiği kişi olamayacaktım. Asla Louisin sevdiği cinsiyetten biri olamayacaktım. Zorla gülümsedim. Keşke gay olsaydı.

"Selam Hazza" dediğinde yüzümdeki saçma gülümseme gerçeğe dönüştü.  Adımı kısaltmasını çok seviyordum. Kısaltmayıp adımı söylese bile severdim. Onun bana seslenmesini, hafif aksanını, mavilerinin parlaklığını seviyorum. Konuşurken dudaklarının öne çıkmasını, yanaklarının içe çökmesini seviyorum. Onla alakalı her şeyi seviyorum.

"Selam Loueh" diyip sevgili çiftimizin yanına gitmeye başladım. Birbirleriyle gülüp şakalaşırken bir gün Louis ve benimde böyle olmamız için tanrıya dua ettim.
"Selam çocuklar"Zaynin yanına oturup beni fark etmeleri için kafamı onlara yaklaştırdım.
"Selam. Nerdeydin? Uyanalı neredeyse bir buçuk saat oldu. Sen yokken Liam ve Louis su savaşı yaptılar. Görmeliydin sevgilim ordan oraya koşuştururken mükkemmel gözüküyordu"kıkırdayıp Liamın dudaklarına küçük bir öpücük kondurup cümlesini devam ettirmek için bana döndü.

"Hem Louisi o şekilde görmen lazımdı. Tatlı bir yaratık gibiydi. Bahçede ordan oraya koşturuyordu. Bu hallerini çok sevdiğini biliyorum" gülümseyip başımla onayladım ve Louisime baktım. Niall ile konuşuyorlardı. Louis kaşlarını çattım bir şey anlatırken Niall onu gülerek dinliyordu. Onun koşuşturduğu halini hayal edebiliyordum. Her zamanki gibi kusursuz.

"Çok azını pencereden gördüm dostum. O bile bana yeter" gözlerimi Louisden çekip söyledim. Zayn bana klasik gülüşünü bahsettiğinde kafamı yere eğdim.

"Bir gün ben ve Zayn gibi olacaksınız biliyorum dostum. Sakın kötü düşünme" başımı yerden kaldırıp Liam ve Zaynin birbirlerine kenettli ellerine baktım. Onlar gibi olamazdık. O kızlardan hoşlanıyordu ve ben bi kız olmaktan çok uzaktım.
"Liam, Louis düz. Bunu ikinizde biliyorsunuz hem Eleanor denen kızla çıkıyor hiç şansım yok." Onlara küçük bi gülümseme gönderip Louise baktım. Bana baktığını görünce yakalanma hissi ile kafamı aşağıya indirdim. Saçlarım önüme gelirken onları düzeltiyormuş gibi yapıp kafamı kaldırdım. Önde tutamı yüzüme gelmeyecek şekilde sağa yatırdığımda gözüm Louis dışında her yere bakıyordu. Kapı tarafında hareketlilik hissettiğimde gözüm oraya kaydı. Louis ayağa kalkmış Nialle orta parmak çekiyordu. Elini indirip bana döndüğünde gülümsedim. Göz kırpıp içeri gittiğinde elimle kendime hava yapmaya başladım. Bu çocuk beni öldürüyordu.

Yayyy! Selam nasılsınız?
Ben çok iyiyim. Umarım beğendiniz bölümü.

Xoxo