21. Bölüm

11.9K 365 442
                                    

Sabah uyandığımda Aşkımın belime sarılı kollarından kurtulup banyo yapmış, yüzümü geceden kalan tüm makyaj'dan arındırmış tım. Üzerimi giyindim, ıslak saçlarımı tarayıp kuruladıktan sonra mutfağa geçip çay suyu koydum, ev dağılmıştı ve toparlanmaya ihtiyacı vardı.

Aklım o kadar karışıktı ki...

Asaf

Zifir

Zeynep

Kaan Bey

Sanki hepsi birbiriyle anlaşma yapmış gibi beynimi dört yandan kuşatıyorlar dı, hangi birine karşı koyayım?

Zifirin Asaf'a duyduğu kin ve nefret,

Asaf'a olan karışık hislerim,

Zifirin tüm tabularını tek bir an için yıktığı Zeynep,

Ve her şeyin temelinde yatan Kaan Bey?

Annemi unuttuk tabi ki... Şu süreç içerisinde yüzüne dahi bakmak istemiyordum fakat onunla karşılıklı oturup ciddi ciddi konuşmalıydık.

Kim bilir belki her şeyi biliyordur...

Odaları üstün körü toparladıktan sonra Aşkımın yanına gidip uyandırmaya karar verdim. Kollarından sıyrılırken yerime yastık koymuştum ve şu an ona sarılmaya devam ediyordu. Gülmeden edemedim, onun gibi ciddi ve kendinden emin biri yastığa çocuk gibi sarılıyordu, resmini çekmek için telefonuma bakındım fakat etrafta yoktu. Düne dair birkaç kare zihnimde yansıdığında korkudan nalları diken aklım sayesinde çantamı Mirzanın mekanında unuttuğumu hatırladım, önemli bir şey yoktu içinde Aşkım alırdı nasıl olsa. Yatağın yüzeyine çıkıp diz kapaklarımın üzerinde durdum. "Aşkım... Aşkım kalk ekmek al ama önce duş. Leş gibi ter kokuyorsun." Aslına iğrenç koktuğunu söyleyemezdim, onun kendine has kokusuna karışmış ter anlamlandıramadığım saçma bir şekilde güzeldi. Zaten ben onun hiç bir şeyinden iğrenemiyordum ki. Beni takmadı sadece kollarının arasındaki yastığa daha sıkı sarılarak tepkisini gösterdi. Dudağımı yalayıp derin bir nefes çektim içime, bu hali fazla tatlıydı. Hafif aralık dudakları,yastığa gömdüğü yarım yüzü ve o sevdiğim kahve renginden sarıya çalan dağınık saçları... her haliyle dikkat çekiyordu. Kendinden, karakterinden ödün veren biri asla olmamıştı ve bu onu ulaşılmaz kılarken onca insan arasından onun için ben vardım. Bu durum insanı inanılmaz derecede farklı hissettiriyordu. Her şeyden önce güzel seviyordu bir kere...

O geçen beni nasıl uyandırmıştı? Kalçama tekme atmıştı değil mi? Yatağa yan bir şekilde uzanıp karın kaslarının üzerindeki yastığa ayağımı sabitledim.

1...
2..
3.

Alt dudağımı dişlerimin arasına alırken var gücümle gelişi güzel bir tekme savurup yataktan aşağı doğru ittirdim bedenini. Vücudu aldığı darbe ile karyoladan aşağı savrulurken kıkırtılarıma engel olamadım. O sabah çanağım cidden çok ağrımıştı. Düştüğü tarafa yüzüm boylunca uzanıp aşağıya baktım, saniyesinde yüzüme yediğim yastık sinirlendiğini belli ederken gülüşümü kesmedim. Yaşasın kötülük!

"Asel..."

Sinirle soluyup çenesi kasıldığında yüzümdeki gülümse iyice muzip bir hal aldı. Tek elini dağınık saçlarına götürüp oradan aşağı doğru yüzünü ovuşturdu. Hala yakışıklıydı...

Yerinden doğrulup kafasını bana yaklaştırdığında duyacağım küfürlere kendimi hazırladım. Gözlerimi sıkıca kapatıp yüzümü buruşturdum,

bekledim, bekledim ama herhangi küfür yada bir darbe yemedim...Allah Allah? Gözlerimi yavaşça açıp Aşkıma baktım ama yüzündeki ifade beklediğim gibi değildi "Saçların..." Şaşkınca kahküllerime bakıyordu, "Sen kahkül mü kestirdin?" Bu aynı şeye benzedi, sınıf arkadaşın 0.5 kalemine uç takar, o sırada sende bunu görürsün ve kızın yanına gidip '0.5 ucun var mı' diye sorarsın sanki bilmiyormuş gibi. Aşkımda gördüğü halde soruyordu. "Yakışmamış mı?" Şaşkınlığı yavaş yavaş geçerken bakışları gözlerime doğru kaydı, "Neden böyle bir şey yapma ihtiyacı duydun?" Ona elbette ki Zifir öyle istediği için kestirdiğimi söylemeyecektim, aslında başta itiraz etsem de kahküllerin yakıştığını düşünmeye başlamıştım. Omuz silktim, "yakışacağını düşünmüştüm, ne yani cidden beğenmedin mi?" Sert bir homurtu yarıldı boğazından başını olumsuz anlamda sallarken. "Asıl sıkıntı burada, daha çok dikkat çekeceksin ve sana bakmaları demek onların kafalarına sıkma isteği uyandırıyor. Anlıyorsun beni?" Elimde olmadan dudaklarımda silikvari bir tebessüm peydahlandı, işte tam da bu anlarda ruhum onun bana adadığı değer ve şefkat yüzünden bir kez daha sarsıldı. Ben böyle önemsenmeye alışık değildim ki...

İlk Hislerimde Saklı Sen (Tamamlandı)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora