DORUK

22K 619 554
                                    

Hayatta bazen iki seçenek vardır.

Ya kalır her şeyle en açık şekilde yüzleşirsin ya da kaçıp kuytu bir köşede her şeyin geçmesini beklersin.

Ben kaçmayı seçtim...

Evet hayatta çoğu şeyde cesur olamadım. Ama bu bambaşkaydı...

Bunun ucunda tek varlığımı kaybetmek vardı.

Buğra.

Hayatta kimsesiz olduğunuz da size uzatılan tek el değerli bir mücevher gibi eşsiz olur.

Düşündüklerimle yaptıklarım bağdaşmıyor farkındayım. Ama bazen birini kaybetmemek için uzak kalmak gerekir.

Şu an ilerleyen bu araba da tam olarak yaptığım buydu.

Yanımdaki adama bir kez bile kafamı çevirmemiş, nereye gittiğimizi sormamıştım.

Umrumda olduğu da pek söylenemezdi ya.

Peşimde adam varmış, Buğra beni yakalarmış... Hiç biri umrumda değildi. Tek umrumda olan tutunduğum o güzel anıların üzerine mürekkep damlası düşmemesiydi.

Titreyen çenemi sıkıca sabitleyip yola odaklanmaya çalıştım. Bir yerde inmek zorundaydım. Nereye gideceğim konusunda en ufak bir fikrim yoktu. Ama bir kere çıkmıştım bu yola işte..

"Gidecek bir yerin yok değil mi?" Duyduğum sesle irkilerek yerimden sıçradım. O da bu hareketime karşı benden daha az panikle cevap verdi.

"Seni korkutmak istemedim. Kusura bakma." Sonunda kafamı çevirip yanımdaki adama baktığım da kıstığı yeşil gözlerini üzerimde tedirgince dolaştırdı.

Halime acımış gibiydi. Haklıydı da. Acınacak haldeydim..

Dudaklarımı yalayıp kaybolan sesimi aradım. Yabancı bir adamın yanında olmasam oturup hıçkırarak haykırırdım ama şimdi nedense sesim çıkmıyordu.

"Önemli değil." İlk sorusuna cevap vermeden kafamı tekrar çevirdim. Gidecek bir yerim yok dersem ona yanlış bir izlenim vermekten korkuyordum.

Sonuçta şu an tanımadığım bir adamın arabasındaydım ve depresyon bir yere kadar işlerdi.

"Gidecek bir yerin yoksa sana bir yer ayarlayabilirim?" Kafamı çevirmesem de arada bana baktığını rahatlıkla farkediyordum.

Yanağımın içini sertçe ısırdım. Şimdi nasıl derdim hadi ayarla! diye?

"Arkanda ki adamlar kimdi?" Aklına yeni gelmiş gibi hayretle sormuştu bu soruyu. Ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum. Şu an zaten anlayacak bir kapasitem de yoktu ya neyse..

En uygun cevabı aramaya çalıştım. Ama sonra bunun saçma olduğuna karar verip konuştum.

"Seni neden ilgilendirsin ki?" Cevabımla bir hayret nidası çıkarıp kahkaha attı.

"Sert kız! En sevdiğim!" Şimdi hapı yuttun kızım işte. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak bu olsa gerek!

Tuttuğum sinirimi bir anda bırakıp kafamı kırarcasına ona çevirdim.

"Bana bak! Sert kızı çenene yumruğu yiyince hala sever misin o zaman görürüz! Salyalarını topla!" Yeşil gözlerini olabildiğince büyütüp bir anda daha fazla kahkaha atmaya başladı.

Bense önüme dönmüş ağlamak ya da sinirden kudurmak arasında gelip gitmekle meşguldüm. Uzatırsa tabiki yumruk falan atamazdım. Ama şu an o kadar doluydum ki birde sapık kurtarıcıyı hiç çekemezdim.

Você leu todos os capítulos publicados.

⏰ Última atualização: Jun 11, 2017 ⏰

Adicione esta história à sua Biblioteca e seja notificado quando novos capítulos chegarem!

Masum Onde histórias criam vida. Descubra agora