Deniz Hanım bu cümleden sonra bir süre sessiz kaldı.Elindeki çatalla tabağındaki yarısı yenmiş levreği kurcaladı.Sonra da aniden çatalı bırakıp Murat Bey'e döndü,
_Bak abi, baban seni sert bir tavırla yetiştirmiş olabilir hatta sırf böyle yetiştirildiğin için güçlü bir karakterin olduğunu düşünüyor olabilirsin.Ama belli ki bu türden bir tavır, Harun'un üzerinde işe yaramıyor.
_Aksine onu dengede tutan şey tam olarak bu.İplerini gevşetirsem, şirazesi tümden kayar.
_Bugüne kadar kaç kere dengesini şaşırdı peki?Ya yanılıyorsan, ya tam tersiyse.Ya senin Harun'u dengede tuttuğunu sandığın şeyler, onun tüm dengesizliğinin nedeniyse.
Murat Bey gözleni kısıp bakışlarını sertleştirdi,
_Çocuk kitapları yazman çocuk uzmanı olmanı sağlamaz.Kaç tane çocuk yetiştirdin?Bunun hakkında ne bilirsin?dedi sert bir tondan suçlandığını hissettiği için.
_Babalığını sorgulamıyorum abi.Haddim de değil zaten.Ama bugüne kadar denediğin yöntem belli ki çok da işe yaramadı.Başka bir yöntem dene, belki o işe yarar.Belli mi olur?
Murat Bey bakışlarını Deniz Hanım'dan bardağına çevirdi.Yüzüne onun söylediklerini ciddiye almadığını belirten bir ifade takındı ve,
_Bırak şimdi Harun'u da söyle, ne zaman dönüyorsun?diye sorup bardağındaki sudan bir yudum aldı.
_Birkaç gün daha buradayım.Sonra İstanbul'daki annemden kalan eve geçeceğim.
_Onu sormuyorum.İngiltere'ye ne zaman dönüyorsun?
Deniz Hanım bu soru üzerine bir anlık tereddütten sonra,
_Bilmiyorum, dedi.
Murat Bey sorgulayıcı bakışlarla Deniz Hanım'a baktı.
_Ne demek bilmiyorum, dedi.Britanyalı merak etmiyor mu?
_Onun bir adı var, o da Edward.
_Güzel isim, dedi Murat bey alayla.Ama benim sorumun cevabı kocanın adı değil.
_Merak etmesi gereken bir durum yok.Bir süre ülkemde kalacağım, hepsi bu.
Murat Bey bunun üzerine masaya doğru biraz daha yaklaştı ve,
_Neden boşanıyorsunuz?diye sordu.
_Boşanmak gibi bir durum yok abi, bunu da nereden çıkardın?
_Uzun zaman sonra apar topar tek başına Türkiye'ye dönüyosun, ne zaman döneceğin belli değil ve yüzüğünü bile takmıyorsun.Karşında çocuk yok Deniz.Söyle, neden boşanıyorsun?Ne yaptı sana?
_O nasıl söz abi, Edward bana ne yapacak?
_Aldattı mı?
_O öyle biri değil.
_Öyleyse sorun ne?
_Biz sadece...Anlaşamadık.
_Anlaşamadınız mı?dedi Murat Bey hiç inanmamış bir tavırla.Bu kadar mı?
_Evet bu kadar, deyip kestirip attı Deniz Hanım.
_Deniz, sen bu adam için bana küstün, üniversiteyi yarıda bıraktın, babanla kavga ettin, adam seni evlatlıktan reddetti.Çok sevdiğin şehrini, evini, aileni, her şeyi arkada bıraktın sırf o adam için.Bu yüzden, ondan vazgeçme sebebinin basit bir anlaşmazlık olduğunu söyleme bana.Çünkü buna inanmam.
_Ama gerçek bu abi.Edward beni aldatmadı, bana karşı bir yanlışı da olmadı.Biz sadece bazı konularda fikir ayrılığına düştük, o kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHAFLAR SEMTİ
Teen FictionKerem isimli 18 yaşında bir genç lise son sınıf öncesi Sahaflar Semti isimli güzel bir yere taşınır ve yeni bir liseye başlar.Ama bu lisede diğer liselerdekinden farklı olarak yıllardır süren bir gelenek vardır.Bu geleneğe göre öğrencilerin arasında...