Göklerdeki Kral

109 10 20
                                    

_Hiçkimse zarar görmeyecek.Allah adına yemin ediyorum.

_Hristiyanlar şehri aldıklarında bu duvarların içindeki her bir müslümanı katletmişti.

_Ben onlar gibi değilim.Ben Salahaddin'im.Salahaddin.

                             Cennetin Krallığı

Beren  öğle arası, okul bahçesindeki büyük ağaçlardan birinin altına oturmuş, ayaklarını yere uzatmış, gözleri kapalı bir şekilde dinleniyordu.Dün nihayet kolundaki bandaj çıkmıştı ve kendini çok hafiflemiş hissediyordu.İki elinin avuçlarını da çimenlerin üzerine bastırdı ve serinlik veren huzuru hissetti.

Kısa bir süre sonra yaklaşan ayak sesleri duydu ama gözlerini yine de açmadı.Ayak seslerinin sahibi gelip yanına oturdu usulca.Tanıdık koku Beren'in burnuna doldu ve yüzünde istemsizce bir gülümseme belirdi.

_Topraklanıyor musun? diye sordu Kerem.

_Dinliyorum, dedi Beren.Gürültüyü ve sessizliği.Gözlerini aniden açtı ve Kerem'e baktı.Şafak'ı masamıza oturmaya nasıl ikna ettin?

_Kolay olmadı.Ama yalnız kalmasını istemiyorum artık.

_Onu çok sahiplendin.Diğer insanlar tarafından dışlanmış kişilere karşı bir zaafın olduğunu düşünmeye başlıyorum.

_Seninle yalnız olduğun için arkadaş olmadım Beren, sakın böyle düşünme.

_Kendimi kast etmemiştim.

Kerem anlamamış bir şekilde Beren'e bakınca, kumral kız devam etti,

_Dün, Çıkmazelinden eve de Tolga ile dönmene şaşırdım doğrusu.Giderken vakit kısıtlı olduğu için sana yardım etmesine izin vermişsin, ki olabilir.Ama dönüşte otobüse de binebirdin.Bu konuda gurur yapmamış olman, ilginç geldi.

_Niye gurur yapayım ki?O benim düşmanım değil.

Beren iki kaşını hafifçe kaldırınca,

_Ama Tolga ile arkadaş falan da olmuyorum, dedi.Düşündüğün buysa.

_İsabet olur, dedi Beren hemen.Ona katlanamazsın sen.

Kerem başını hafifçe iki yana sallayıp, gizemli bir ifade takındı.Beren bunun 'Nedenmiş o?' tarzı bir anlamına geldiğini bilecek kadar tanıyordu artık Kerem'i.

_Dengesizin tekidir o, dedi Beren.Dün başka bir şey söyler bugün başka.Dün başka davranır, bugün başka.Bir dediği diğerini tutmaz, sözüne güven olmaz, sadakati yoktur.Korkaklığı da cabası.Çekilmezdir kısacası.

Kerem hafifçe gülümsedi,

_O da senin için pek hoş şeyler söylemedi.

Beren sırtını ağaçtan ayırıp, olduğu yerde biraz daha dikleşti ve kızgın bir sesle,

_Sen de ona ağzının payını verdin tabi ki, dedi.

Kerem'in gülüşü büyüdü,

_Verdim, verdim.

Beren elinin tersi ile Kerem'in karnına hafifçe vurup,

_Hele bir beni savunmadığını göreyim, dedi.

Kerem abartılı bir şekilde inledi şakayla karışık.

_Onu patakladığım gibi seni de pataklarım, diye ekledi Beren.

Kerem şaşkın ve enerjik bir sesle,

_Onu dövdün mü gerçekten? diye sordu.

_Dövdüm denemez, ama bacağına hafif bir diz geçirmiş olabilirim.

SAHAFLAR SEMTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin