Bölüm 35 = Özel Bölüm (Tarık)

1.9K 110 10
                                    

Kişiselleştirme ilkesi, dersine girerken artık gözlerimden iyice uyku akıyordu. Bu sabah boku bokuna erken saate uyanmış, kendimi şuan heder etmekten başka bir şey yapmıyordum. Sınıfa girdiğimde gözlerim Meltem'i aradı. Arka sıralarda oturmuş simsiyah olan saçları ile oynuyordu.

Masalarımız tekli oldukları için hemen yan tarafında oturan kızın yanına doğru yürüdüm. Kız kısa küt saçlı minyon bir şeydi ve beni kendisine doğru eğilirken gördüğü için şaşırıp kocaman açtığı gözleri ile bana bakmaya başladı. Kızın kulağına "Acaba senin yerine ben otura bilir miyim, bugün biraz rahatsızım da arkalarda da başka boş masa kalmamış hocanın gözüne batmak istemiyorum" diye fısıldadım.

Kızın şaşkınlığı gitmiş yerine sinsi bir şey gelmişti resmen. "Git başkasına sor bana neden soruyorsun, uşağın mı var senin burada?"

"Bana bak kızım" dedim sinirle. "Hastayım diyorum anlamıyor musun? Bugün bana, yarın sana."

Kız masadaki kitabını aldı ve "Of tamam ulan tamam gidiyorum, al sırayı da başına çal" diyerek masadan kalktığında zafer edası ile arkasından bakıyordum ki Meltem'in benim ne yaptığımı çözmeye çalışıyormuş gibi çatık kaşlarının altındaki bakışları ile karşılaştım.

Kız gittikten sonra sıraya oturdum ve oturduğum gibi de Meltem'in "Sen hayırdır ya?" dediğini duydum.

Melteme dönüp "Yinemi sen" diye sordum onu daha yeni fark ediyormuş gibi.

"Sen şaka filan mısın?" dedi bu seferde.

Sandalyemde Meltem'e doğru döndüm ve ayağımı dizimin üstüne atıp en havalı bakışımla süzdüm onu baştan ayağa. Çok alımlı bir kızdı, Seradan daha iri göğüsleri vardı ve daha dolgun dudaklara sahipti. Gözleri mavi bir top gibi parlıyordu adeta, oha anasını bu kız bildiğimiz taştı. Normal taşlardan değil ama meteor taşı anca paklardı onu. "Yok ben şaka değil ben Tarık" diyerek Meltem'e doğru elimi uzattım.

Meltem bir bana, birde elime bir müddet baktı ve sonrada elimi tutup benimle tokalaştı. Aslında benimle tokalaşmasından çok elime vurup bana hakaret filan etmesini beklemiştim ama o beni şaşırtıp öyle bir şey yapmamıştı. 

"Bende Meltem" dedi sesinde bana karşı duyduğu kuşkuyu hiç gizleme gereği bile duymadan.

"Bugün olanlar yüzünden aslında biraz üzgünüm" diyerek bir sohbet kurmaya çalıştım. "Biraz bel altına vurmuş ola bilirim ama gerçekten çok güzel ve alımlı bir kızsın. Bu okulda uzun süredir senin gibi birini görmemiştim ama yinede sana yalakalık yapıp rahatsız olmana neden olduysam üzgünüm." 

"Özrün kabul edilmiştir" dedi Meltem bana ve önüne dönüp ders kitaplarını karıştırmaya başladı. 

Bende ayağımı dizimin üstünden indirip kitabımı açacaktım ki "Siz Sera ile birliktemiydiniz?" diye sordu Meltem gözlerini hala kitabının üstünde gezdirirken.

"Resmi olarak sevgili değildik ama sevgili gibi takılırdık" dedim yavaş ve taneli bir şekilde. "Sera'yı severim iyi kız ama şu son bir senedir iyice bozmaya başladı, hırsları çoğaldı ve buda ilişkimizi zedelemeye başladı" dediğimde aslında istemsizce Meltem'e dert yandığımı fark ettim. 

"Sizi bir iki kere bu olaylar olmadan önce görmüştüm" dedi hala bana bakmamaya devam ederken.

"Nerede ve nasıl?" diye sordum hemen. 

Meltem dirseğini masaya dayadı ve çenesini de elinin tersine koyunca bana bakarak "Şu partinin açıklanacağı gün sizi sabah kafeteryada görmüştüm, sen onun inatla kolunu çekiştiriyor ve ona bir şey söylüyordun, o ise seni sürekli tersleyip kolunu senden kurtarmaya çalışıyordu" dedi. "Birde o parti günü masanıza bir kız geldi seninle dans etmek için ve yanlış görmediysem sen gitmek istememene rağmen o seni zorla o kızla yolladı."

Ajan Akademisi (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now