0.4

261 38 10
                                    

Bölüm Şarkısı: GD- Missing You

Binlerce dolarlık tabloyu takside unutmuştum

Sorun tablonun parası falan değildi. Sorun tamda Seung Hyun adlı adamın benim derimi yüzebilecek kadar bu tabloya olan hayrınlığıydı. Adam kalksın bu tablo için Japonya'ya gelsin sonra benim gibi salaklar tabloyu takside unutsun...

Spor ayakkabı giymenin artılarını dibine kadar sıyırırken hem taksinin peşinden koşarak elimi kolumu sallayıp duruyordum hemde bana özürlüymüşüm gibi bakan insanlara aldırmadan " Bayım !" diyerek taksinin içinde ki kel kafalı adama sesleniyordum.

Nefesim kesilip dalağım iyice şiştiğinde taksi ile aramızda ki mesafe gittikçe artıyordu. Cebimden telefonumu çıkartıp taksinin plakasını çekmeye çalıştım. Mesafe fazla olduğu için netlik çok azdı. Araba da tekrardan işlek bir yola çıkmıştı. Ayaklarım beni daha fazla taşıyamadığında yolun kenarında ki kaldırıma oturdum. Bir iki dakika soluklandıktan sonra yerimden kalkıp nereye gideceğimi düşünürken bana doğru hızlı adımları ile yaklaşan Seung Hyun'u görmem ile sırtımı ona dönüp tam tersi yönde ayaklarımın beni değil benim ayaklarımı taşıyabildiğim kadar uzaklaşmayı planlarken kolumu kavrayan sıkı parmaklar ile dengemi toplayıp yere düşmeden ona doğru döndüm.

"Sakın bana o tabloyu takside unuttuğunu söyleme" dediğinde kolumu ittirerek geri çekildi. Sevimli durmasını istediğim sırıtışım ile "Unuttum" dediğimde alayla sırıtıp. "Sadece iki gündür tanısamda tam senlik bir hareket. Bravo"

"Her zaman yanımda tablo ile gezmiyorum. Unutmam çok doğal"

"Ufak bir taş parçasından bahsetmiyoruz. Boyun kadar tablo söz konusu unuttuğun şey"

"Benim boyum o kadar kısa değil altını çizelim" dediğimde bir iki adım atıp aramızda ki mesafeyi kapadığında başım çenesine bile değmiyordu, onu fark etmiştim.

"Gördün mü hem boyun hemde kafanın içinde ki varlığından şüphelendiğim cismin fazlasıyla ufak" dediğinde geri çekilip aklıma gelen ilk şeyi yaptım.

"Aaa ! Sen Bigbang'den Choi Seung Hyun değil misin ?" diye bağırdığımda yanımızdan geçen bir kaç genç kız dönüp bize baktığında bende onlara bakıp gülümseyerek "Bakın bu T.O.P, Bigbang'den" dedim. Kızlar çığlık atarak bize doğru hızla geldiğinde bileğimde hissettiğim aşina olmaya başladığım parmakları ile beni kendisine çekip ara sokaklara doğru hızla koşmaya başladı.

Ara sokaklara girip kızlardan izimizi tamamen kaybettirdiğimizi anladığımızda koşmayı kesip soluklanamaya başladık.

"Aptal "

Seung Hyun'un gözlerini kısarak bakmasına aldırmayıp kaldırıma çöktükten sonra cebimden telefonumu çıkartıp çokta net olmayan taksinin fotoğrafını Shi Hoo'ya gönderip bu aracın hangi taksi durağına ait olduğunu araştırmasını istedim.

"Senin yüzünden internet haberlerine konu başlığı olarak düşebilirim farkında mısın ?"

Hâla sinirli bir şekilde tepemde dikilirken kaldırımdan kalkıp onunla göz kontağı kurdum.

"İnmişliğin var mı ki, tekrar düşesin " dediğimde tek kaşını kaldırıp sorarcasına baktı.

"Diyorum ki ufak çaplı bir araştırma yaptım zaten çok popülersin, kim inanır ki senin Tokyo'nun tenha sokaklarında bir kızı peşinden sürüklediğine" dediğimde alayla sırıtıp elini siyah kot pantolonunun cebine yerleştirdi.

"Beni iyi tanımışsın. Her neyse bu akşam Seoul'e uçağım var ve tabloyu almadan gitmeyi düşünmüyorum. Aksi halde baban dün gecenin tiyatrodan ibaret olduğunu öğrenir. Bana da düğününüzün  davetiyesini yollarsınız " dedikten sonra yürüyerek yanımdan uzaklaştı.

Free || T.O.PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin