Bölüm 34 卷

1.8K 159 100
                                    

"Yehet!!!Bir bölümcük daha yazdım bebeklerim :)"

34.BÖLÜM:

Saate bakıp Chanyeol gelse ve tanımadığım insanlara yalandan gülümseyip bana soru sorduklarında lafı nasıl dolandırıp da oradan kaçsam diye düşünmek istemiyordum.Milletin uğultularını duyduğumda gülümsemiştim.Milletle göz göze gelmemek için eğdiğim başımı giriş tarafına çevirdiğim de gözlerim milyon kat büyüdü.

B:"Yok artık!...Chanyeol sen?Saçını mı boyattın yine?Ve kırmızıya bide!!!"

Yan masadaki anneme el sallayıp bu tarafa doğru gelirken kendimi yaşadığım şoktan kurtarma simidi atıp çıkarınca onu şöyle bir süzdüm.Bu adamın siyah aşkı beni öldürüyor.Gömleğine varana kadar her şeyi siyah.Gözlek,takım elbise,çorap,ayakkabı!Ha saçları hariç canım!Aynı trafik lambaları gibi kıp kırmızı yanıyor bey efendinin saçları.Hele bu surat neden beş karış?Onuda anlamadım ki zaten!Şekil A bakın isterseniz.

Hele bu surat neden beş karış?Onuda anlamadım ki zaten!Şekil A bakın isterseniz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Masanın önünden geçip annesine sarıldı ve ardından yanıma oturdu.Ben ise hala saçlarına odaklanmıştım.Ne ara boyattın güzelim saçlarını Yoda bey!!Tüm kızların masanın etrafına yanaşıp seni kesmesi mi gerekiyordu Chanyeol!Açıkla bana bunu hemen!Hele bana gülmezken millete 32 diş sırıtman benim hiç sinirimi bozmadı tamam mı!Hem de hiç!Sen böyle devam et tamam mı Chanyeol!

Ona yönelttiğim bakışlarını sonunda çekip önüme döndüm.Ben kimdim ki zaten?Arin kim ki?Önemsizin biri!Elimdeki peçeteyi şekilden şekle sokarken milletin kahkahası başımı şişirmişti.Açıkçası peçetenin tek suçu onu Chanyeol müş gibi düşünmemdi.

Omzuma dolanan kollar ile derin düşüncelerimden çıkıp bir irkildim.Hele kulağımın dibine üflleyerk konuşan sen ne yapmaya çalışıyon Chanyeol?

Chanyeol:"Lavaboya gideceğim bana eşlik eder misin?Hem sana söylemem gereken şeyler var."

Başımı sallayarak konuştum.Konuşamıyorduk ki ağzımı açsam patlayabilirdim.Önden giden onu takip ederek çiçekli kış bahçesinden geçtik ve koridorda biraz daha ilerleyip sessiz sakin bir yerde durdu.Ellerimi arkamda birleştirip ayakkabının parmak ucuyla yerde kuyu açarcasına yere vurmaya başladım.Bakışlarımı zemine çevirdim yoksa ona baksam ağlardım çünkünem.

Chanyeol:"Arin sana söylemem gereken çok önemli bir şey var."

B:"Diniyorum söyle."

Chanyeol:"Yüzüme bak Arin.Lütfen."

B:"Konuş dinliyorum işte seni.Bakamam yüzüne baksam sorgusuz sualsiz göz yaşlarım akın eder gözüme.Konuş işte susuyorken..Burada zırlayıp ağlamamı istemezsin değil mi?"

Chanyeol:"Ben....Aslında biz...Yani şirket olarak bir süreliğine Amerikaya gitmemiz gerek."

B:"Ehh...Amerika mı?"

Chanyeol:"Evet oradaki şirket burdakinden daha büyük ve idaresi zor oluyor buradan ve orada da çıkış yapmak istiyorum.Şarkılarımı tüm dünya duysun istiyorum."

Yere eğdiğim başımı kaldırıp gözlerine baktım direk gözlerinin içine.Ciddi olamazdı çünkü!Sesim gürlemesi gerekirken aksine cılız ve benim bile zor duyduğum bir tonda çıktı.

B:"Ne zaman gidiyorsun peki?"

Chanyeol:"Yarın akşam gitmeliyim bir an önce başlamalıyım ve 3 belki 4 aya ön hazırlıkları yapıp 1 yıla kalmaz çıkışı yapmak ve şirketi daha çok büyütmeyi planlıyoruz."

B:"Peki ben?Ailen ne olacak?"

Chanyeol:"Tabiki de kimseyi bırakıp gitmiyorum.Sıksık geleceğim ve isterseniz sizde gelip giderseniz ama buradaki şirketin başında da biri olmalı.Sehun ile konuştum ve o size yardımcı olacak."

Sanki bizden kaçıyormuş gibi bir de size yardımcı olacak diyor bir de yaaa.Chanyeol sana küfürlü ve hiç duymadığın sözleri saymak istiyordum ama bu yaptığın boğazıma bir düğüm gibi saplandı.Sıkıyordum kendimi ve ehh hali ile de titriyordum.Gözlerim doldu ve bakışlarımı aşağıya çevirdim.

Chanyeol:"Arin bak sen üzülme ve insanların içinde duyunca şaşırma diye sana birazdan yapacağım açıklamadan önce söyledim bunu.Lütfen anla beni.Seni seviyorum tüm kalbimle ama müziğimi tüm dünya duysun istiyorum ve...Yapma böyle Arin lütfen...."

Bana yaklaştığı iki adım da ne ona doğru gittim ne de ondan uzaklaştım.Vayy demek bana bunu da yapactın!Bana yaptığın kaçıncı yamuk bu Chanyeol biliyor musun?

-"Patron konuşma için...."

Chanyeol:"Tamam birazdan geliyorum..."

Aramızdaki bir adımı da kapatıp sarıldı.Güm güm atan kalbini duyailiyordum.Chanyeol efendi bu sefer seni öyle böyle değil ayağıma kapanıp yalvaracaksın ama çok geçmiş olacak!

Chanyeol:"Bu kararı almak çok zordu ama seninle geleceğimi güzelleştirmek istiyorum...Lütfen anla beni meleğim.Bu benim hayalim ve ona bir adım daha yaklatığımı hissediyorum."

-"Efendim...."

Chanyeol:"Annemin yanına git tamam mı?"

Ayrılıp ellerimi bıraktığında arkasından baka kaldım sadece.Ne diyebilirdim ki ona?Yine nesin bir karar almış uygulayacaktı.Park Chanyeol bittin sen ama önce şurada yıkılmışlığımı yaşayayım.

Kalabalıktan uzak bahçenin bir kenarında oturduğum anda açtım muslukları öyle bbir ağlamışım ki sonra intikam planları beynime hücum ederken lavaboda yüzümü yıkadım.Sonra yaşlı kadının yanına gittim oturdum.Chanyeol'ün nutuk gibi konuşması sırasında kadın bile ağladı.Ama onun göz yaşları mutluluktu benim hüzün göz yaşlarıma karşı!Chanyeol sen böyle devam et bak bakalım bu Arin sana karşı yeniliyor mu?

B:"Oyun daha yeni başlıyor Park Chanyeol!!!!ÖLDÜN SEN!!"



✔Night Dreams!~夢想之夜?//ChanyeolWhere stories live. Discover now