Atarlı Prenses

22.Yeni Hayata Merhaba

Mert bize anormal görmüş gibi bakmaya başladı. Ve konuştu.

"O zaman hadi şimdi tanışın. Sonra okula gidelim"

İkimizde tam itiraz edicekken itiraz istemediğini söyledi.

Daha sonra o çocukla bir-birimize bakdık.

"Ben Eylül"

"Vauu..ismin güzelmiş. Bende Kıvanç"

Allahım eğer rüya görüyorumsa hiç uyanmak istemiyorum. İsmide en az kendisi kadar güzel.

"Memnun oldum :)"

"Bende....memnun oldum Eylül ;)"

Okula geldiğimizde her kes bize bakıyordu..Simit kafalılar ne bakionuz be? Daha sonra sınıfa girdim. Ha bu arada siz bilmiyorsunuz tabi ben Fransada müzik universitesinde okuyorum..

Kvanç da benimle aynı bölümde yani müzik bölümünde okuyoruz.

Okuldan sonra eve gittim. Elif yarın Arasla birlikte Türkiyeye dönüyorlar. Burda kalamıyorlar onlar gerçekten bir-birilerini tamamlıyorlar.

Arabama binib restorana gittim. Restorana girdiğimde bir göz gezdirdim etrafa. Daha sonra pencere kenarında oturan bir adet kıvanç görmemle gülümsedim.

Daha sonra yanına ilerleyib sandelyeyi çekib oturdum. Onun çekmesini bekleyecek değilim. Aynı zamanda ben öyle şeyleri sevmem.

"Naber Kıvanç?"

Gözlerini devirdi.

"-Kızım senin karşında kankan yok tamam mı? Adam gibi konuş"

"Adam akıllı konuşsam ne olucak? Karşımda adam mı var?"

(Tabi bunu sessiz söyledim. Yoksa beni keser. Koskoca Mafyadan bahsediyoruz. Ne mafyamıı? Allahım ben şimdi bir mafyayla aynı masada karşı karşıya yemekte...ayy bana bir şeyler oluyor..)

"-Laf bulamadınmı köylü güzeli :D"

Bir dakika bir dakika ne dedi o? Köylü mü dedi o ? Hemde bana? Bana köylü dedi. Bana Eylül Keskine? o_O

"Lan bana bak lafını bilde konuş. Saygımdan bir şey demiyorum. Yoksa seni şimdi eritmişdim"

"-Kendini güneş filanmı sanıyorsun?"

"Yani Yağ olduğunu kabul ediyorsun ha?"

"-Sende Güneş olduğunu kabul ediyorsun?"

Bu sırada güldüm.

"Canım ya istemeden bana iltifat ettin biliyormusun?"

"-İstemeden ettiğimi nerden biliyorsun?"

"Çok fazla belli oluyor çünkü"

Bana bakdı sadece qarip bakdı. O sırada içim içime sığmadı sanki. Ve kalbimde kelebekler uçmaya başladı.
Ne diyorum ben ya ? Kendine gel Eylül.

Beklenmedik bir soru sordum neden sordum inanınki bir fikrim yok.

"Neden iddian bir yemek oldu?"

"-Nasıl yani?"

"Yani neden benimle akşam yemeğine çıkmak istedinki?"

"-Çünkü seni tanımak istiyorum"

"Tamam"

Yemekten sonra sahile geldik. Benim arabam restorantın önünde kaldı. Daha sonra aldırırım ben onu sorun değil yani. Kvançın arabasıyla gelmiştik sahile. 

"-Neden bu kadar iticisin?"

"Sana ne be !"

"-Bir soruyada adam akıllı cevab versen şaşarım. Seni tanımak istiyorum o yüzden soruları adam gibi cevablasan ne olur yani?"

"Belki ben seni tanımak istemiyorumdur"

"-Senin isteyib istemediğini sormadım. Ben istiyorum"

"Hayatta istediğimiz her şey olmuyor malesef"

"-Benim için öyle bir kanun yok. Ben istersem olur"

"Anlaşılan senin egon tavan yapmış"

Bir anda bana yaklaştı. Ne yapmaya çalışıyor bu egosu tavan yapmış gerizekalı?

"Pardon da ne yapmaya çalışıyorsun egosu tavan yapmış gerizekalı?"

Güldü ve dahada yaklaştı bana taraf döndü. Başını eğdi ve dudaklarıma yapışıcağı sırada ittim onu. Öyle ittimki başı arabanın camına değdi. :D

"-Bir romantizmi yaşatmadın ha?"

"Romantizim sevmem !"

"-Tamam ama sana karşı nedenini bilmiyorum ama açık sözlü olmak istiyorum. O yüzden sana bir şey söylemek istiyorum"

"Dinliyorum"

"-Ben qaliba senden hoşlanmaya başladım"

"Ne?!"

"-Duydun işte. Daha fazla kurcalama"

"Ne demek bu şimdi?"

"-Ne anladınsa o demek"

"Bana aşıkmısın yani?"

"-Kurcalamamanı söyledim"

Gülümsedim gülümsedi. :)

"Bende sana aşığım"

Bir anda bana döndü

"-Ciddi misin?"

"Kurcalama"

Gülümsedi gülümsedim. :)

"-Şimdi biz..."

"Evet Allahın belası Evet SEVGİLİYİZ"

"SENİ SEVİYORUM EYLÜL"

"SENİ SEVİYORUM KIVANÇ"