Atarlı Prenses

17. Son Sınav

Sabah uyandım.. Çok mutluydum Selimle barışmıştık... saate baktım 5 buçukdu... Erken olduğunu anlayınca tekrar yatmak için yatağıma uzandım.. ama uyuyamadım.

Bende kalkıb banyoya gitdim. Rutin işlerimi hall etdikten sonra eşofmanlarımı giyib koşu yapmak için dışarı çıktım.

Güzel bir şarkı açıb kulaklığımı taktım ve koşmaya başladım. Kendimde farkında olmadan Sahile gelmişdim.

Denize geldiğimi fark edince kumsalda oturub denizi izlemeye başladım. Kulağımda müzik, karşımda deniz. İnsanın içi rahatlıyordu.

Kısaca müthişdi. Rüzgar denizi dalgalandırıyordu... Deniz dalgalandıkca beyaz köpükler çıkıyordu. Beyaz köpükler kumsala vurub kumu götürüyordu.

Vee bu bana çook iyi geliyordu. Denizde olduğum için biraz üşümeye başlamışdım. O yüzden kalkıb eve doğru koşmaya başladım.

Artık eve varmışdım. Odama gidib banyoya girdim. Sıcak banyo yaptıktan sonra bornozomu giyib banyodan çıktım.

Okul formalarımı giyib salona indim. Fulya abla kahvaltıyı hazırlamıştı.

"Günaydın Eylül"

"Günaydın Fulya abla"

Yerime geçib kahvaltımı yaptım. Daha sonra çantamı alıp arabama bindim. Arabamı park edib okula girdim. Sınıfa girdiğimde çocuklar daha yeni geliyordu.. evet biraz erken gelmişdim.

Çantamı sırama atıb oturdum. Ve telefonumu elime aldığımda Selimden mesaj gelmişdi.

"Canım okula gidiyorum seni evden alayımmı?"

"Selimcim ben okuldayım"

Tabii selimin haberi yoktu . Erken kalktığım için erken gelmişdim. Bide onu arayıb söyleyecek değildim.

Telefonla oynuyordumki birden yanıma bir kız geldi. Ve bana

"Eylül senmisin?"

"Evet ne olmuş"

"Sen bahara nasıl el kaldırırsın kimsinki sen?"

"İnanki beni tanımak istemezsin. Aynı zamanda benle konuşurken o sesinin tonunu biraz al canım. Yoksa seni de bahar gibi yaparım"

"Yook ya hem sen Baharla Selimin aşkına neden karışıyorsunki?"

Bir dakika yaaa... Ne dedi o baharla selim dedi... Aşk dedi... Onların aşkı dedi... Bana dedi...

Ayağa kalkıb Onun kolundan tutup arkaya yasladım.. Ve o bağırınca bende onun o sarı saçlarını tutub çekiyordum.. onu Bu halde okulun bahçesine çıkardım.

Her kesede izlemeye film çıktı .. bizi izliyorlardı..

Bende bu sırada konuşmaya başladım.

"Bana bak kızım..Senin o kollarını kopartır.. Kuş başı yapar...Kızartır... Sonra sana yediririm anladınmı lan?!"

Kız bana kafasını sallarken ben yine konuşdum..

"Aynı zamanda Bahar hakketiğini buldu. Sevgilime bana benim arkadaşlarıma bulaşanı doğduğuna pişman ederim"

"Her kes duysun... Zaten bu gün okulun son günü.. Eyer benim etrafımdakı insanlara bulaşırsanız kendinizi işgence odasında bulursunuz."

Her kes korkmuşdu.. Ve kafalarını aşağı yukarı sallıyordular. Bende sınıfa doğru ilerlerken yolda biriyle çarpıştım..

Çarpıştığım insana bakarken bunun Selim olduğunu gördüm.

"Canıım ne oldu sana?"

"Birileri haddini aştı. Bende haddini bildirdim"

"İyi yapmışsın canım ellerine sağlık. "

"Hadi geel sınıfa gidelim. Bu gün okulun son son sınav günü"

Selimle Sınıfa gidib yan yana oturduk.

Öğretmen geldikden sonra sınav kağıtlarını dağıtmaya başladı. Sorulara baktım.

Hepsi çok kolaydı. Diğerlerini bilmem ama benim için kolaydı. Soruları işaretleyib kağıtı her kesden önce götürüb öğretmenin karşısına koydum..

Ben verdikten sonra Selimde havalı şekilde gelib verdi. Kağıtları verdikten sonra havalı şekilde sınıfdan çıktık.

Cevablar yarın çıkıcak.

Sabah Kalktığımda selimle beraber uyumuşdum. Saate baktım. 09:06 idi.

"Selim?? Ya Selim kalk. Okula gitmemiz gerek. Sonuçları öğrenmemiz gerek. Sana diyorum kalksana"

Ama selim kalkmayınca bende sürayini selimin başından aşağı dökdüm.

Ohh olsun sana. ;)

Tabi Selim beni kovalamaya başladı.

"Kaçma Eylüül... Gel buraya göstericem sana o suyu benim başımdan aşağı dökmeğin ne olduğunu"

"Banaa nee yaa sende uyansaydın"

Bir anda Selim beni kolumdan tutunca dengemi kaybedib yatağa düştüm. Tabi haliyle Selimde üzerime düştü.

"Selim kalk üstümdeen"

Selim sanki beni dinleniyormuş gibi gözlerini gözlerime kilitleyib öylece bakıyordu.

"Selim Sana diy.."

Lafımı bitirmeden kene gibi dudaklarıma yapıştı. Beni öptükten sonra onu yatağa itib kalktım. Daha sonra telefonum çalınca.. Bakdım...

Elif arıyordu....

"Efendim kankii"

"Yaa kanki sonuçlar çıkmış. Okulun sitesine gir bulucan"

"Hadii yaa gerçektenmi?? Peki kaç almışsın?"

"Bilmiyorum canım daha şimdi bakıcam. Hadi sende bak."

"Tamam. Hemen bakıyorum."

Telefonu kapattıktan sonra
Leptopu alıb okulun sitesine girdim. Evet....

Eylül Keskin... Bulduum..

Oleeyy yaşasııınnn. 100 almışım...

Seliminkine baktım. O 95 almıştı.

"Selim sen 95 almışsın"

"Ne var yani... Ha 100 ya 95 ne far ederki?"

"Yaa tamam şaka yapdım"

Yataktan kalkıp terasa çıktım. Hava çok güzeldi. Bahar havasıydı.

"Seliiiimmm???"

"Hııı"

"Hava çok güzel yarış yapalım mı?"

"Ne yarışı?"

"Bisiklet yarışı"

"Bana uyar."

"Tamam o zaman hadi sen çık ben üzerimi değişib gelicem"

"Tamam çıktım"

Selim çıkınca gardrobumu açıb kiyafetlere baktım. Kısa tişörtümle kısa şortumu giydim. Üstünede deri ceket aldım.

Aşağı indim. Selimi gördüm.. beraber evden çıktık. Bisikletlere binib gitmeye başladık. Ben hızlı gidiyordum. Selim bana yaklaşmaya çalışıyordu. Ama çalışıyordu.Ben hızlı gidince Yarışı ben kazandım.