21.Bölüm "Oha gördügüm manzara gerçekmi ?!?"

En başından başla
                                    

Diyerek sustum ve onun dolmuş olan sulu gözlerine baktım. Duygulanmıştı. O kadar konuşmama karşılık yaptığı hareket ise içimdeki bazı duyguları ortaya çıkartmıştı. Annem bana 17 yıldır ilk defa sarılmıştı. Ben bu anı kaç kere rüyalarıma getirmeye çalışmıştım. Şimdi ise gerçekti. Çok acı yaşamıştım. Sanki ona sarılınca huzur olmuştu. Bir annenin kucağında , kollarında olmak böyle bir histi belkide. Bir hıçkırık kopmuştu ağzından ama herşeyi düzeltmek istiyorsam itmeyecektim. Sıkıca sarıldım Anneme.

"Oha bir dakika bu manzara gerçekmi?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Oha bir dakika bu manzara gerçekmi?"

Meriç dayımın sesini duyduğumda yüzümde tebessüm oluştu.

"Valla gerçek lan ana kız sarılıyolar resmen"

Batu Abimin seside geldiğinde eve yeni geldiklerini anlamıştım.

"Lan iki dakka kayboldum bağrınıyonuz evim- oha lan! Kızımla eşim sarılıyomu benmi yanlış görüyorum?!"

Sırıtmamı daha fazla tutamamıştım verdikleri tepki çok komikti tabi inanamamışlardı.

Kahkahayla güldüğümde annemden ayrıldım ve ona gülümsedim.

"Sende ağlama artık herşey iyi olucak"

Diyerek elini tuttum. Sanki ona kuvvet ben verebilirmişim gibi hissediyordum. Ve bunu yapmak istiyordum.

"Gerçek Baba"

Diyerek ona baktım. Mutluydu hatta en mutlusu oydu şuan. Ailesi bir aradaydı.

Bana tebessüm ettikten sonra Batu abime ve Meriç dayıma baktı ve kaşlarını çattı

"Ulan kalleşler nerdesiniz lan siz birde evime geliyorsunuz"

"Demir sikerim lan burası benimde evim"

Diyerek konuşan Meriç dayıma hayretle baktım. Bu üçlü hep aynıydı hep komediydi.

"Bende artık bu mutlu aile tablosundan çıkıp kendi evime geçsem harika olur"

Diyerek merdivenden inen Tuna'ya baktım ve gülümsedim. Annem beni ve babamı şaşırtacak bir teklifte bulununca gözlerim pörtlemişti.

"Akşam yemeğine kalmak istermiydin?"

Tuna cevap bile vermeden babam sinirle soludu.

"Ne gereği var Mira?"

"Neden olmasın sonuçta Yaprak'ı bir nevi o kurtardı"

"Ne kurtarması lan ?"

Diye ortaya atlayan Batu abime baktımm off! Tabi onların daha hiçbirşeyden haberi yoktu.

"Tamam işte Tuna'da kalsın akşam sofrada anlatım sizede"

diyen anneme gülümsedim. Babamın dediği gibi çok inatcı bir kadındı. Ve dediği olasıya kadarda pes etmeyecekti galiba.

"Bencede kalsın "

Diyerek sırıttım babama. Babam sinirlenerek söylendi.

"Tamam kalsın ulan kalsın"

Gülümsedim ve Tuna'ya baktım. Oda bana bakıyordu hemde gülümsüyordu. Ilk defa onu bu kadar içten gülerken görmüştüm. Sanırım onunlada aram düzelmeye başlamıştı. Aslında her şey iyiye gidecekti inanıyordum. Bundan sonra her şey iyi olacaktı...

Biliyorum herkes benden bir açıklama bekliyor ama daha öncede belirttiğim gibi yaşadığım sıkıntılar yazmamı engelledi ve kafamdaki tüm kurguyu sildi bu yüzden ortaya böyle bir bölüm çıktı. Kısa oldu biraz ama idare edin lütfen. Bir aya aşkın süredir yazamadım biliyorum bunun için sizden özür dilerim. Bir kaç gün sonra bölümlerin ne aralıklarla geleceğini açıklayacağım. Gecikme için üzgünüm okurlarım. Bölüm için görüşlerinizi belirtirseniz memnun olurum çünkü tamamen kafamda kurup yazdım. Çok uğraşamadım bu yüzden merak ediyorum. Fazla uzatmıyorum iyi günler...

Lise Belası 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin