20.Bölüm "Korku"

9.7K 515 94
                                    

Yaprak Soykan

Korku...hiç bu kadar belirginleşmemişti. Vicudum hem üşüdüğünden hemde korkudan titrerken ne olduğunu kavramaya çalışıyordum. Burnuma dayanan o iğrenç kokulu mendil ve ardından oluşan o boşluk , çok kötüydü. Şimdi ise neredeydim bilmiyordum. Ama altımda sert olan bir yatak vardı.

Ufakça yutkundum ve etrafı incelemeye başladım. Burası küçük bir odaydı. Sadece bir yatak ve ileride olan kare bir masa vardı.

Bunu çok önceden anlasamda kendime itiraf ediyordum. Resmen kaçırılmıştım!

Kim yaptı bilmiyordum , ama tek isteğim babama ulaşmaktı. Vicudumda oluşan bu büyük korku mantıklı düşünmemi engelliyordu.

"Demek kendine geldin Küçük Soykan"

Diye yabancı bir ses duyduğumda yerimde sıçradım. İleride beni izleyen adama baktığımda sertçe yutkundum ve sordum.

"Sen kimsin ? Benden ne istiyorsun?"

"Şhh. Çok konuşma küçük kız. Bakalım baban yokluğunu fark edecekmi? Sonuçta annende ortaya çıktı. Sen burda bizimle kalır durursun"

Diyerek kahkaha attığında yüzümü buruşturdum.

"Kimsin sen?"

Diyerek direttim.

"Küçük bir ipucu vereyim. A kişisini hatırlarsan anlarsın"

Dediğinde gözlerimi pörtlettim. Ama o kişi çoktan yakalanıp hapise girmişti. Ayrıca beni bunca zamandır takip edip korkutan bu tanımadığım adammıydı yani?!?

"Sen! Hapiste olman gerekiyordu!"

"Kaçtım Güzelim"

Dediğinde öfleyle ona baktım.

"Seni tanımıyorum bile neden beni kaçırdın?! Babamla ne gibi bir derdin olabilirki?!"

"Senin çok sevdiğin babacığın kapatamayacağı borçlara girdi. Ve birsürü önemli ihaleleri kaybetti. Bunun cezasını çekmeliydi"

Dediğinde şaşkınlıkla kaşlarım kalktı. Bunların hiç birinden haberim yoktu. Ayrıca babamı benim üzerimden korkutuyordu!

"Babam beni bulacak!"

"Kendini avutmaya devam et küçük. Mira Soykan geri döndü babanın gözü kimseyi görmez"

"Ben onun kızıyım defol git buradan!"

Diyerek bağırdım. Hat safada titriyordum ve bu adamla daha fazla diyaloğa girmek istemiyordum. Öğreneceğimi öğrenmiştim sadece burada oturup babamı bekleyecektim. O beni bulurdu. Çünkü o benim kahramanımdı , güvenimdi , evimdi o benim koca yürekli duygusal babamdı ve beni bulurdu.

Yerimde hafifçe sallanarak üşümemi engellemeye çalışıyordum. Eğer kötü düşünürsem kötü olurdu. Umarım babam yokluğumu bir an önce fark ederdi.

Demir Soykan

Evde hızlıca bir sağa bir sola yürürken Mira tedirginlikle beni izliyordu. Tuna denilen çocukta gelip benim evime girmişti.

Prensesim yoktu ve ulaşamıyordum meraktan ölmek üzereydim.

"Demir sakin olmalısın belki sana sinirlendiği için evin yakınında bir yerlere gitmiştir"

"Lan Mira deli etme beni kızımız kayıp ulaşamıyoruz sakin olamam ben! "

Sinirlenince malesefki kendimi durduramıyordum ve Mira'ya bile bağırıyordum. Bir Anne olarak nasıl bu kadar sakindi onu bile anlamıyordum.

Lise Belası 2On viuen les histories. Descobreix ara