Abii

3.9K 243 4
                                    

Abimin haberinden sonra hemen tüm işlerime hallettim ve acilen ülkeme dönüş yaptım. Çünkü abimin böyle acele etmesinde bir iş vardı. Daha bir süre önce başkasına aşık olduğunu söylemişti bana şimdi böyle birşey yapması garipti hemde fazlasıyla.
Bizimkilere geleceğimi söylemedim hem süpriz olacaktı hem de serdarla özlem giderebilecektim. Çünkü sevgilimi daha doğrusu müstakbel kocamı acayip özlemiştim.
Havalanında bavullarımı alıp çıkışa doğru yürürken serdarı görmem ile yüzümü geniş bir gülümseme kapladı. Bu okyanus gözlü adamı acayip özlemiştim. Bavulu bırakıp koşarak kendimi kucağına attım. İçime sokmak istermiş gibi barıldım ve kokusunu içime çektim. Bu arada fark ettim ki oda benim için aynısını yapıyordu. Yüzüm boynuna gömülü mırıldandım.
" Çok özledim"
Kollarını mümkünmüş gibi daha çok sıkıp oda aynı şekilde mırıldandı.
" Bende çok özledim "
Çevredeki kimse umurumuzda değildi şu an sadece ikimiz ve birbirimeze duyduğumuz özlem vardı. Bir süre daha öyle durduktan sonra bu sefer ağzını kulağıma yaklaştırıp nefesini kulağıma üfleyerek konuştu.
" Hadi artık başbaşa kalabileceğimiz bir yere gidelim seni ne kadar çık özlediğimi görmelisin "
Bu fısıltıyla ateş çoktan beni ele geçirmişti hemen ondan uzaklaştım ve bavulumun yanına döndüm. Bavulu alıp yanına geldiğimde o bayıldığım muhteşem gülümsemesi ile bana bakıyordu.
" Ee hadi ne duruyorsun " dedim yalancı bir kızgınlıkla çünkü bana böyle gülümserken ona kızmam imkansızdı resmen.
" İşte senin bu çocuksu hallerine bayılıyorum " diyerek burnumu öptü ve elimdeki bavulu aldı. Diğer eli ilede elimi tutup yürümeye başladı.
" Bende senin her haline bayılıyorum" dedim muzipçe.
Kafasını çevirip bana baktı ve göz kırptı.
" Bu hallerini yalnız kaldığımızda göster yoksa dayanamayabilirim " dediğinde bildiğin kıpkırmızı oldum.
Arabaya geldiğimizde kilidi açtı ve bavulu yerleştirmek için arka tarafa gitti. Bende ön koltuğa kuruldum yüzümdeki gülümseme ile. Oda oturup bana gülümsedi ve arabayı çalıştırdı. O an aklıma birşey dank etti serdar ailesi ile yaşıyordu ee biz nereye gidecektik. Bu fikir ile yüzüm düştü.
" Aşkımm " dedim usulca.
" Söyle bebeğim " dedi bana kısa bir bakış atıp.
" Ee sen ailenle yaşıyorsun biz nereye gidicez yalnız kalamayacak mıyız ?"
Dediğimde öyle sevgi dolu baktı ki. İçim eridi.
" Sence bu kadar özlemişken yalnız kalamadan sana dokunamadan bırakır mıyım ?" dedi muzipçe.
" Bırakma " dediğimde uzanıp elimi tuttu.
" Arkadaşımın oteli ver bizim için bir oda ayırdı bebeğim merak etme sen "
E ben böyle daha çok panik olmuştum.
" ee ama sizin abimle tüm arkadaşlarınız ortak yakalanırız "
Elimi tutan eli ile elimin üstünü okşayarak beni sakinleştirmeye çalıştı.
" Merak etme bebeğim oktay tüm durumları biliyor ve kimseye birşey söylemez. Güven bana "
Gülümsedim.
" Sana zaten güveniyorum ama rezil olucam ya şimdi otelde oda ayarlanınca ne yapılır of serdar ya "
Sözlerim bitince kahkaha attı. Hemde öyle böyle bir kahkaha değil.
" Gülmesene ya " diye carladım.
" Ama komiksin ne yapayım hem ne rezilliği allah aşkına hem biliyor evlenme teklifini adam. Karım olacaksın sen benim dokunmayayım mı ?"
" Karın " dedim gülümseyerek gözlerine baktım.
" Karım. Canımdan çok sevdiğim karım olacaksın sen"
" Seni çok seviyorum " dediğimde inledi resmen.
" Beren zor tutuyorum zaten kendimi otele kadar sus bebeğim sen "
Dediğini yaptım otele gelene kadar gıkımı çıkarmadım. Otele girdiğimizde önce arkadaşı oktayla tanıştık. Çok iyi bir insana benziyordu. Kumral çikolata kapve gözleri olan sevimli bir çocuktu. Uçarı tipi ve suratındaki alaycı gülüşle cidden genç gösteriyordu. Odaya çıktığımızda kapıyı açtı ve ben yavaş yavaş girerken beni çekti ve kapıyı kapatarak sırtımı kapıya yasladı. Kendiside önüme giçti ve bir iki saniye gözlerime bakarak direk dudaklarıma yapıştı. Nefes almak için ayrıldığımızda " Çok özledim " diye mırıldandı. Bu ses tonu beni o kadar çekiyordu ki bu sefer ben atladım resmen üstüne. Bu dakikadan sonrası aşkla geçen dakikalar yada saatler
demeliyim.
Yatakta sarmaş dolaş yatarken o kadar huzurluydum ki. Hiç gitmek istemesemde gitmeliydim.
" Aşkım " dediğimde saçlarıma bir öpücük kondurdu.
" Bebeğim "
" Benim gitmem gerek " dediğimde kollarını sıktı.
" Bu gece kal sabah gidersin " dedi sesi yalvarır gibiydi.
" Aşkım bende gitmek istemiyorum ama abim bu gece evdeymiş daha fazla ertelemeden konuşmalıyım "
" Ya aslında şu abini hiç sevmiyorum biliyor musun ?"
Otelden ayrılırken , beni eve bırakırken sürekli trip atıyordu. Evet desem otele geri dönecektik yada en son ikna etmek için arabada sarılır sabahlarız bile demişti. Bu hallerine güldüm. Öylesine tatlıydı ki.
Arabadan inerken yüzüğü çıkarınca hemen itiraz etti.
" Çıkarmasana şunu ya biz onu niçin taktık kızım uğursuzluk "
Kız gibi böyle şeylere uğursuzluk demesine güldüm.
" Aşkım abim daha bilmiyor şok mu olsun görünce. Boynuma asıcam hem yanımda olacak merak etme. "
Somurttu , tıpkı somurtkan şirin gibiydi. Yüzüğü kolyeyi takıp ona dığru uzandım önce yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.
" Ama öpmicek misin ?"
Çizmeli kedi bakışlarıma dayanamayıp dudağıma kocaman bir öhücük bıraktı. Sonra alnıma alnını dayayıp " Seni çok seviyorum. Bir an önce herkes bulsun benim olduğunu ayrılmayalım hiç " dediğinde ben uzanıp dudağına öpücük kondurdum.
" Söylicem merak etme artık bir ömür benden kurtuluşun yok " dediğimde
" Olmasın da zaten " dedi.
Sonunda vedalaşıp eve giriş yaptım. Abim beni büyük bir çoşkuyla karşılarken annem keskin bakışlarını üzerime dikmişti. Bunu serdarı bildiği için yaptığını biliyordum. Hiçbir zaman normal bir anne olmamıştı zaten.
" Ee abicim seninle biraz balkona çıkalım mı ?" Dedim biraz oturduktan sonra.
" Hava serin hasta olmayın ben yatıyorum zaten " diyerek gitti annem.
" Ee dökül bakalım abii " dedim bende abime dönerek.
" Dökülecek birşey yok evleniyorum bu "
Yüzü ifadesizdi resmen. Anlamıyordum niçin böyle bir karar almıştı ki.
" Abi böyle evlilik mi olur yani böyle mi verilir evlilik haberi birşey var iyte hani biz herşeyi anlatıyorduk birbirimize "
Bunları söylerken vicdan azabı çekmedim değil çünkü benimde ona anlatmadıklarım vardı. O an boynumdaki yüzük sanki boğazımı sıktı.
" Biliyorsun sen benim en kıymetlimsin ama böyle aniden oldu işte. Burcuyla çok vakit geçirme fırsatımız oldu onun o hallerini gördükçe onu korumak istedim işte herkesten herşeyden. Oda kabul edince beklemek saçma dedik "
Gözlerini inceledim nalet olsun ki hiçbirşey anlaşılmıyordu.
" Sen öyle diyorsan umarım sizin için en iyisi olur abim " diyerek sımsıkı sarıldım.
" Umarım " dedi oda mırıltıyla.
Bir süre öyle sarılı kaldıktan sonra ayrıldım.
" Abim " dedim ve bu ses tonum benim sana söylemem gereken birşey var demekti.
" Dökül bakalım " dedi oda gülümseme ile.
" Benim hayatımda biri var " dedim önce buradan ilerliyeyim kim olduğunu sonra yavaş yavaş anlatırım diye düşündüm.
" Eh büyüdüğünü her ne kadar kabul etmek istemesemde büyüdün güzelim. Şimdi söyle bakalım kimmiş bu şanslı adam " dedi sevecen ifadeyle işte an zor kısım şimdi başlıyordu.
" Şey " dedim ve kaldım öyle çünkü telefonu çalmıştı.
Telefonu kulağına götürdü direk ve " Efendim Burcu " dediğinde benimde merakım sona ermişti. Bir süre dinledikten sonra " Tamam geliyorum " dedi ve bana baktı.
" En kısa zamanda uzun bir konuşma yapıcaz ama şimdi burcunun yanında olmalıyım abicim kusura bakma " dedi ve saçlarımın üzerini öptü.
" Seni seviyorum abicim " dedi ardından.
" Bende seni çok seviyorum abi dikkat et " dediğimde kafasını sallayıp güldü ve telaşla uzaklaştı.
Abimin tavırlarında birşey vardı , bu burcu olayında birşey vardı ama benimde adım beren ise bunu çözerdim.

Gizli Saklı Kalanım Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt