Part-35

672 55 61
                                    

Odada bir oraya, bir buraya gidiyordum. Sinirim bozulmuştu, Harry'e bağırıp duruyordum. O da koltukta oturmuş, ellerini birleştirmiş ve gözlerini devirmişti. "Harry sana inanamıyorum, yine! Benim sarhoş olmamı kullanıp beni nasıl becerirsin?"

"Biliyorum."

"Ahh, olaylar aklıma geldikçe iğreniyorum."

"Utanıyorsun değil mi?"

"Harry bu konuyu kapattığımızı sanıyordum!"

"Üzgünüm." Biraz sessizlik olduktan sonra devam etti. "Zaten kendine gelince beni yataktan attın." Bu doğruydu. Hatırlıyordum.

"Başka ne yapmamı bekliyordun? Sana sarılıp devam etmemi mi?" Zümrüt gözleriyle bana baktı ve dudağını ısırdı.

"Keşke öyle yapsaydın."

"Harry!"

"Tamam, üzgünüm. Ama bunu bir daha yapamaz mıyız?" Ona ters bakışlarımı attım. "Ama hemen olmak zorunda değil. Yani benim için sakıncası olmaz ama." Bakmaya devam ettim. "Yoo, tamam sonra da olur." Devam edince pes etti. "Tamam, anladım, izin vermeyeceksin."

"Nasıl izin vermemi bekliyorsun? O arada kendimde olsaydım bunları yapabileceğimi mi zannediyorsun?"

"Deneyebilirsin."

"Deneyemem."

"Korkma."

"Utanırım."

"Burada utanacak bir durum yok. Zaten vücudunu bir kez gördüm. Ve açıkçası defalarca kez daha görmek isterim." Odada turlamayı kestim ve Harry'nin yanına oturdum.

"Harry utanıyorum. Bunu anlayamıyor musun?"

"Utansan da bir şey değişmeyecek. Aklına geldikçe yine utanacaksın."

"Ama sen şunu demeyi kessen belki aklımdan çıkabilir!"

"Bu konu hakkında konuşurken mi?"

"Ahh, anlamıyorsun Harry."

"Benim de bir ilkim oldu herhalde."

"Harry artık bu konuyu kapatabilir miyiz? Bir daha yapmayacağız bunu kafana sok. Ve eğer bir daha sarhoşluğumu kullanırsan kötü şeyler olur Harry."

Bana tekrar o zümrüt yeşili gözleriyle baktı. "Yine mi bara gidip içeceksin?" Kafamı eğdim.

"Bilmiyorum."

"Tiff sen daha dün yanlışlıkla içki içtin diye ağzını boşaltacak bir kızdın."

"Sayende değiştim Harry."

"Ben sana bir şey yapmadım!"

"Senin yaptığın şeyler yüzünden bu hâle geldim." Gözlerini devirdi.

"Üzgünüm."

"Üzgün olman bir şey değiştirmiyor Harry."

"Artık bana Hazza demeyecek misin?" Bana baktığında yerin dibinin dibinin dibinin dibinin dibinin içine girmiştim, ve orası aşırı sıcak olduğu için fazla kızarmıştım. Şu an da bu durumdayım. Domatesçi Tiff.

"Demeyeceğim."

"Bunu haketmeyecek bir şey yapmadım."

"Evet, yaptın! Bu konuşmamızın başını hatırlayamıyor musun?"

"Hafıza kaybı geçirmem benim suçum değildi!"

"Ben de bunları hakedecek bir suç işlemedim!" Nefesimi verdim ve sesimi alçalttım. "Evet, yaptım aslında. Baştan seni sevmek ile hatalıyım." Gözlerim dolmuştu ve etrafı bulanık görüyordum. Harry durumumu farkedince bana sarıldı ve ben de yüzümü onun göğsüne dayadım. Gözyaşlarım tişörtünü ıslatıyordu. Ağlamam gittikçe çoğalıyordu. O ise bana daha çok sarıldı ve kendini bana çekti.*

Ağlamam durmayınca beni kucağına aldı ve dudağıma bir öpücük kondurup beni sakinleştirdi. Ağlamam kesilmişti. "Üzgünüm Tiff. Seni bu hâle getirdiğim için... Merak etme. En yakın zamanda hayatından defolup gideceğim."

^-^

-,- işareti ve ^-^ işareti sizce de çok şirin değil mi?
AfacanEma sevgi123458 👇🏻👇🏻
* olan paragrafta Sevda'nın ben hüzünlendiğimde yaptığı şeyler aklıma geldi. Dila neler olduğunu görmüştü.

Whatsapp |Haylor Swyles|Where stories live. Discover now