Part-26

607 59 17
                                    

My Baby: Kimsenin bilmeyeceği ne malum? (19:15)

My Baby: Tiff? (19:18)

My Baby: Lütfen bir şey olmadığını söyle! (19:24)

Korkudan elimdeki telefonu düşürmüştüm. Ne kadar şom ağızlıyım ya! Korkuyla bana doğru gelen polislere bakıyordum.

"Neden geldiniz buraya?" Acabaaa??

"Burada bir cinayetin işlendiği üzerine bir ihbar aldık." Ne yapacağımı ve ne diyeceğimi şaşırmıştım.

İçimden 'Ceset yukarıda, şimdi beni tutuklayın.' demek geldi. O arada telefon çaldı. My Baby...

Telefonu hemen kapattım. Üzerine bir daha aradı. Polisler bana bakıyordu. Tekrar kapattım ama yine aradı.

"Tam zamanında." diye fısıldayıp telefonu elime aldım. "İzninizle." deyip kalkıyordum ki aralarından birisi konuştu.

"Burada konuşuyorsun."

Ben de ona ters bir bakış atıp telefonu açtım.

"Hazza? Ben seni sonra arayacağım tamam mı?"

"Tiffany neler oluyor kim var orada?"

"Harry seni arayacağımı söyledim."

"Tiffany birisi seni zorluyor mu?"

Telefonu kapattım ve kenara koydum. Şimdi sadece polislerle beraberdik. Ve... Ve yanimda kanlı bıçak duruyordu. Ahh! Ne güzel temizlemişim ama!

"Tiffany William?" Kafamı 'evet' anlamında salladım. "Sizi karakola götürmek zorundayız."

₺₺ İsteğimi gerçekleştirdiğin için teşekkür ederim Harreh_Cupcake . Neyse ben umudu yitirdim yapmanıza gerek yok. Sizi seviyorum. Ve kısaydı biiyorum. Eğer olaylara devam etseydim bayaaa uzardı ama. Neyse takipte kalın. ❤️❤️

Whatsapp |Haylor Swyles|Where stories live. Discover now