Kesik kesik konuşuyordu ağlamama engel olamıyordum.

"Sadece kendini düşünen Atalaydan farksızım artık..."

Ona dokunmaya cesaret edemeyen ellerim titriyordu o gözlerimin önünde ölüyordu ama ben bir şey yapamıyordum.

"Atalaydan bir farkım kalmadı.."

Gözyaşlarımın arasında hayır diye bağırdım ve arkamı döndüm üzerimdekini omuzlarıma kadar kaldırıp bağırmaya devam ettim.

"Bak! O bu!"

Susmuştu, yavaşça üzerimdekini indirdiğimde gözyaşlarım akmaya devam ediyordu.

"Sen bunları yapan kişiden farksızım mı diyorsun yani?"

Ona dönmeden konuşuyordum kapının açılmasıyla kafamı kaldırıp kapıya bakmıştım Doğan kapıda dikiliyordu hızla ayağa kalktığım anda arkamda da bi haraketlenme duymuştum ama dönüp Atahan'a bakmaya niyetim yoktu hızla kapıya doğru yürürken omzumdan tutup gövdesine çekmişti ve kolunu gerdanımdan beri geçirip beni kendine bastırmıştı burnunu ve dudaklarını başımın üzerinde hissedebiliyordum bakışlarımı Doğandan Atahan'ın kollarına indirdiğimde tek koluyla sarıldığı görmüştüm o anda anladım ki Tuğkan yüzünden tek kolunu kullanamıyordu.

"Ona her şeyin hesabını soracağım." dedi sarılmaya devam ederken.

~~~~~~~~~~~




O bana böyle sımsıkı sarılırken gözlerimi kapatmıştım ve kapıda duran Doğan'ı unutmuştum öksürmesiyle bizi kendimize getirmişti.

"Bölüyorum ama Tolga gitmiş."

Atahan'ın kollarının arasından sıyrılıp yüzüne bakmaktan için döndüm son damla gözyaşımıda parmağının ucuyla yakalayıp sildi.

"Ona sırt çevirme, o senin kardeşin."

Yüzüme dokunmaya devam ederken başını yavaşça yukarı aşağı salladı bu bakışlar başkaydı, farklıydı ilk kez kendisi gibi bakıyordu Atalay'ı taklit etmek zorunda kalmadan.

"Sen burada kal geri döneceğim."

Hızla yanımdan geçip eşikte onu bekleyen Doğan'ı da alarak gittiğinde odada yalnız kalmıştım yine arkasında enkaz bırakmıştı ama bu enkazda ayakta kalan biri vardı o da bendim eğerki bu enkazı yaratan o olmasaydı ben bu enkazın altında olurdum işte onları birbirinden ayıran da buydu o Atalaydan farklıydı çok farklı.

"Pardon, Doğan burayı toplamamı söyledi. Girebilir miyim?"

Dikildiğim yerde bana seslenen kişiye döndüm bu evde bi kız olduğunu düşünmüyordum ama vardı ve karşımda dikiliyordu.

"Ben Atahan'ın çalışanıyım bu evde onunla kalıyorum ev işlerini yapıyorum."

Başımı salladım ve kapıdan çıkmak için ona doğru yürümeye başladım onunla kalıyorum demişti değil mi? Beraber kalıyoruz demişti, tam yanından geçecekken bana elini uzattı ve durmama sebep oldu.

"Zenan."

Uzattığı eli tuttum ve sıktım.

"Asya."

"Tanışma gereği duydum sonuçta burada kalacakmışsın öyle duymuştum."

Gülümseyerek kapıdan çıktım ona cevap vermemiştim çünkü daha belli değildi belkide burada kalmayacaktım Atahan bunu istemeyecekti yavaşça merdivenleri inip salona geldim ayaklarım sanki bi boşlukta yürüyor gibiydi umarım Tolgaya tam zamanında yetişirlerdi çünkü o iyi biriydi.

Ateşin İzleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin