Önüme dönüp yürümeye devam ettim bu kötü bir haberdi yani uzun bir süre Yeşim'inde bu evde olacağının belirtisiydi.

~~~~~~~~~~

  Bilge ablamı annemin yatak odasına yatırmışlardı onu görmek için yanına gidecektim ama ablam uyuduğunu ve rahatsız etmememi söyleyince vazgeçmiş ardından su içmek için mutfağa girmiştim ve ondan kaçsamda yine karşıma çıkmıştı.

"Bu evde yerin yok." Su bardağını bırakıp hemen arkamda duran Yeşim'e baktım.

"Bu evde yeri olmayan bence sensin duyduğuma göre evleniyormuşsun." diyerek mutfaktan çıkmak için haraketlendim.

"O evlilik olmayacak göreceksin."

Arkamdan söylenmesine rağmen onu aldırmamıştım ve yalnız başına camın önündeki sandalyede oturan dedemin yanına gidip dizinin dibine oturdum. Dedemin birebir aynısıydım sadece onun kız versiyonu, olaki dedem daha genç olsaydı beni onun kızı sanarlardı buna emindim.

"O melek oldu."

Annemi düşündüğünü biliyordum o da aynı benim gibi kızına daha doyamamıştı.

"Heleki o baban olacak adamı bir yerde göreyim.."

Sözünü bitirmesine izin vermeden ellerine sarıldım.

"O benim babam değil." diyerek yüzümü ellerine koydum, elini saçımda hissettiğim anda içim huzur dolmuştu o an kendime bir söz verdim bize bu acıyı yaşatana hesabını soracaktım bedeli ne olursa olsun.

~~~~~~~~ 2 ay sonra~~~~~~~~~

Tam tamına iki aydır bu evde yaşamaya çalışıyorduk  köy yaşamına alışmak zordu inekler, tavuklar ve tarla işleri hepsine dedeme yardım ediyor ve elimden geldiğince onlara destek olmaya çalışıyordum Şule ablam ev işlerini yapıyor anneanneme yardım ediyordu dedem bu evin geçimini pazarda biber domates satarak sağlıyordu onlara bu gelir yetiyordu ama eklenen üç boğazla bu para yetmemeye başlamıştı bu yüzden birimizin bir iş bulup çalışması gerekiyordu iş aramaya bir kaç kez şehir merkezine inmişte olsam bir türlü iş bulamıyordum en son dayımdan benim için iş bulmasını isterken iki aydır Atalay'dan ses soluk çıkmadığını düşünmüştüm o bana verdiği son zarftan sonra hiçbir şey olmamıştı sadece geçen ay Bahadır gelmiş ve Bilge ablamı şehir merkezine psikoloğa götürmüştü gün geçtikçe daha iyi oluyordu ve benim gözlemlerimle Bahadır ona iyi geliyordu.

  Bugünde onun görüşme günüydü ve bu yüzden öğlen vakitlerinde Bahadır'ın geleceğini biliyordum ama benimle hiç o konu hakkında konuşmuyordu.

  Dedem Bahadır'ı sevmişti ona geçen gelmesinde bir sürü lokum ve bira getirmişti dedemin bira içtiğini nereden biliyordu bilmiyordum ama dedemin onu sevmesini sağlamıştı. Bahadır'ın geçen gelmesinden haberimiz olmadığından hazırlık yapıp onu ağırlayamamıştık ama bu sefer Şule ablam yemek ve tatlı yapmıştı onu bir müddet ağırlamayı düşünüyorduk.

"Asyaa! Bahadır aradı geliyormuş."

Ablamın bağırmasıyla elimdeki baltayı bırakıp alnımdan akan teri sildim önümde yığılmış kütüklere bakarken bugün nasıl biter diye düşünüyordum.

"Geliyoruum." dedim ve yerde duran su şişemi alıp bahçede domates toplayan dedemin yanına doğru yürümeye başladım.

Odunları şimdiden kesip tama diziyorduk ve bazenleride dışarıda ekmek pişirmek için bu ağaçları kullanıyorduk bu yüzden kolaylık olsun diye dedem kütükleri küçültürken elinden alıp ben yapmaya çalışıyordum.

Ateşin İzleri Where stories live. Discover now