"Alâeddin durasın! "
Hızını kesmeden hane koridorunda ilerleyen erinin peşine takıldı Gonca. Sinirle olan bitenleri tek tek anlattığında Alâeddin' in hışımla odadan çıkamsı da bir olmuştu.
Ardından durmasınu söyleyen Goncayı bile duymazdı Alaeddin. Kulağında çınlayan tek kelimeler kızın acımadan söyledikleriydi.'Hatice hatuna sevdalı bakışlarını dediydi Balâ anaya... Hele diyesin... Başkasına sevdalı iken, ne deyü beni önemsersin? Ha Alaeddin bey? Susmayasın! '
Beyninde dönüp duran kelimeler sanki nefesini kesti. Sevdiğinin dudağından çıkan her kelime bir hançer gibi yüreğine saplanmış, delik deşik etmişti...
Bir hiç için bir aydır sevdiğinin o güzel bakışları, teni kendisine haram olmuştu. Bu düşünce her aklına iliştiğinde içinde dizginlemeye çalıştığı siniri bir volkan gibi patlayıveriyordu.
Attığı sert adımlar hanede yankılanırken bahçeye çıktı. Çardak ta oturan anaları gözüne iliştiğinde, sanki yeterince hızlı değilmiş gibi biraz daha hızlı atmaya başladı adımlarını.
Ayak sesleri ile muhabbet eden Malhun ve Balanın bakışları onlara doğru gelen Alaeddine döndü.
Adımları tam çardağın yanında bulurken dikkatini tamamen Malhuna verdi. Tüm kızgınlığıyla baktı karşısında ki kadına.
"Oğul ne bu hal? ' dedi Balâ oğlunun yamacına gelirken " bir şey mi oldu? "
Annesine kısa bir bakış atıp tekrar Malhuna döndü şehzade. Tam söze gireceği sırada, hızlı adımlarla yanında biten Gonca nın ona itafen sessiz mırıldanışı ilişti kulağına, lakin pekte oralı olduğu söylenemezdi.
"Ne edersin " dedi Gonca adamın kolunu dur dercesine tutarken. Kolundan çekip götürmek istedi lakin bunun imkansız olduğunu da iyi biliyordu.
"Senin ile konuşmak isterim Malhun ana" Dedi Alâeddin kızın ikazına kulak tıkarken.
"Diyesin oğul? "
"Ben bir şey işittim Malhun ana" kadına bir kaç adım yaklaşıp kollarını Gonca dan kurtarırken devam etti sözlerine. "Hakkımda yalan yanlış şeyler konuşulmuş"
Adamın dudaklarından çıkan kelimeler kaşlarını çatmasına neden oldu. 'Yalan yanlış şeyler' bunca zamandır bir yalana mı inanmıştı yani.
Bir iki küçük adım atıp bekledi yerinde. Engellemek istedi ama engelleyemedi. 'Dur' dedi içinde bir ses 'bırak bugün her şey ortaya çıksın'
"Ne işittin oğul? "
"Hatice hatuna sevdalıymışım ana " Bir öncekilerine göre keskin ve hesap sorarcasına döküldü kelimeler dudaklarından.
Bir iki adım geriledi Malhun. Ne diyeceğini bilemezken konuşmak için araladığı dudakları şehzadenin dur dercesine kaldırdığı eliyle tekrar kapandı.
"Arkamdan beni anama yalan yanlış, bir gerçeği olmayan bir şeyle ne deyü söylersin! " yükselen sesine engel olamadı. Bu zamana kadar hiç bir büyüğüne sesini dahi yükseltmeye kalkmamıştı. Ama bugün patlama noktasıydı. Her şeye boyun eğerdi lakin... Lakin hatunu ile arasına giren kimseye tahammülü yoktu.
Karşısında bir anası değil, sevdiği ile arasına koca bir duvar ören biri duruyordu
"Oğul hele dinleyesin-"
"Ben Hatice hatuna sevdalı sevdalı bakar mışım hemi ana?! Yanında haneye, bana diye getirdiğin hatuna bir an göz ucuyla dahi bakmadım ana, ama sevdalıymışım öyle mi? Hemi benim neden haberim yoktur?! "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLDADE (AlGon) 🌼🗡
Teen FictionHoştur bana senden gelen Ya Gonca gül,yahut diken Ya hayattır,yahut kefen Narında hoş, nurunda hoş Kahrında hoş, lütfunda hoş... (Algon hayali sahneler)
