#17#

439 31 10
                                    

"Kimse yeni yara açamaz artık, çok canım yandı acımaz artık.."

Eve gelmiştik. Yüzümde sadece belirsizlik vardı. Kabullenmiştim ağlamıyordum artık. Sadece korkuyordum.

"Aç mısın?"

Cevap vermedim

"Tamam gel ben sana yedireyim."

Başımı olumsuz anlamda salladım. İstemiyordum ama kırılan -kırdığı- kol sağ kolum olduğu için nasıl yiyeceğimi de bilmiyordum doğrusu.

"Gel dedim sana."

Kölesi gibi davranıyordu bana ama şuanda takılacağım son şey bu olmalıydı.

Yavaşça sandalyeye oturdum.

Masanın üzerinde her çeşit yemek vardı. Bir çorba kasesini eline aldı sonra da kaşığı içine batırdı. Duman çıktığından belliydi sıcak olduğu.

Sonra kaşığı ağzına yanaştırıp üflemeye başladı. Onu bana mı yedirecekti?

Bir kaç dakika üfledikten sonra kaşığı bana doğru uzattı. Ağzımı sımsıkı kapattım iğreniyordum.

"Eğer ağzını açmazsan o büzdüğün dudaklarını.."

Dediğinde sözlerini tamamlamasına izin vermeden çorbayı içtim. Bu bir kaç defa daha tekrarlandığında doyduğumu ifade ederek masadan kalktım.

"Nereye gidiyorsun sevgilim?"

Cehennemin dibine demek isterdim ama sesimi kullanamıyordum.

Sonra üstüme gelmeye başladı. Geri kaçmayacaktım, yüzleşecektim.

Dip dibe geldiğimizde ferah nefesi yüzüme vuruyordu.

"Öpsene beni aşkım."

Olumsuz anlamda başımı salladım bıraz daha yakınlaştı, dudaklarımız dip dibeydi. Konuşsak değecekti.

"Ben öpeyim o zaman."

Dedi ve dudakları dudaklarımla buluştu. Kollarını sıkıca bel boşluğuma koydu. Üstümdeki tişörtü biraz sıyırdı ve baş parmağıyla tenimi okşamaya başladı. Ellerimi omuzlarına koyup ittirmeye çalıştım ama olmadı. En sonunda kendi isteğiyle ayrıldı.

"Ne zaman seni öpmek istersem öperim, fikirlerin umrumda değil."

Son söylediği ile aklıma Umut gelmişti. O eğer ben gitmek istiyorum deseydim bırakacaktı, fikirlerine ilk defa saygı duyulmuştu.

"Hadi gel uyuyalım."

Elimi tutup merdivenlere yöneldi, basamakları bir bir çıktık.

En son onun yatak odasının önüne geldiğimizde kendi odama doğru yöneldim.

Hızlıca belimden çekip sırtımı göğsüne yasladı.

Kulağıma doğru eğildi. Nefesini seslice dışarı verdi, aklı sıra beni etkilemeye çalışıyordu ama başaramadığı barizdi.

"Benimle uyuyacaksın."

Dedi ve odaya doğru çekiştirmeye başladı. Direnmeye çalıştım en sonunda da istediği oldu.

Arkamı döndüğümde sırtımı göğsüne dayadı karnıma ellerini koyarak kendine bastırdı.

Gözlerim yavaşça kapandı ve uyku bedenimi esir aldı.

"Je t'aime chrysanthéme"





Bölüm sonuuu

Kısa oldu ama bu özür  hediyesiii

Umarım begenmişsinizdir

Sizleri seviyorum

Diğer bölümde görüşürüz

GÜNEŞ'İN BATIŞIUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum