#2#

4.9K 124 19
                                    

Gözlerimi araladığımda gördügüm tek sey karanlık..
Benim güneş olmam hiçbir şeyi değistirmedi daha kendi dünyamı aydınlatamadım..

Bir sandalyenin üzerindeyim gözlerim bağlı, ama ağzım açık ne alaka ya tam tersi olması lazım değil mi neysee
"K-kimse yok mu?" Evet sesimde bir tedirginlik vardı."Abi kız uyandı napalım." duyduğum ilk ses sonra ardından "Gözlerini açın,çözün ve yanıma getirin"

"Ben burdayım farkındaysanız,gidip arkada konuşsanıza kafa dinliyeceğim şurada."  Açık sözlülüğüm batsın.

Birden gözlerim aydınlığa kavuştu. Gözlerimi kamaştıran ışığa zamanla alıştım
"O küçük hanım sivri dilli çıktı şansa bak ya." Gözlerimi üzerinde gezdirdim iri yarı uzun boyluydu ve kahverengi gözleri vardı hafif dalgalı saçlarıyla muhteşem görünüyordu
"Güzelim beni dikizlemeyi bırakıp soru sormayacak mısın?" Kaşlarımı çatıp "Madem çok sivri dilliyim bırak gideyim hem nereden senin güzelin oluyormuşum." Dudaklarımı dişledim.
"Sana istediğim gibi hitap ederim o benim kararım seni bırakmaya gelicek olursak da rüyanda görürsün artık."

Sinirden kaşlarımı çattım "Neden hala çözmediniz kollarımı."

"Çözün bakalım küçük hanımı, göstersin hünerlerini" Bunun üzerine ellerim çözüldü bileklerim kızarmıştı. Bileklerimi ovalamaya başladım. "Kim bağladı bu ipi?" Ses karsımdaki bay bilmişten geliyordu. Korumalardan biri "Yağız bağladı Tuğra bey." Bay bilmişin adının tuğra olduğunu öğrendim. Yagız oldugunu anladığım adam bir tık önde duruyordu. Sonra tuğra silahını çekip bir el ateş etti. Silah sesi üzerine kulaklarımı ellerimin arasına koydum, caniydi, .Yakından gelen bir ses "Korkma güzelim sana zarar veren şeyi ortadan kaldırdım sadece."

Bu geçerli bir sebep miydi? Bunu yapan biri bana da zarar verebilirdi. Nereye düştüm ben nasıl bir karanlığa...

Kolumdaki sızıyla gözlerime perde indi tek duyduğum şey "Bu sana iyi gelecek."

Gözlerimi yavaş yavaş araladığımda bir yatakta olduğumu fark ettim. Karşımda Tuğra vardı. Oturur pozisyona geçmeye çalıştıgımda omuzlarımda ellerini hissettim "Kalkma güzelim."

"Siz kimsiniz,neden buradayım,kaç yasındasınız,mafya mısınız?" Sorularımı arka arkaya sormuştum cevap bekliyordum. "Tuğra Kaplan, 22 yaşındayım,evet mafyayım ve neden burda olduğunu yavaş yavaş anlıyacaksın." aklımda deli sorular vardı ve neden bunları sormıyayım ki:)

"Ben kimim daha bilmiyorsun ve beni burda tutuyorsun." Bunları söylerken gözlerinin içine bakmıştım biraz önce kahverengi dediğim gözlerinin aslında yeşile kaçık olduğunun farkına vardım

"Güneş Yılmaz,18 yaşındasın 5 yaşına kadar yetimhanedeydin sonrada koruyucu aile sayesinde bu yaşa kadar evde büyüdün."

"Peki benim bu gece evden çıkacağımı nerden biliyordun." Gerçekten çok garipti herşeyi biliyordu

" Gerçekten çok soru soruyorsun küçük hanım sus ve biraz beni dinle." Bu bir emir miydi? Bana emir veremezdi

"Bu evde kalacaksın ve bu oda senin ,kapalı kapıyı göstererek, burası da giyinme odan burda bedenine uygun eşyalar var ben seni bırakana kadar gitmek yok kaçmaya yeltenmek yok ve ben ne dersem o, şimdi dinlen yarın katılmamız gereken bir davet var."

"Ben gelmiyorum bir yere."

"Geliceksin."dedi silahını göstererek. Ne yani beni tehdit mi ediyordu?,ciddi miydi. Neymiş kaçmaya yeltenmek yokmuş hıh görürsün sen.

Biraz uykuya ihtiyacım vardı. gözlerim yavaşca kapandı. Kendimi uykunun derinliklerine bıraktım.

Nasıl buldunuz?

Sizce Güneşin başına ne gelecek?

Bol bol yorum yapmayı unutmayın :)

GÜNEŞ'İN BATIŞIحيث تعيش القصص. اكتشف الآن