#11#

934 46 5
                                    

     "Mutluluk acılarla örülmüş duvarların arkasındadır..."

"Senin nereni düşüneceğim mafya adam?"

"Neyse hadi kapatalım konuyu eve gidelim, kokunla uyumayı özledim."

"Daha yeni uyandık nasıl özlüyorsun ya?"

"İnanır mısın sen yanımdayken bile ben seni özlüyorum."

"Sen nesin mafya adam Ferhat mı Mecnun mu bırak bu ayakları."

"Ferhat kim lan?"anlındaki damarlar belirginleşmişti.

"Anlaşılan sana hiç masal anlatmamışlar."

"Sen anlatır mısın?"

Büyümemiş masum bir oğlan çocuğu duruyordu karşımda

Sadece büyümeye zorlanmış bir oğlan çocuğu..

"Anlatırım şimdi başlamamı ister misin?"

Kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Gece anlat hem belki rüyama girerler."

"Peki."

Sonra arabasına binip devam ettik. Eve geldiğimizde üstümü değiştirmek için izin alıp odama çıktım. Rastgele bir eşofman takımı aldım ve giydim. Giyinme odasından çıktığımda yatağın üzerinde duran siyah bir zarf gözüme takıldı. Elime alıp içini açtım, kağıdı okumaya başladım.

"Kendi hayatını kendin belirledin Güneş Yılmaz, unutma ki her seçimin bir bedeli vardır. Kork benden çünkü yapabileceklerimi ben bile tahmin edemiyorum. Her zaman bir adım arkandayım kendini koru.."

Bu da neydi böyle? Zarfın içinde fotoğraflar da vardı. Benim Tuğra'yla sarıldığım, uyuduğum zaman çekilmiş fotoğraflar...

Korkmuştum, belki de en çok istediğim ümit ettiğim şeyden;ölümden.

"Güneş hadi pizzalar geldi soğutmayalım."

Aşağıdan gelen sesle elimdekileri buruşturdum. Giyinme odasına girip sakladım ve kapıya doğru yöneldim. Kalbim tekrardan ses vermeye başladı ama bu korkuydu.

"Geldim geldim, bana neyli aldın?"

"Hangisini seveceğini bilmediğimden her türden aldım."

Sonra pizzaları yemeye başladık.

Doymamla geri çekildim ve pizzadan dolayı azıcık şişmiş olan karnımı ovaladım.

"Ben doydum şimdi ne yapacağız?"

"Öncelikle buraları toplayacağız küçük hanım öyle hemen kaçmak yok."

"Tamam hadi kalk sende."

Kalkıp masayı toparlaadık Tuğra boş paketleri çöpe atarken ben de bulaşıkları yıkadım.

"E şimdi ne yapacağız?"

"Kutu oyunu var mı evde?"

"Bir tane var sanırım uno yazıyor renkli renkli kağıtlar ve üzerinde sayılar var."

Uno oyununu böyle betimlemesi gülümsememe neden olmuştu.

"Hadi getir oynayalım."

"Tamam."(naptın yazarcım koskoca mafyayı çocuğa çevirdin dediğinizi duyar gibiyim)

Yarım saat sonra...

"+4 çek bakalım hadi."

"Ama güneş hep ben çekersem nasıl kazanacağım bu sefer sen çek hadi."

"Olmaz"dememle bir telefonu çalmaya başladı.

Sonra biraz uzaklaşıp hararetli hararetli konuşmaya başladı.

Konuşmasını bitirince sinirli bir şekilde yanıma geldi.
Bileğimi yakalayıp kendine çekti ve kollarını belime doladı.

"Karım olacaksın."

Kestiikkk

Ne yaptın burada kesilir mi? Ah yazarcım ah

Neyse arkadaşlar kısa bir bölüm oldu ama çok yoğunum biliyorsunuz ki öğrenciyim. Bu kadar yazabildim ama telafisini yapacağım.

Çikilotalarım haber veriyim görseli dekarasyon bölümü, görseli karakter tanıtımı bölümü ve Instagram bölümü gibi bölümler yayınlayacağım

Sizleri çok seviyorum

Diğer bölüme kadar musmutlu kalın

HOŞÇA KALIN

GÜNEŞ'İN BATIŞIWhere stories live. Discover now