22🦋Comfort Zone

En başından başla
                                    

"İyi bak bir şey hatırlatıyor mu sana?" İyice elini kıvırdığımda biraz daha yakınlaşmıştık. Nefesini kesik kesik alırken ben ona o nefesi bahsettiğim için deliriyordum.

"Biliyordun!" Diye tıslaması ile ellerimle saçını dolayarak aşağı doğru çektiğimde büyük bir çığlık kopardı.

Küfür nidaları havada uçuşurken, "köpek yediği kaba pislermiş ya hani ve sahibi de tek tek bunu yapanları bulup cezasını kesermiş. Cezanı beğendin mi Diana petrav!" Öylesine kendimi sıkıyordum ki tükürüklerim ağzımdan dışarı püskürüyordu.

"Bırak beni her şeyi anlatacağım!"

Acıyla inleyişine karışan sözcükler ile keyiflenip saçlarını biraz daha aşağı çektim. "Mesela seni kim kiralık katil olarak tuttu?" Bu söz ile  penisine yediğim tekme inletti. Onu tutmaya çalışırken bir tekme de çeneme atmaya çalışmış ama ayağını havada tutup yere fırlatmam ile masanın üzerine sırtüstü düşmüştü.

"Seni öldürmek istemekle çok haklılar. Bu sefer öldürdüğüm için para almayacağım dünyaya hayrım olsun!"

Kendimi düzeltirken, "Yüksekten uçuyorsun!" Dedim.

"Kanatlarım sağlam!" Belimdeki silahı ona doğrulttuğumda kendini düzeltip aysklanmıştı.

"Seni affederdim ama Deva'ya sözüm var.  Onu ağlatan her insandan alacak bir can borcum var." Kaşlarımı kaldırıp tetiği çektim.

"Küçük kediciğimiz üzülmüş mü? O zaman biraz daha üzelim." Dudaklarını büzüp bana bakarken kaşları ile arkamı gösterip, "bak kedicik gelmiş." Demesi ile boş bulunup arkama baktım ve elimdeki silah bir anda yön değişti.

Siktir!

"Son duanı et, kediciğine ben haberini veririm." Kızıl saçlarının yarısı avuç içimde yarısı karşımda parlıyordu. Burnunun ucunu silerek yeniden bana baktı.

"Ben kendim vermeyi yeğlerim." Üzerine atlayıp silahı almaya kalktığımda geri çekti ve ben boğazına yapıştım fakat onun koluma attığı dirsek ile sendeleyip arkaya sendelemiştim ve o da orantısız güç ile dengesini kaybedip geriye gitmiş ve  onu düşüneden yakalayıp tutmuş olsam da kafasını çevirdiğinde 25. Katın yüksekliği ile göz göze geliyordu.

Dehşet gözlerinde var olurken ona son bir şans verdiğimi düşünmesini istedim: "Söyle kim neden tuttu?"

"Musa Saruhan Deva denen kadını öldürmemi istedi. Sen onu döndürdüğün için seni vurduk patron!"  Arkasını bakıp gözünü sımsıkı kapadığında, "Neden?" Diye haykırdım. Ellerim oldukça terlemiş onu tutmakta zorlanıyordum.

"Beni çek kendine söyleyeyim!"

"Önce söyle!"

"Deva'da Musa Saruhan'a ait bir şey varmış patron!"

"Patronunuz olduğumu biliyorsunuz bu da güzel ama Devama sözüm var. Cehennemde görüşürüz." Elimi bırakmam ile attığı çığlık etrafta yankı yaparak benden uzaklaştı.

Para ile insanları öldüren birinden ellerimi çektiğim için üzülmedim fakat Deva'da onda olmaması gereken ne var işte bu kafamı karıştırmıştı.

Tek bu değil, Deva ne haldeydi?

İşte bu soru siyah gökyüzünden bir tutam mavi Umut istememe sebep oldu. Kafamı kaldırıp aldığım nefesi verirken bir yıldız ile göz göze geldik.

"Patron ne yaptın sen?" Arkamdan nefes nefese gelen sağ kolum Osman'a baktım." Herkes çığlık kıyamet bağrışıyor. Acil çıkmamız lazım!" Asansörün çalışma sesimi duydum.

Leyle-i SüveydaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin