Gündüzleri Psikolog, geceleri manken; madde bağımlısı, kendine aşık bir kadın ve yıllar önce trafik kazasında öldürdüğü adam.
Celladımın, celladıyım bu hikayede. Masum değiliz ikimiz de biliyorum fakat karşısında diz çöktüğüm tek adam Asran Arslan...
Part Songs List Not My Baby - İnna Memories - Gonan Gray Diefirst - Nessa
🦋
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Asran'ın söylediği sözün bitiminde dalga kıyıya feryat edercesine bir gürültü ile çarptı ve gök gürler gibi bir ses çıktı.
Ben?
Ben gülümsedim çünkü o demir parmaklıklar babam kadar beni korkutmuyor. Çünkü orada çıkacağın günü biliyor ve dayanıyorsun fakat babamın ne zaman nereden ve nasıl bir şekilde çıkacağını bilemiyorsun.
"Deva, döner misin?"
Doğru ya gülümsediğim şey bir uçurum!
Yüzümdeki durgun ifadeyi ardıma saklayıp ona tebessümle döndüm, "İçki sözün vardı." Ondan bağımsız ettiğim cümle onu şaşırtmıştı. Dağılan kafasını toparlamaya çalıştı.
"Tabi, tabi gidelim." O da şaşkın ve korkulu. O da benim gibi bu kadar erken beklemiyordu ama adalet elbet birgün yerini bulur. Ben hiç satmadım ama kullanmanın suç olduğunu bilerek defalarca kullandım ve karşımda avukatlık şirketinin CEO'su bile endişeli!
Öyle bir suç işledim ki Savcısından satıcısına hepsi okkalı adamlar, kolay kolay beni oradan çıkarmazlar.
Korkudan gelen sukût dilimizi lal etmiş ve arabada sessizce yol almıştık. Tekelden iki bira alıp geldiğinde poşeti kucağıma bıraktı ve sahil kenarında sakin bir banka oturduğumuzda elimdeki poşeti açarak biralardan birini Asran'a verip diğerini kendim aldım ve kalanları ise poşetle birlikte yere koydum. Şuan birçok konu konuşmamız gerekirken sadece biralarımızı içmeye devam ettik çünkü bu kadar ciddi bir konuyu konuşacak kadar cesaretli değildik.
Karşımda dün gece kana boyanmış gelen adam bile!
"Eee anlat bakalım Asran Bey!"
"Ne anlatayım be yavrum?" Dirseğini bacaklarına dayamış elindeki bira şişesiyle oynarken yüzünü bana çevirdiğinde gerçekten gözlerinde hüzün gördüm.
"Bu kadar erken tahmin etmemiştim."
"Hayatı hızlı yaşıyoruz."
Cesaret almak ister gibi birasını kafasına diktikten sonra şişeyi elinde sıkarak konuştu: "İyileşmedin ki, krize girersen yanında olmazsam. Biliyorum çok güçlü bir kadınsın ama orası sana yakışmıyor." Konuşmaya çalışırken içinde hunharca savaş verdiği çatallaşan sesinden anlaşılıyordu.
Ona omuz silkerek, "Beni nereye koysan yama gibi dururum ki, ben bir yere yakışmam." Dedim.
"Bak işte solumda güzelsin, yanımda çiçek, yöremde bahar." Çatallaşan sesini gizlemek adına kolunu omzuma atıp kendine çekmişti. Başımı omzuna yerleştirip vücut sıcaklığını hissettiğimde daha rahattım.
