Hazan Vakti| 21

En başından başla
                                    

Kendine çok dikkat et. (08.30)

18 Kasım

Seni merak etmeye başladım, neredeyse akşam oldu. Hala bir cevap vermedin. (20.59)

19 Kasım

Alparslan?( 15.40)

İyisin değil mi? Çok merak ediyorum seni.

20 Kasım

Hala bir haber yok senden, Semra abla da ulaşamamış Murat abiye. (18.10)

Umarım hepiniz iyisinizdir..

25 Kasım

Günler oldu senden haber almayalı, çok merak ediyorum seni (07.00)

Bugün işe başlıyorum, çok heyecanlıyım sanki ilkmiş gibi. Keşke yanımda olsan.

Seninle sohbet etmeyi özledim.

Kokunu, sesini, sıcaklığını özledim.

Buraya döndüğün ilk an sana sıkı sıkı sarılacağım.

Mesajlara hala bir cevap yoktu. Derin bir nefes vererek klavyeyi açtım ve okumayacağını bilerek yeni bir mesaj yazmaya başladım.

30 Kasım

Burada kar yağıyor, bana söz vermiştin karda el ele yürüyeceğiz diye. Lütfen sözünü tut, seni bekliyorum. (02.30)

Umarım senin gittiğin yerde kar yoktur. Üşüyor musun? Aç mısın çok merak ediyorum.

Bugün yine nöbetteyim, uzun süredir izinli olunca üzerime yıktılar.

Alparslan, keşke yanımda olsan. Şimdi sana sarılmayı o kadar çok isterdim ki.

Umarım iyisindir, umarım yalnızca telefon çekmediği için mesajlarıma ulaşamıyorsundur.

Eğer mesajlarımı okuyorsan bil ki sana kavuşmak için günleri sayıyorum, hatta saatleri. Sabırsızlıkla seni bekliyorum, bana sağ salim dön.

Bir süre mesajın iletilmesini bekledim telefona bakarak. Alparslan'ın mesajı görmesi bir yana daha mesajlar iletilmiyordu bile. Endişelenmeden duramıyordum. Bu kadar uzun ve hiçbir haber almadan durmak insanın içini yiyip bitiriyordu.

Masaya konan kahveyle birlikte düşüncelerimden sıyrıldım. Bakışlarımı kahvenin sahibine çevirdiğimde Buse'nin sesini işittim. "Oturabilir miyim?" Başımı sallayarak onu onayladım. "Tabii, otur lütfen." Buse karşımdaki sandalyeyi çekerek oturdu. "Dalgın gibisin." dediğinde düşünceli bir şekilde başımı salladım.

"Alparslan'dan haber alamadım." dediğimde Buse'nin de yüzünde bariz bir merak duygusu belirdi. "Onlar göreve mi gitti?" diye sorduğunda onayladım. "Evet, neredeyse 20 gün oldu gideli. 10 günü geçkin bir süredir mesajlarıma cevap vermiyor. Zaten telefonu aradığımda da ulaşılamıyor." dedim sıkıntıyla.

"Umarım iyilerdir hepsi." dedi Buse sıkıntıyla. Onun da gözlerinde aynı benimki gibi bir duygu belirmişti. Kendisi daha farkında değildi belki ama Fırat'tan hoşlandığını görebiliyordum. Bakışlarından net bir biçimde anlaşılıyordu.

Hazan Vakti| Asker&DoktorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin