Hazan Vakti| 11

71.4K 3.1K 1.8K
                                    

🖇️Herkese selamlar, nasılsınız?

🖇️Umarım beğenerek okuduğunuz bir bölüm olur..<3

🖇️Satır arası yorum yapmayı unutmayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim..

11.Bölüm

Sözlerimi bitirdikten sonra derin bir nefes aldım. Doğru mu yapmıştım, yanlış mı yapmıştım hiçbir fikrim yoktu. Yine de aklımı kurcalayan şeylerin cevabının Alparslan da olduğunu bildiğim için içimden geleni yapmıştım.

"Ne sevgilisinden, ne tehdidinden bahsediyorsun sen?" diyen adamın şaşkın ses tonunu işittiğimde kaşlarım çatıldı. "Azra hemşireden bahsediyorum." dedim şaşkınlığını gidermek için.

Alparslan üsteğmen dişlerini dudaklarına bastırıp gözlerini kapattı ve derin bir nefes çekti içine. Ardından da gözlerini açarak tam gözlerimin içine baktı. "Ne söyledi sana?"

Adamın hiçbir şeyden haberi yoktu galiba. Boşuna sinirlenmiştim ve ona patlamıştım. Olanı biteni ona anlatmak konusunda da emin değildim o yüzden sessizce yüzüne baktım. O ise tahammülsüz bir ses tonuyla konuştu. "Bana her şeyi anlat."

Normalde bana emir veren kişilerden hiç hazmetmezdim ancak bir kerelik bunu göz ardı ederek derin bir nefes verdim. "Sizin sevgili olduğunuzu, senden uzak durmam gerektiğini falan söyledi." diyerek Alparslan'a baktım. Ardından ekledim. "Bunların dışında beni sinirlendiren ne oldu biliyor musun?" Bu sözleri hak edecek hiçbir davranışta bulunmamış olmam." dedim sinirli bir sesle.

"Ben gerçekten çok özür dilerim böyle bir şey yaşadığın için. Bizim aramızda hiçbir şey yok." Samimi bir şekilde dilediği özür karşısında omuz silktim. "Senin özür dilemene gerek yok. Sonuçta senin haberin dahi yokmuş, ben sana biraz çıkıştım ama sen k-" daha sözlerimi tamamlayamadan onun sesini duydum. "Haklıydın, kim olsa öyle tepki verirdi."

Başımı hafifçe aşağı yukarı salladığımda Alparslan tekrar konuştu. "Bir daha asla böyle bir durumla karşılaşmayacaksın söz veriyorum. Ben gereken şekilde onu uyaracağım." dediğinde konuştum. "Ben ona gereken cevabı verdim, bir daha bana karşı böyle bir şey yapacağını sanmıyorum."

Söylediğim şeyden sonra yalnızca sessiz kalmıştı. Bakışlarından mahcup olduğunu net bir şekilde anlıyordum. Hiçbir şeyden haberi olmayan bir adamı bir şeyler yüzünden suçlayamazdım.

O yüzden konuyu değiştirmek için konuştum. "Operasyon başarılı geçmiş, yaralınız var mı?" dedim cevabını bildiğim halde. Söylediğim şeye ilk başta şaşırsa da cevap verdi. "Hiçbir zayiat yok." Hafifçe başımı sallayarak onu onayladım. "Sevindim."

Biraz önce sinirden aramızdaki tüm resmiyeti bitirmiştim. Benim için sorun değildi ancak pat diye resmiyeti kaldırmak beni utandırmıştı. "Ben biraz önce sinirle sen dedim ama." dedim yüzüne bakarak o ise hızla cevap verdi. "Sıkıntı değil yeterince resmi konuştuğumuzu düşünüyorum. Bundan sonra böyle devam etmek en iyisi." dediğinde hafifçe başımı eğdim. "Peki."

Kollarımı göğsümde birleştirdiğimde Alparslan'ın gözleri üzerimde gezindi. Sonra kendi ceketine yönelip çıkartacağı zaman elimle kolunu tutarak ona mani oldum. "Çıkarma."

"Ama üşüyorsun." dediğinde hafifçe gülümsedim. Beni böyle düşünmesi hoşuma gitmiyor değildi. "Aramızdaki sorunu hallettiğimize göre ben içeri girsem iyi olacak." dediğimde dudaklarını birbirine bastırdı. "Nasıl isersen."

Hazan Vakti| Asker&DoktorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin