ON ALTINCI BÖLÜM / İlgi Projeleri

435 3 0
                                    

   Artık kafasında bir plan vardı. Sevdiği kızın hasretiyle yanıp tutuşurken aklına gelen bir plan...
Onu daha fazla görmekti amacı, onun sesini duyabilmek, onu yanında hissetmek, beraber vakit geçirmek, gülmek, eğlenmek... Kısacası onu artık elde etmek, gönlüne girmek istiyordu. Onu etkilemek, çok çalıştığını hissetmesini sağlamayı hedefliyordu. Karantina başlangıcından birkaç ay sonra aklına gelen bu planın artık yürürlüğe girmesini kararlaştırdı. Canlı yayın açacaktı. Bir başka deyişle, hayatının canlı yayın dönemini başlatıyordu.
Instagrama atacağı hikayesi hazırdı:

"Yeni hesabımı takip edin! Bu hesaptan karantina süresince canlı yayınlar açacağım!"

  Bu dönemin arkadaşları arasında büyük bir ilgi göreceğinden habersiz hikayeyi paylaştı. Gelecek tepkileri merakla beklemeye başladı. En fazla da onunkini...
Yeni hesabına gelen takip isteklerini birer ikişer kabul ederken kara kara düşünmeye devam ediyordu. Utangaç bir çocuktu. Sadece o kızın ilgisini çekmek uğruna onlarca arkadaşına rezil olmaya değer miydi? O heyecanla iki lafı bir araya getirmekte zorlanacak mıydı? İçerikleri ilgi görecek miydi? Bu gibi soru işaretleri kafasını kurcalarken beklediği kızdan da takip isteği geldi. Bir nebze rahatladı. Projenin amacı isteksiz olsaydı ilk canlı yayınını açmak içinden gelmezdi. Kızın takip etmesi olasılığı yüksek bir olaydı fakat devamı onun ellerindeydi. Daha doğrusu dilindeydi. Kızın ağzı iyi laf yapan bir çocuk ile iletişim kurduğunun farkındaydı. Bu ilişkinin başlamadan bitmesi için hemen eyleme geçmeliydi. 18 Mayıs günü planladığı gibi ilk canlı yayınını açtı. Daha önceden takipçilerine hikayeler vasıtasıyla sorduğu sorulara verilen popüler yanıtları bilmek üzerine kurulu formatının ilk bölümüne yalnızca 2 kişi katıldı. Yayını izlediğinde utangaçlığından dolayı hayal kırıklığına uğramıştı. Kendini daha rahat hissetmeliydi. Bu durumu onlarca canlı yayından sonra aşacaktı. Hatta en sonunda ağzı gerçekten iyi de laf yapacaktı lakin iş işten geçtikten sonra... Onca yeni formatın, yarışmaların, sohbetlerin ardından karantina bitmişti. Buna ek olarak, araya bir de film sıkıştırmıştı. Kız sadece fragmanını izlemekle yetinmişti.
  Karantina sona ererken ve on birinci sınıf hazırlıkları başlarken içinden artık canlı yayın açmak gelmiyordu. O günden sonra bir daha kendini hiç canlı yayını başlat tuşu ile karşı karşıya bulmadı. Sayfasında ortaokul arkadaşları ile lise hayatında yapacağı son halı saha maçı olacağından habersiz hazırladığı maçtaki komik anlar klibini ve bir fotoğrafı paylaştı. O gönderisi sonsuza dek sayfasının son gönderisi olarak kaldı. Başka projeler üzerine emek harcamaya karar kıldı çünkü bu projesiyle yerinde sayıyordu. Kızın ilgisini çekmek için ünlü olması gerekiyordu. 2020 yılının son günlerinde başladığı youtube kanalı projesini hızlandırmaya ve kendini geliştirmeye karar verdi. Her şeye yeniden başladı. Bir gün tüm gözlerin üzerinde olacağı hayaliyle bir başka yolculuğa adım attı. Geçmişte yaptığı gibi kendini hayatının kaptanının dümenine, okyanusunun derin dalgalarına bıraktı.
Bu yolculukta pek çok şey öğrendi. Kendini geliştirmeyi, başarısız olduktan sonra pes etmemeyi, psikolojik olarak güçlü kalmanın hayatında ne denli önem arz ettiğini, çevresinden gelen negatif tepkilerin gelişimine engel olmasını önleyebilmeyi... Bu projeye ailesinden habersiz başladı, öyle de devam etti. Bu kararı almak oldukça riskliydi. Videolarını hazırlarken onlarca kez yakalandı. Ama hiç çaktırmadı. Yılmadı, çalışmayı bırakmadı. Beğenilmeyen videolarının yerini beğeni oranı yüzde yüzü bulan videoları alırken binlerce abone kazandı. Remix yapıyordu, amatör bir DJ olarak çıktığı bu yolculuğundan edineceği yeni bir hobiyi doğurdu. Henüz altı yaşında iken dayısının öğrettiği o DJ programını indirip aklında kalanlarla başladı. Zamanla uygulamayı daha etkin kullandığı günlere geldi. Ama tek bir sorun vardı. Bu durum kazandığı onca aboneye rağmen kızın umurunda bile değildi...

Yanıyor KalbimWhere stories live. Discover now