"Olmaz öyle belin tutulur!"

Boran abi ciddi ciddi cevap verince göz devirdim.

"Yere düştüm Boran abi keyfimden yerde değilim."

Boran abi tam konuşacakken salonun köşesinde duran daha yeni fark ettiğim kapı açıldı.

İçeri giren ikili ile kaşlarım otamatik olarak çatılırken gözlerimi kapatıp açtım.
Gerçek miydi bunlar!

"Ne oluyor be!"

Sesimi kontol edemezken bütün bakışlar bir anda bana dönmüştü. Gerçi ikonik bir halimiz de yok değildi.

Yerde büyük ihtimalle saçı birbirine girmiş cadı gibi duran ben, beni kaldırmak için yanıma gelen Boran abi ve ellerinde poşetlerle garip garip bana bakan Arslan ve Baran ikilisi.

Yanlız bir şey eksik gi...

Hah şimdi oldu!

"Kambersiz düğün olmaz tabi!"

Kapıdan giren Çınar'a söylenirken Boran abi duymuş olacak ki panikle yanıma eğilmişti.

"Mira ne düğünü abim. Düşerken kafanı mı çarptın bir yere! Yok öyle bir şey unut onu. Tekrar böyle bir tempoyu kaldıramam."

Boran abinin yüzümü tutan ellerini itekleyip zor bela ayağı kalktım.

"Ne oluyor burda? Benim sizinle ne işim var? Ah pardon olmadı bu? Sizin benimle ne işiniz var?"

"Kafa dinlemeye geldik bir kaç gün."

Arslan abi sülalesi rahat bir şekilde cevap verirken olan olayları algılamaya çalışıyordum.

"Ben ne alaka?"

Arslan abi elindeki poşetleri amerikan mutfak olan yere koymuş tekrardan salona dönmüştü.

" Kardeşlerimle tatil yapmak istedim."

Evet Murat abi saydığın bakışma rekorunu an itibariyle kırmış bulunuyoruz. Çünkü yeni uyanmış beynim olayları daha algılamadı da.

Kafamı kaşırken kocaman esnedim.

"Hâlâ benle alakasını çözemedim?"

"Kardeşimizsin!"

Arslan abinin bir anda dediği şeyle tükürüğüm boğazımda kalmıştı.

Öksürük krizine girerken Boran abi sırtıma vurmaya başlamıştı. Öksürüğüm keserken derin bir nefes aldım

"Boran abi niyetin beni öldürmekse hiç elini kana bulama. Valla bak! Sen söyle ben atayım kendimi bir uçurumdan hem sen de kurtulursun bende!"

Boran abiyi sonraya bırakıp Arslan beyefendiye döndüm.

"Pardon! Neyinim neyin!"

Arslan abi konuşmadan Baran olaya dahil olmuştu.

"Kardeşimiz?"

Aniden kahkaha atmaya başladığımda yanımda dikilen Boran abi irkilmişti.

Galiba gerçekten kafayı yemiştim! Üzgünüm Yasin amca bu saatten sonra pisiklerimi değil sen cumhurbaşkanı gelse yine toplayamaz.

Gülmeye devam ederken kendimi zar zor kanepeye bıraktım.

"Ulan gülmekten karnım ağrıdı!"

Gülmem aniden kesilirken derin bir nefes aldım.

Boran abi korkarak Baran abinin arkasına saklanmıştı.

"Baran delirdi mi? Bak ben çok korkarım sen anlarsın okulunu okudun!"

EVİMWhere stories live. Discover now