32- Bebeğim Parfümün Ne Kadar Da Hoş, Hayatımın Aşkı Gibi Kokuyor

585 60 73
                                    

FİNAL BÖLÜMÜ.

•••

"Çıkabilirsiniz." komutunu almasıyla Yunho çenesine dayadığı elini yavaşça geri çekti. Parmaklarının ve avucunun bıraktığı pembe bir iz kalmıştı. Çenesini yavaşça ovuşturup sandalyesinden kalktı. Masadaki defteri ve kalemleri çantasının içine tıkıştırdı ve kapıya yönelmiş kalabalığın arasına karıştı.

Bahçeye çıktığında çantasını tek omzundan sarkıtıp içinden kulaklığını çıkarttı ve düğümlenmiş kabloyu görmesiyle küçük bir iç çekti. Nazikçe kabloyu çözmeye çalışırken kızlardan yükselen arsız bağırışlarla başını kaldırdı.

"Tanrım bu da kim?!"

"Çok ateşli!"

"İnanılmaz iyi gözüküyor!"

Yunho insanların odak noktasıyla göz göze geldiğinde dudaklarının kıvrılmasına engel olamadı.

Arabaya yaslanmış ve ellerini centilmen takımının içine koymuş, yaka iğnesinden alnına dökülen birkaç tutam saçına kadar herkesin kalbini kesin olarak durdurabilecek, Song Mingi.

Sarışın olan göğsünü şişirerek sevgilisine yürüdü ve üzerindeki belki kıskanan, belki tiksinen, belki de tebrik eden bakışların altında onun dudaklarına bir öpücük verdi.

"Hatırladığım kadarıyla..."

Yunho biraz düşünüyor gibi yaptıktan sonra gözlerini gökyüzünde dolaştırdı ve dudaklarını büzdü.

"En son hayatımı kurtarmak için buraya gelmiştin... Peki şimdi bu halde kalbimi hiç mi düşünmüyorsun?"

Dedektif zevkten dörtköşe olmuş bir halde ön koltuğun kapısını açtı.

"Kalbiniz benimle emin ellerde. Endişe etmeyin."

Yunho hoşuna gittiğini belli etmemeye çalışsa da şapşal bir gülümsemeyle koltuğa oturdu ve sevgilisinin de yanındaki koltuğa yerleşmesini izledi.

"Şoförlük hizmetine de mi başladın sen ha?"

Mingi sırıtarak ondan kısa bir öpücük çalıp keyifle devam etti.

"Seni götürmek istediğim bir yer var, ama istersen neden yapmayayım?"

Küçük olan naza çekilerek onu ittiğinde diğeri de arabayı çalıştırmıştı.

Kısa yolculuk tam olarak Mingi'nin yavşaklıklarıyla geçmişti. Yani kısacası Yunho yolculuktan çok memnun kalmıştı.

Geldikleri yer kafeye ve Mingi'nin bürosuna oldukça yakın bir konumdaydı.

Yunho arabadan indiğinde Mingi elleriyle gözünü kapatarak ona yön vermeye başlamıştı.

"Dikkat et sevgilim hafif bir yükselti var."

Söyledikleri ile Yunho oldukça dikkat ederek takılmadan yürüyordu. En sonunda ayakları yumuşak çimenlere bastığında gözlerini kapatan eller de sıkılığını yitirmişti.

Gözlerini birkaç kere kırpıştırdıktan sonra Mingi'nin kolları beline dolanıp dudakları boynuna değdiğinde tekrar kapattı.

"Parfümün ne kadar da hoş sevgilim. Hayatımın aşkı gibi kokuyorsun..."

"Mingi..."

Sırtını dayadığı bedenin elleri karnında birleşmiş kendisiyle birlikte bu müstakil evi izliyordu.

"Bunu yapmaktan çok çekindim. İstemezsin diye." dedi Mingi, endişesi sesinden duyuluyordu.

Ve derin bir iç çekip devam etti "Çünkü senin için o evde başladı her şey. Bunu biliyorum, senin için ne kadar değerli olduğunu da biliyorum."

Yanağına bırakılan öpücük büyük olanı susturmaya yetmişti.

"Benim için her şey o evde başladı evet. Ama senin için de her şey karşı apartmanımda başlamadı mı?"

Dudakları konuştukça uzun olanın çenesine sürtüyordu. Sesi fısıltıya kayarken devam etti.

"O zaman Mingi, neden ikimiz de bu evde başlamıyoruz? İkimiz olarak, biz olarak."

Mingi buna sözlü bir cevap vermemişti ama Yunho dudaklarındaki aşina olduğu sıcaklığın ahengine kendini bıraktığında tek bir söze gerek olmadığını zaten biliyordu.

•••

OF AĞLADIM

EVET BİTTİ

HEPİNİZE GEÇMİŞ OLSUN

AFİYET OLSUN

FİCİ NASIL BULDUNUZ LÜTFEN DÜRÜST OLUN AY KALBİM ÇOK HIZLI ÇARPIYOR BAYILICAM ÇOK HEYECANLANDIM

FİNALİ BECEREMEDİĞİMİ HİSSEDİYORUM LÜTFEN ÇOK KÖTÜ OLMAMIŞ OLSUN

AYRICA SON BÖLÜMÜN BAŞI İLK BÖLÜMÜNKİYLE AYNI DEJA VU YAŞATTIM WUUUHUUUU

SİZİ SEVİYORUM

Olur da ficimi sevdiyseniz şu an yazdığım JongSang fici Afrodisiaco'ya hesabımdan bakabilirsiniizz

Judas  // YunGiDove le storie prendono vita. Scoprilo ora