41. "Şimdi ne olacaktı?"

8.8K 269 41
                                    

YAZARIN ANLATIMI İLE

Pamir arabasına atlayıp, ormanın sonundaki uçuruma gidiyordu. Bu gece bir kişi ölecekti. Bu kesindi artık.

Kırca ile yalçın zaten pamiri uçurumda bekliyordu. Kırca hâlâ şoku atlatamamıştı. Gerçekler bu kadar acı olmamalıydi.

"Vay be çok acı bir şey" dedi yalçın.
"Düşünsene bir bebeğiniz var ve babası bunu öğrendikten sonra ölecek" dedi. Evet kırca hamileydi. Söylemese güç lakin; Doğacak çocuğunun babası ölecekti. Tekrar ağlamaya başladı.
"Offf zırlama ya 1 haftadır ağlamaktan başka yaptığın bişi yok" dedi yalçın.

Aslında yalçında bu kadar kötü biri değildi. Uyusturucu yüzünden annesine taciz etmeye kalkmıştı. Bunu kimse bilmesede bu böyleydi.

Kısa bir bekleyişten sonra pamirin araba farları karanlıkta onları aydınlatıyordu.

Araba Yalçın'ın 7-8 metre ilerisinde durdu. Farlar hâlâ yanıyordu.
Ve ışıktan dolayı arabadan inen Pamiri görmekte zorlanıyordu.

Pamir kapıyı açtı, sanki o kapıyla birlikte kendine bir mezar açmıştı. 

İki farın arasında durdu. Tam Yalçın'ın karşısında.

"Hoş geldin abicim" dedi yalçın sahte bir sesle. Pamir dik duruşundan ödün vermiyordu ne kadar kalbi yerinden sökülsede hâlâ dimdik, ayaktaydı.

Pamirin gözü Yalçın'ın sağ arka çaprazında büyük bir taşın üstüne kalçasını yaslamış olan kırcaya kaydı. Farlardan dolayı pamir ikisinide rahatlıkla görebiliyordu. Kırcanın ağladığını anlamıştı. Zaten kendisi gibi günlerdir onunda ağladığıni biliyordu.

"İyi ve kötü. Haberin nedir yalçın! Uzatma" dedi Pamir kalın sesi ile. Gözlerini kırcadan çekerken. Yalçının yüzünde alçak bir gülüş belirirken,
"Öncelikle şunu bilmeni isterim, senin beni sevdiğimle sınadığın günü hatırlıyir musun?" Dedi. Pamir hafifçe kaşlarını çattı. Tam hatırlamasada Yalçın'ın canını yaktığı günü kalbini söktüğü günü nasıl unuturdu.
"4 yıl önce bu günü yani" diye devam etti.
Pamir unutmuş olsada, Yalçın'ın her saniyesine kadar aklındaydı.
"O gün bir yemin ettim. Bende aynısını sana yapacam dedim." Ellerini iki yana açtı.
"Yaptımda" dedi kendiyle gurur duyar gibi.
"Herşeyin elimde Pamir. Şirketin,evin,araban, hatta ruhun" dedi göz ucuyla kırcaya bakarken. Aslında yalçında biliyordu. Pamirin ruhunun kırca olduğunu.
"Maddi olarak herşeyini aldım" dedi. Pamir sabırla onu dinliyordu. Bu sözlerin sonu bir tetiklik kurşunla bitecegı belliydi.
"Manevi olarak iyi haberi vereyim" dedi. Belinden silahını çıkartıp Pamire doğrulttu.

"Yalçın!" Dedi kırcanın sesi
"Karışma!" Dedi yalçın çemkirere.
"Ona bağırma!" Diyerek pamirde bir hamlede silahını yalçına doğrulttu.

Aşk, böyle bir şey miydi? Sevdiğin sana ihanet etsede ona bir kelime dahi etirmemekmiydi?

Aşkı bilmem ama sevdiğinin arkasından bir kelime dahi etirmemek adamlikti.

Bir süre sessizlik oldu.
"Lan sen... Benim sevdiğim kadını gözümün önünde Astın lan!" Dedi dişlerinin arasından yalçın. Öfkesini, 4 yıllık öfkesini 4 dakikaya sığdıramıyordu. Gözünden bir damla yaş düştü. Aynı sevdiği kadının cansız bedeninin yere düştüğu gibi.
"Hak ettin. Anneme dokunmayacaktın" dedi Pamir. 'Yine olsa yine yaparım' der gibiydi.
"Peki, sende hak ettin o zaman. Sende benim sevdiğime dokunmayacaktın" dedi yalçın bir adım geri çekilerek. Herkesin sevdiği kendisine kıymetliydi. Pamirin göz bebekleri korkuyla büyüdü. Böyle tahmin etmemişti. Kırcayı öldüreceğini sanıyordu. Ve yine yanılıyordu.
"Ama sen sevdiğin kadının ölümünü izlemeyeceksin. Gök yüzünden çocuğun ve karının her gün işkence çekişini izleyeceksin" dedi yalçın.

MAFYANIN İNCİR ÇİÇEĞİ Where stories live. Discover now