5. "sevgilisi"

28.4K 754 95
                                    

Aslında sorulmasi gereken çok fazla soru vardı. Fakat ben bunlari bırakıp ne yapıyordum?
Pamirin yanına şirkete gidiyordum.

Neden? Bak işte orasını bende bilmiyorum.

Araba durduğunda, şirkete geldiğimizi anladım. Arabadan indiğimde ozanda benimle beraber inmişti. İçeri girip asansöre bindik. 41. Kata basıp geri çekildiğinde aramızda bir sessizlik oluştu. Tamam bir gazla buraya gelmiştiktw şimdi ne yapacaktık.

Gerginlikle bir soluk verdiğim sırada ozan sessiliği bozmuştu.
"Çok dövme tamam mı? Akşam bana lazım" dedi gülerek. Bir anlık boşlukla.ne dediğini anlamamıştım. Sonradan jeton düşünce, Sinirimden bende küçük bir kahkaha attım.

41. Katta durduğumuzda bir kaç kişi dönüp bize baktı, kimileri
'kim bu?' der gibi bakıyor kimileride
'bu Nasil bir tarz' der gibiydi.

İnsanları anlamak gerçekten zordu

Büyük koridoru geçtiğimizde siyah bir kapının önünde durduk.

Derin bir nefes aldim
"Bu arada şimay abime 1 seneden fazla yanık. Ayrıca çok bencil ve küstahtır bilgin olsun" dedi.
"Merak etme Halledebililrim"
"Yetmediğin yerdede ben girerim" diyip bana destek oldu. başımı salladığımda bana kapıyı gösterdi ilk benim açmamı istiyordu.

Kapıyı açtığımda, Pamir koltukta arkasını dönük bir şekilde İstanbul manzarasna karşı oturuyordu.
Ama şimay yoktu. Yani hiç bir kadın yoktu.
"Bu kapıyı çalmamanızın sebebi nedir? Kovulmakmı?" Dedi kalın sesi ile.

yemin ederim korkmuştum. Çalışani olmadığım için şükür ediyordum.
"Olabilir ama ben burda çalışmıyorum" dedim. Hızla arkasını döndü. Beni gördüğüne şaşırmış ve sevinmişken, ozanı beklemediği çok belliydi ayağa kalktığında ozan beni geçip koşar adim ona sarıldı.

Ben ise masanın ötesindeki oturma grubuna geçmiştim çoktan.

Tirp modunu açıyorum.

Onlarda haster giderince ozan sağ tarafımdaki tekli koltuğa, pamirde yanıma gelmişti.

"Kırca?" Diye tereddüt ismimi söyledi Pamir. Nabız yoklar gibiydi.
"Pamircim" dedim. Yüzü gerginlikten çok Bıkkınlığa bürününce bir soluk verdi. Tam ağzını açıp bir şey diyecekken rotasını değiştirip ozana döndü.
"Sen getirdin dimi?" Dedi.Ozan bir cevap vermeden ben atladim
"Hayır ben istedim bi sorun mu var?" Dedim ona bakarak. Bana dönüp Bir kaç saniye gözlerime baktı. Bal gözlerine sanki güneş vurmuş gibi parlıyordu.
"Yoo bi sorun yokta bana haber vermediler"
"Ben istedim süpriz kaçmasın diye" dedi bu sefer ozan bana destek olarak. Biz çok iyiydik ya.
Pamir başını salladı.

Tam ağzımı açacakken kapıyı iki kere tıklatıp, hiç gel sesini duymadan içeri bir kadın girdi.
Neden hep ağzımı açacakken bir şey oluyordu? Konuşmayayım mi?

Dekolteli, kısa ve vücut hatlarını belli eden kırmızı bi elbise giymişti.
"Şimay" dedi. Ozan kulağıma beni aydınlamak isterce. ciddende şimaylık tip vardı bunda.
"Kapıyı-"
"Biliyorum pamircim pardon" diyip pamirin karşısına geçti ve bacak bacak üstüne attı küstahca. Bana bir göz atıp Ozana döndu.
"Hoş geldin ozan" dedi sahte bi gülümseme ile bana döndü.
"Siz?" Tam Pamir ağzını açıyordu ki
"Sevgilisi" dedim sözünü keserek.

Odada olan diğer 3 kişi gibi bende şaşırmıştım neler çıkmıştı benim ağzımdan. Fakat içimde kendi kendime debelenirken
Dışardan dik duruşumu bozmuyordum. Kadın beni süzerken, pamir belimin biraz aşşağsına elini atarak beni kendine çekti.

Aferin sonunda onu affetmemi sağlayacak bir şey yapmıştı.

"Kırca" diye beni ona tanıttı. Şahsen ben kendimi açıkladığımı sanıyordum ama. Açıklayamamışım.
"Bende ş-"
"Şimay, biliyorum" dedim başımı hafifçe sallayarak. Aynı onun ilj geldiğinde 'biliyorum Pamircim pardon" diyip sözünü kestiğini gibi bende onun sözünü kesmiştim. Ben nasıl bir anda bu adamı sahiplenmiştim?
Bunlar hiç benim yapacağım hareketler değildi. Ayrıca neden bu kadar rahatım ben? Yani benim yaptığım normal miydi? Belkide o ailemden kurtulduğum için ama hesaba katmadığım veya katmak istemediğim bir şey vardı. O MAFYAYDI. bunu zaten biliyordum. Peki şimay biliyor muydu? kendime küçük bir hatırlatma yapmak isterim ama şuan bunu düşünecek vakitte değildim. Düşüncelerimi bölen şey pamirin sesi oldu.
"Dimi sevgilim" dedi gülümseyerek.
"Evet sevgilim" diye cevap verdim ona fakat neyden bahsettiklerini gram bilmiyordum.
"ee benim bir kaç dosyayı incelemem lazımdı şimdi aklıma geldi kalkayim ben" dedi şimay ona bakmadan ne zaman geldiğini anlamadığım kahvemden bir yudum aldım.
"Görüşürüz şimay" dedi ozan. ona ters bir bakış atıp. Sessizce Şimayın odada çıkmasını bekledim.

"Pamir" dedim ona dönerek.
"Sevgilim" dedi yüzünde eksilmeyen gülümsemeyle.
"Ya ben onu şey diye söyledim canım" dedim fakat cümlenin devamını getiremedim. Pamir yüzünü yüzüme hizalayıp
"Ne için sevgilim" dedi.
Ben daha cevap veremezken ikimizinde gözleri dudaklarımıza kaydı.

Allah'ım o filmlerdi sahneyi yaşıyorduk.

"Kırca" diyip yutkundu.
"Hı?" Diye bir mırıltı çıktı ağzımdan. Kendimi resmen ona bırakmıştim.
"Ozan var" dedi bir anda aklına yeni gelmis gibi. Demesi ile mantığım basmasi bir oldu. hemen ayağa kalkıp. Pamirin masasına yürümeye başladım. Ne yaptïğımı bende bilmiyordum. Tek bildiğim yanaklarımım kıpkırmızı olduğuydu.

Masaya vardığımda Dikkatimi masanın arkasında, boydan boya cam olan, İstanbulu ayaklarımın altında gösteren cam duvara ilerledim çok büyüleyici bir manzarası vardı.

...

MAFYANIN İNCİR ÇİÇEĞİ Where stories live. Discover now