Karmaşa

yangın.

-1 Hafta Sonra, Tuana Naz Atalay'dan-

Çağan içeride oturmuş maç başlasın diye bekliyordu. Beşiktaş'ın Galatasaray'la maçı vardı bugün. Bende içeride bize atıştırmak için bir şeyler ayarlıyordum. Geniş bir şeffaf kaseye iki çeşit cipsi yan yana boşalttım. Arkamı dönüp buz dolabını açtım ve içeriye seslendim.

"Çağan! Çağan!"

"Efendim Naz'ım!" dedi Çağan.

"Ne içeceksin?"

"Sen ne içersen." diye yanıt verdi. Gülerek gözlerimi devirdim ve bir tepsiye kola şişesiyle iki tane bardak koyup yanınada cispi koydum. Karnım zaten ağrıyordu, inşallah kolayla daha da üşütmezdim.

İçeriye doğru gittiğimde Çağan heyecanla maçın başlamasını bekliyordu.

"Bende geldim," dedim ve yanına oturup tepsiyi oturma takımının ortasında bulunan sehpaya bıraktım.

"Abi net alıcaz ya. Geçenki Kasımpaşa maçından 3 puan aldık bu maçtanda en kötü 1 puan alsak yine yetiyor. Sıramızı kaptırmıyoruz."

"Bu maçı alırız bu arada. Galatasaray'daki adamlardan iki tanesinde sakatlık çıkmış. Yedekten giricekler. 3 puan bizde hissediyorum." dedim kola şişesini açıp bardaklara koyarken.

"Hadi inşallah. Bak bu maçı alalım söz bir dahaki büyük derbide Vodafone Area'ya birlikte gidicez! Söz ya!" dedi. Ona bakıp güldüm.

"Sözleriniz git gide artıyor Efe Bey. Geçen günde seninle konsere gidicem demiştin hatırlatırım."

"Sen dile konseri ayağına getiririm." dedi Çağan bana doğru eğilip alnımdan öperken.

"Tabi tabi."

"Ne kızım ya ? Ben sen istedin diye yağmur yağdırdım bunu mu yapamayacağım?"

"İyi hadi öyle olsun." dedim ve bardaklardan birini ona uzattım.

"Hatırlıyor musun önceden maç akşamları bize gelirdin senle ben bilgisayardan izlerdik. Birde birbirimizi yiyorduk maçı kaybedince."

"Senin kaybettiğimiz maçlardan sonraki gerginliğin peki!" dedim ve ikimizde gülmeye başladık.

"Susar mısın şuan çok ciddi bir ortam burası." dedi Çağan gülmesini durdurup ekranı işaret ederken. Koltukta ona doğru kaydım ve iyice yaklaştım.

"Sustursana..." dedim dudaklarına bakarak.

Çağan duraksadı. Onun gözlerine dudağıma kaydığında yutkundu.

Ekrandaki spiker maçın başlamak üzere olduğundan bahsederken bir yandanda ilk 11'leri sayıyordu.

"Şimdi vakti mi ya ?" diye mırıldandı eli belime giderken.

"Beşiktaş mı ben mi Çağan ?" dedim.

"Soru mu bu da ?" dedi kendinden emince.

"Öyle mi ? Hangimiz söyle o zaman ?" Çağan cevap veremediğinde kaşlarımı çattım.

"Ne demek yani ben değil miyim ?" dedim. Eğer Beşiktaş deseydi oturur ağlardım. Zaten özel günümdeyim birde bunu mu çekeceğim ben ?

"Ya Çağa-" ısrar edeceğim sırada birden dudağıma yapıştı. Birkaç saniyelik öpüşmeden sonra geriye çıktı.

"Aldın mı cevabını ?" sırıtmaya başladığımda elini cips kasesine daldırdı ve yemeye başladı.

"Ayy, biliyordum beni seçeceğini!" dedim kucağıma yastık alıp arkama yaslanarak şekilden şekile girerken.