yağmur.

3.2K 245 308
                                    

Bolumun vibe'i cok hos, bu kadar sevilen iki karakterin okurlarini yani sizi biraz da olsa mutlu etmeye geldim. Umarim o anda gibi hissedersiniz kendinizi... Belki sizede iyi gelir. :)

Oy verip takip ederseniz cok mutlu olurum gercekten emek gerektiren bir sey bolum yazmak..

-Sabah, Tuana Naz Atalay'dan.-

Gözlerimi aralamak istiyordum çünkü Çağan burada mı diye bakmak istiyordum. Ama bir yandanda gözlerimi açmaya üşeniyordum. Kendi kendime mırıldandıktan sonra yatakta hareket edince bir bedene çarptım.

Elinin tersini çok hafiften yanağımda hissettim. Yanağımı okșuyordu. Çağan'a doğru biraz daha sokulduğumda sessizce nefesini vererek güldü.

O an fark etmiştim naptığımı... Gözlerimi açtım. Geri çekilecekken ela gözlerine takılı kaldım.

"Günaydın Naz Hanım." dedi.

"Noluyor ya?" dedim etrafıma bakınıp.

"Neresi burası?" dedim safa yatıp.

"Her yerin siyah olması falan..." dedi.

"Ne işim var senin odanda ya?" bilmiyormuș gibi davranıyordum...

"Bilmem ne iş harbiden hayırdır?" dedi sorarcasına göz kırpıp başını hareket ettirirken.

"Hayır yani beni zorla buraya falan mı bağladın? Odamın camlarını kapadığın yetmemiş gibi..." dedim.

"Abart Tuana. Bana dün olanları hatırlamıyorum deme sakın..." dedi telaşla.

"Dün noldu ki?" dediğimde salak salak bakışmaya başladık.

"Oha ciddi misin? Lan dün biz öpüştük sonra birlikte-" işte tam şuan mala falan yatmıyordum... Harbiden unutmuştum...

"Ne birliktesi lan!" dedim dizlerimin üstüne çıkıp karnına vurduğumda. Karnını tuttu sonra konuşmaya devam etti.

"Lan birlikte uyuduk! Unuttum deme bana!" dedi.

"Yalancı! Sen kesin beni kaldırıp getirmişsindir. Üç kağıtçı..."

"Oha, abart anasını satayım!" dedi. Ona doğru eğildim ve yakasından tuttum.

"Öldürürüm seni çocuk." dedim. Birden belimden iki eliyle kavradı ve yatağa yatırıp üzerime çıktı.

"Öldürür müsün beni? Yok ya." dedi.

"Salak mısın tamam hatırladım kalk hadi üstümden." dedim.

"Yok yok iyiyiz böyle." dedi.

"Ya enayi Çağan, biri gelicek kalk diyorum!" dedim.

"Kapı kilitli nerden gelebilirler?"

"Burayı da mı kilitledin? Sen cidden kafayı sıyırmıșsın..."

"Yok biz ona kafayı senle bozmak diyelim."

"Ay, o belli oluyor zaten. Baksana peşimde dolaşmışsın kaç sene."

"Peşimde dolaşmak ne köpek miyim ben? Daha kibar olmayı deneyebilirsin." dedi.

"Beni hem eve hapset hemde sana kibar olayım. Sen ne anlarsın kibarlıktan? Ben senin dilinden konuşuyorum hem." kaşları havalandı.

"Allah Allah, neymiş benim dilim?"

"Hani böyle bi'kedi oluyorsun bi'aslan ya. O işte senin dilin. Hayvan dili." dediğimde bozuldu. Kahkaha atmaya başladığımda birden onu ittim ve ayağa kalkıp dil çıkardım.

"Hadi canım Tuana kaçar." dedim.

"Hayvan dili demek ha? Öyle olsun."

"Mağdur edebiyatı yapma sökmez bana." dedim.

KarmaşaWhere stories live. Discover now