"Elbisemin askılarından görünen sütyen mi giyseydim Ahmet Emir?" dediğimde kaşları haLA çatık duruyordu. "Tuhaf duruyor, çıkart bunu." diğer askımı da çıkarttığımda yüzü biraz güldü. "Eğlenmek istiyordun, çıkart işte." dedim cesaretimin neresinde olduğumu bilmeden.

Kafasını iki yana salladı. "Ben buna dokunmasam olur mu?" dediğinde elimle tutup direkt çektim sütyeni. Göğüslerim dümdüz karşısında kalınca bunu beklemediği her halinden belli oluyordu.

"Her şeyinle bu kadar güzel olamazsın." diyerek kucağına aldı. "Perde açık kızım, görecek şimdi birileri." Beraber odasına girdiğimizde elbisemi iyice çıkarmıştım üstümden.

Sütyensiz karşısında durmam her zamanki gibi bir şeymiş gibiydi. Odasının perdelerini de çektikten sonra bana doğru döndü. Yüzü anında gülerken iki adımda yanıma geldi. "Buradan sonrası bir sıkıntı yaratmaz diye düşünüyorum." diyerek üzerime eğildi. Kafamı iki yana salladım.

Sıkıntı yaratmazdı bence. Bu gece cesaretim fazlaca varken bir şeyler yaşamak sıkıntı yaratmamalıydı.

Dudakları dudaklarımı kavradığında her zamanki duygulardan farklıydı hissettiğim şey. Elleri göğüslerimi sıkarken dudakları boynuma doğru inmişti. Kafam yastığın içine gömülürken göğüslerimi hem sıkıyor hem öpüyordu.

NEDEN DAHA ÖNCE YAPMAMIŞTI BUNU BİZE.

Ellerini göğüslerimden ayırmadan kafasını aşağı doğru indirdi. Karnımın iyice içeriye göçtüğü yetmezmiş gibi dudaklarını değdirince yatakla bir olmuştum sanki.

Bu adam bize ne yapıyordu ?

Dudakları kasığıma geldiğinde gözlerimin içine baktı. O kadar fena bir durumdaydım ki şu an bakınca ne anlamış ne hissetmişti anlayamamıştım.

"Seni çok seviyorum." dediğini duydum ama ellerinin hareketleri beni mahvettiği için diğer söylediklerini anlayamamıştım.

777

Duş aldıktan sonra bana kendi tişörtlerinden vermişti, yatakta uzanmış onun telefonundan bir şeylere bakıyorduk.

Az önce yaşadığımız şeyleri sanki hiç yaşamamış gibiydik. Bir noktada durmamız gerektiğini ikimiz de biliyorduk.

"Yuh." dedim gördüğüm videoya. "Ne kadar uzun boyu." Sağ omuzunu oynatıp rahatsız etti beni. "Ben de uzunum. 1.89 benim boyum." Yattığım yerden kalkıp yatağın içine oturdum. "Bir tanem, sen 189 değilsin bence." dedim. Bir süredir bunu düşünüyordum. "Nasıl değilim yavrum. 1.89'um işte." İşaret parmağımla burnumun ucunu kaşıdım. "87 falansın bence." dediğimde o da kalktı. "Değilim." odanın ışığını yakıp diğer odaya gitti. Ne yapacağını anlamadığım için arkasından baktım öylece.

Çok durmadan elinde metre ile geldi. "Kalk ölç benim boyumu." diyerek metreyi yatağa attı. Kahkaha atarak yataktan kalkıp yanına gittim. Elime bir kalem verip kapının eşiğine yaslandı.

"Çiz kafamın üstünden." dediğini yapıp parmak uçlarımda yükselip kafasının üzerinden bir çizik attım kapıya. Geri çekildiğinde elimdeki metreyi alıp aşağıdan yukarı doğru çekti. Çizdiğim yere koyup metrede görünen sayıya baktı. "Oha." dediğinde yaklaşıp ben de baktım. "1.91 olmuşum." İnanmayıp bir daha ölçtü. Tekrar 1.91 çıkınca bana döndü. "Doğru çizdiğine emin misin?" diye sordu. Kafamı aşağı yukarı salladım. "Doğru öçtüm tabi ki, bebişim benim." diyerek boynuna sarıldım. "Geç seni ölçelim." Kapıya yaslanıp dümdüz karşıya baktım. Yani Ahmet Emir'in kaslı göğsüne.

"Çık bakalım." dediğinde çıkıp metreye baktım. "Yuh kız, var mıydın sen 1.73?" dedi. Ben de bilmiyordum olduğumu.

"Ne sandın sen bizi yavrum." diyerek yanağından makas aldım zorla. Ayağıma dolanan şeyle yere bakıp Mercan'ı kucağıma aldım. "Senin boyunu da ölçelim mi anneciğim ?" diyerek öptüm. Ahmet Emir elimden alıp karnından tutup duvara yasladı. Ben de eğilip kalemle boyunun geldiği yeri çizdim. "Bir karış lan bu, ölçmeye gerek yok." dedi ve Mercan'ı kucağına alıp karnını sevdi.

İNCİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin