Şüpheli durumlar

311 37 39
                                    

"Bu arkadaşlarının adı neydi?"

"Jace ve Clary." Demişti Alec kolundaki saatten saati kontrol ederken. "10 dakikaya orada oluruz zaten."

Magnus ve Alec'in bugün akşam birkaç saatlik boşlukları vardı. Alec de o arada Magnus'u dünya üstündeki tek arkadaşı olan Jace ile tanıştırmaya karar vermişti.

Jace ile iki sene önce bir olayda şahitlik ettiği zaman tanışmışlardı. Alec daha öğrenciydi ve Jace ona dava konusunda çok yardımcı olmuştu.

Sonuçta bu sayede arkadaşlıkları ortaya çıkmıştı.

Magnus'u da bu kişiyle tanıştırmak istemişti.

"Aramızdaki ilişkiden arkadaşına bahsettin mi peki?"

"Henüz bahsetmedim, senin onayını almadan bahsetmek istemedim. İş arkadaşım olarak biliyor seni."

"Şimdilik öyle bilsin o zaman." Demişti Magnus uzanıp Alec'in elini tutarken. "Hazır hissedince anlatırız."

"Öyle yaparız. Zaten bu olay açığa çıktığında ilk anlatacağım insanlardan birisi Jace, diğeri de kardeşim Izzy."

"Umarım kardeşinle de tanışırız bir gün."

"Elbette." Demişti Alec heyecanla konuşup. "Sizi tanıştırmayı çok istiyorum."

Alec bunu dedikten sonra bir süre önüne bakmıştı.

"Aslında Jace ve Clary ile görüşmek istememin bir sebebi var."

"Neymiş?"

"Endişe." Demişti Alec direksiyonu sakince sıkarken. "Clary... katilin cinayet profiline birebir uyuyor. Onun adına endişe ediyorum."

"Gerçekten mi?"

Magnus bunu dediğinde Alec onu başıyla onaylamıştı.

"Yaşından saç rengine kadar her şeyi birebir ona uyuyor." Demişti Alec endişesini gizleme gereği duymayıp. "Jace ile konuştuğumda bunun farkında olduğunu söyledi. Daha önce de benzer korkular yaşamış."

"Daha önce mi?"

"6 sene önce yaşanan olayda da Clary için endişelenmiş, hatta yanından ayırmamış bile. Ki bir ara Clary'e saçları konusunda karışmaya başlamış, sarı yapmasını falan istemiş. Ama sonra... cinayetler kesilmiş."

"Cinayetler başka bir kasabada işlenmişti o zamanlar."

"Evet. Jace ve Clary o zamanlar o kasabadaymış. Bazı olaylar yüzünden oradan ayrılmışlar. Birkaç senedir buradalar."

"Tuhaf." Demişti Magnus bir an olayın garipliğini düşünerek. "Uğursuzluk misali onları takip etmiş desene."

"Şimdi de burada durmak istemiyor Jace. Ama Clary'nin okulu burada ve Clary böyle saçma bir şeyden buradan ayrılmak istemediğini söylemiş. Ben de o yüzden onlarla görüşmek istedim. Yanlarında olup onlarla daha fazla irtibata geçmek istiyorum."

"Anladım. Mantıklı düşünmüşsün."

Magnus böyle demiş olsa da içine bir kuşku düşmüştü bu konuda. Jace ve o kızın her iki seferde de cinayet yerinde olmaları ve kızın hiç zarar görmemesi nasıl bir tesadüftü böyle?

Magnus elbette bu görüşlerini kendine saklayacaktı.

....

"Merhaba ben Jace, bu da kız arkadaşım Clary."

Magnus o an Alec'in endişe nedenini net bir biçimde anlamıştı. Bu kız tüm maktul profilinin canlı örneği gibiydi. Hatta bir profil çıkarılsa Magnus bu kızı örnek gösterirdi.

Karanlık Sırlar Where stories live. Discover now