Cinayet mahalli

501 62 79
                                    

~6 ay önce~

Alec sabah gözlerini açtığında başında dayanılmaz bir ağrı hissetmişti.

"Yine mi zil zurna içtim ben?"

Gözünü ovuştururken tanımadığı bir odada olduğunu fark etmişti.

Yüzünü yavaşça yana çevirdi ve yanda ona arkası dönük halde yatan herifi fark etti.

"Lanet olsun, yine yapmışım yapacağımı."

Dün geceyi düşünmeye çalıştı Alec ama her şey son derece bulanıktı.

Yanındaki adamın birkaç görüntüsü haricinde bir şeyler hatırlamıyordu. Barda tanışmış olmalılardı.

Alec her seferinde sarhoş olup sabahında bir fahişenin yanında uyanıyordu.

"Cüzdanım nerede acaba benim?" Deyip ayaklandı Alec. Pantolonunu bulduktan sonra cebinden cüzdanını da çıkarmıştı. "Acaba ne kadara anlaştık? Para hakkında konuştuğumuzu pek hatırlamıyorum."

Alec cüzdanından yeterli olduğunu düşündüğü kadar parayı sehpanın üstüne bıraktı ve üstüne de hızlıca bir not yazdı.

"Kusura bakma, uyandırmak isterdim ama konuşacak vaktim dahi yok. Bir an önce işe gitmem lazım."

(Anlamayan olursa diye, Alec içip içip böyle saçma şeyler yaptığından Magnus'un para için bu işi yaptığını düşünüp para bıraktı mal anskkaks)

Alec üstünü hızlıca giyindikten sonra odadan bir hışımla çıkmıştı. O sırada telefonu çalmaya başlamıştı.

"Tahmin edeyim, babam arıyor." Deyip telefonun ekranına bile bakmadan telefonu açmıştı.

"Neredesin sen Alec?"

"İşe gidiyorum."

"Yaa öyle mi? Aynı yerde çalışıyoruz zaten Alec ama sen dün gece eve gelmediğin için şu an işe tek gidiyorum."

"Kafa dağıttım biraz, ne var bunda?"

"Senin kafa dağıtma şeklini de biliyorum ben. Hele bir saniye dahi iş geç kal, bak bakalım kimin kafası dağılıyor."

Babası telefonu kaparken Alec sinirle iç çekmişti.

"Sanki memuriyet işinde çalışıyorum. Ne zamandır ajanların mesai saati var?"

.....

~Günümüz~

"Merhabalar, ben polis amiri Magnus Bane."

"Merhabalar polis bey, ben bir ihbarda bulunacaktım."

"Dinliyorum sizi."

Magnus telefonda konuşan kadını dikkatli bir şekilde dinleyip notlar alırken bir yandan da ona dik dik bakan babasının bakışlarından kaçmaya çalışıyordu.

Babası her zamanki gibi huysuz günündeydi.

"Pekala efendim, birazdan ekiplerimiz oraya doğru yola çıkacaklar."

Magnus telefonu kapatıp anons geçtikten sonra babasına dönmüştü.

"Ne var?"

"Bakamaz mıyım?"

"Gözlerinle beni öldürmeye çalışıyorsun baba."

"Hala neden terfi alamadın sen. Telefon işlerine bakmak için mi polis memuru oldun sen? Ne zaman gerçek bir işe atanacaksın."

Karanlık Sırlar Where stories live. Discover now