Affet Beni

ÖZEL BÖLÜM ♧ 4

Bende onun yaptığı gibi dudaklarımı yanağına bastırıp sıkıca öptüm ve "Belki biraz," diye fısıldayıp yüzümü göğsüne yasladım.

"Her şey oğlum için," dedi Aras karnıma doğru konuşarak.

"Daha şimdiden pabucumun dama atıldığını hissediyor gibiyim."

Yüzümü Aras'ın göğsünden ayırıp gözlerimi kısarak ona uzun uzun baktım. Aras küçük bir kahkaha atıp "Sen ayrısın güzelim," diye fısıldadı. "Senin yerin bambaşka. Kimse o yeri alamaz."

"Sana inanıyorum."

Aras ayağıyla odamızın kapısını açtığında odanın içinde ilerleyip beni yatağımızın önünde kucağından indirdi. Aras gardrobundan günlük kıyafetlerimizi çıkartıp yanıma getirdiğinde üzerimdekileri teker teker çıkartıp Aras'ın getirdiği kıyafetlerimi giyindim ve aynanın karşısına geçip saçlarımı omuzlarıma dökerek birkaç kez tarayıp şekillendirdim.

Birkaç dakika sonra Aras'ta hazırlandığında telefonunu, cüzdanını ve araba anahtarlarını alıp yanıma geldi. "Enis mesaj atmış. Beste kuafördeymiş, seni oraya bırakacağım."

"Tamam."

Aynanın karşısından çıkıp Aras'ın yanından geçtiğimde kapıya doğru ilerledim ve odadan çıkmadan önce "Takımını ve elbisemi almayı unutma," dedim.

Odadan çıktığımda Aras'ın arkamdan "Tamam!" diye bağırdığını işittim. Koridoru geçip merdivenlerden yavaşça inip Aras'ı beklemeden evden çıktım ve siyah Roadsteri'nin önünde durdum.

Aras görüş alanıma girdiğinde kapıyı ardından çekip kilitledi ve yanıma gelip arabayı açtı. Ön koltuğa yerleşirken Aras düğün için aldığımız kıyafetlerimizi arka koltuğa düzgünce yerleştirip sürücü koltuğundaki yerini aldı, arabasını çalıştırıp dikkatli bir şekilde sürmeye başladı.

*

Aras elimi tutarken boşta kalan eliyle kıyafetimi taşıyordu. İkimiz birlikte Beste'nin ayarlamış olduğu kuaför salonuna girdiğimizde Beste durduğu yerden koşarak bize doğru gelip "Hoş geldiniz!" diye bağırarak boynuma atladı. Aras'ın eli elimden ayrıldığında homurdandığını işittim ve gülümsedim.

Beste benden ayrılıp iki yanağımdan da öptüğünde Aras'a döndü ve ona da bana sarıldığı gibi sıkıca sarılarak yanaklarından öptü. Sonra, yeniden bana döndü, elini karnımın üzerine yerleştirip dizlerinin üzerine çöktü. "Sende hoş geldin küçük Eymen," diye fısıldadı.

Yeniden doğrulduğunda "Çok heyecanlıyım!" dedi.

"Belli oluyor," diye onayladı Aras onu. Elindeki kıyafetimi kuaför salonundaki askılığa astığında yanıma gelip dudaklarımın üzerine küçük bir öpücük kondurdu ve sonra Beste'yle ikimize birden bakıp "Ben damadın yanına gitsem iyi olacak. O da senin kadar heyecanlıysa bayılmadan önce yanında olmalıyım."

"Tamam, akşama görüşürüz."

"Görüşürüz, güzelim."

Aras bize sırtını dönüp salondan çıktığında Beste elimden tuttu ve beni koltuklardan birine oturttu. Elime tutuşturduğu katalogdan birkaç saç modeli göstermeye başladığında sesinin nasıl titrediğini fark ettim. Bundan beş yıl öncesini, kendi düğün günümü hatırladım ve gülümsedim.

*

Aşırı derecede yoğun geçen birkaç saatin sonrasında kendimi daha düğün başlamadan öyle yorgun hissediyordum ki gelin odasına girer girmez koltuklardan birine oturdum ve saçımın bozulup bozulmayacağını önemsemeksizin başımı koltuğa yaslayıp gözlerimi yumdum.