58.Bölüm

31.7K 3.8K 396
                                    

📍Hoş Geldiniiiizzzzzz

Ben de geldiiiğmm

Sınırmız yine 2.5k

Umarım geçeriz zkkslzs kefiyli okumalaaarrrrrrrr

koygocurenofficial
Servestizm
#köygöçüren


🍇

*******
58.Bölüm

*******

"Hamza." dedi gülmeye çalışarak, ağzından çıkan dumanı da o an fark ederek geri sustu Hasret.

Yutkundu.

Başı biraz belada gibi görünüyordu.

"Hasret?"

Rahatsızca güldü yine Hasret, ayaklarının üzerinde yükselip geri alçaldı, gökyüzüne baktı kısacık, "Hamza'm... Ne zaman geldin ki sen, hava daha kararmadı?"

Cevaplamadı Hamza, iki büyük ve yavaş adımla Hasret'e yaklaştı sorularını bir an bile umursamadan, yüzlerini de epey yaklaştırdı, "Nefesini ver."

"Vermem."

Ters ters soluyarak yaklaşıp gülmeden durmaya çalışan genç kızın dudağını kokladı Hamza, yakınlığı fırsat bilerek hızlıca öpüp çekildi Hasret.

Fakat fazla etkileyememişti belli, Hamza uzanıp arkasına sakladığı ellerini öne getirdi ama ince parmaklarını ellerinin boş olduğunu göstermek ister gibi açmış gösteriyordu Hasret. Dudaklarında yine yaramazlık yaparken yakalanmış olmanın getirdiği haylaz bir gülüş.

"Boş ellerim."

"Yere attın."

"Neyi?"

Bir kez daha yanaşıp genç kızın nefesini kokladı Hamza, "Tütün kokuyor nefesin Hasret."

"Yoo.." dudağını ısırarak yılıştı biraz Hasret, "Öpmeden anlayamazsın bak bir öp. Ama uzun uzun."

Hasret'in yaklaşan yüzünü istemese de durdurdu, çenesinden tutarak başını eğip alnından öptü Hamza.

Gözleri biraz yerde dolaşınca da hâlâ dumanı tüten buruşukça sarılmış tütünü gördü, sıkkın bir nefes vererek Hasret'in kendisine sarılmaya çalışan ellerini tek eliyle sarıp uzanıp aldı yerden, yüzleri hizasında tuttu, "Bu ne Hasret?"

"Bilmem ki neymiş o?"

Kaşlarını kaldırdı Hamza, Hasret'e uzun uzun baktı sessizce. O böyle susunca da Hasret'in konuşası geldiğinden dudağını ısırarak işaret parmağını Hamza'nın tuttuğu tütüne dokundurdu, "Sen içmiyor muydun ya bunlardan?"

Sessiz kaldı yine Hamza, dudağını ısırdı Hasret, "Yamuk yumuk olmuş ama bu ya ne biçim şeyolmuş. Saramamış kim yaptıysa."

"Hasret."

Hamza'nın sesi çıktığı gibi kendini ona doğru atıp boynuna kollarını doladı Hasret, "Canım kocam."

"Kaçıncı bu?"

"Yemin billah ilkti bak iki gözüm önüme aksın Hamza." Adamın başını eğip 'öyle mi?' der gibi bakışıyla gözlerini yumup açtı Hasret, "Yeminle ilk. Demin tabak alırken düştü yere ben de dedim ki aa neymiş bu acep.. Sonra içine baktım dedim aa Hamza'm bunlardan içiyor. Ee canım kocam, kötü bir şeyler içmez herhalde dedim."

"Bir de ben içeyim dedin? Sen bunu sarmayı nerden öğrendin?"

Sırıttı Hasret biraz, "Senden gördüm." Dudağını ısırdı sonra, "Böyle sarıyorsun sarıyorsun.." dilinin ucuyla o kağıdı yalar gibi yapıp Hamza'ya sabır çektirdi, "Böyle ıslatıp yapıştırıyorsun. Sonra da tek gözünü kısıp içiyorsun. Oradan gördüm."

KÖYGÖÇÜRENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin