36.Bölüm

62.8K 5.7K 839
                                    

📍 Hoş geldiniiiiiiizzzzzzzz

Çok sorun yaşayan olduğu için buraya da yazayım dedim. Bölümler sizde eksik, karışık veya yarım görünüyorsa, hatta hiç görünmüyorsa kitabı kütüphaneden çıkarıp eklediğinizde düzeliyor canimler. Orada düzelmiyor hesabınızdan çıkış yapıp tekrar girdiğinizde de genellikle düzeliyor. Bildirim sorunumuz sürekli var o yüzden ona bir şey diyemiyciğim kslslsşdğs.

Sınırımız 3333 jsksoxsod

Satır aralarında görüşlerinizi ifade etmeyi unutmayınııızzz

Keyifli okumalaaaarrr ❤️

*******
36.Bölüm

*******

Buz gibi kış gününde sıcacık yatağında yatmanın tatlı hissi gibi bir yumuşaklık vardı çiçeklerle bezeli gecesinin sabahında.

Uyanmak istemiyordu Hasret.

Yatağından başka her yer soğukmuş da bir Hamza'nın kolları arasında bu denli sıcak kalırmış gibi bir hissi vardı.

Penceresinin kar dolduğu çocukluk yaşlarında annesi içerden işleri sayarken kalın yorganın altında uyku mahmurluğunun taze sıcaklığı vardı.

Hamza'nın verdiği eminlik ve daha adını bilmediği birçok duygu da.

Sımsıkı sarmalanmış, battaniyesinin altında sıcacık göğsüne kollarını dolamış bir halde yatıyordu.

Daha gözlerini açmadan dudağına bir gülüş konmuştu bile, yanağını sürttü Hamza'nın göğsüne, derince bir nefes çekti. Bacağını onun üzerine atmış, en az onun kadar tutunmuştu ama tutuşu onun kadar etkileyici olamazdı.

Çünkü uykusunda bile çiçeğini böceğini düşündüğünden adamın eli hemen kolunun altına denk geliyor, parmak uçları göğsünün dolgunluğuna batıyordu.

Dün akşam nasıllarsa öyle uyumuşlardı. Yani çoğunlukla çıplak.

"Edepsiz." dedi gülerek, "Bir kere dadansın yeter, artık uçar uçar gelip konar çiçeğime."

Ama dediğinin aksine biraz daha sarılıp boynundan öptü Hamza'yı. Yetmedi tıpkı dün akşam onun yaptığı gibi emdi biraz, "Bu adam uyurken daha iyi öpülüyor ya.."

Omuzlarında, kalın kollarında ellerini gezdirdi, yoklar gibi sıkıp durdu, sanki uykudayken Hamza'ya her şeyi yapmaya hakkı varmış gibi öptü de öptü.

"Hamzaa." dedi yumuşakça, "Hani sen sabah erkenden gidecektin?"

Adamın güldüğünü duydu uykulu uykulu, sonra azıcık uzaklaştırdığı başı birden yine boynuna gömüldü, çıplak tenleri gamsızca sürttü birbirine, "Koynundan çıkması zor geldi."

"Allah Allah.. Evlenince seni evden çıkaramam o zaman."

"Evden değil yataktan çıkaramazsın gülüm. Hasret dediğin yalnız mı bırakılırmış?"

"Bırakılmaz mı?"

"Hiç bırakılmaz." üzerindeki örtüyü biraz daha üstlerine çekip Hasret'i de kendine iyice bastırdı, "Böyle girersin koynuna daha da çıkmazsın. Öpersin, sarılırsın, müsaade olunca yanaşırsın..."

KÖYGÖÇÜRENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin