10

494 47 2
                                    

-Yazar anlatımı

"Jay, şu dosyayı inceleyip bana özetini atar mısın?"

"Tabii bay Jeon." Jeongguk elindeki dosyayı Jay'e verip karakoldan çıktı. Kafasını dinlemeye ihtiyacı vardı ve buna sebep olan kişi iki gün önce gördüğü eski sevgilisiydi.

2 Gün önce

"Namjoon bira falan içmek istemiyorum."

"Hadi ama Gguk, biraz gevşe."

"Gevşemek falan istemiyorum. Şuan karakolda olmam gerekiyor hyung."

Büyük beden duyduğu şeyle gözlerini devirdi. Arkadaşı Jeon Karakolu'nu kurduğundan beri doğru düzgün yüzünü göremiyordu ve bu durum canını sıkıyordu.

Derin bir nefes aldı ve etrafı inceleyen arkadaşına döndü. "Jungkook-"

"Jeongguk. Bana Jungkook deme hyung." Diyerek büyüğünü düzeltti.
O şekilde sadece o seslenirdi önceden.

"Jeongguk, sadece en yakın arkadaşımla içmek istiyorum. Bunu istemem suç mu?"

"Değil.."

Büyük olan gamzeleri belirgenleşicek şekilde gülümsedi ve "Kendine bir içki seç. Seni bekliyorum Gguk." Dedi yanından ayrılıp.

Jeongguk bıkkınlıkla etrafına bakındı. Namjoon'u üzmek istemiyordu Yoongiden sonra en yakın arkadaşı sayılırdı. Bu yüzden şarap reyonuna adımladı.

Bir sürü çeşiti olan şarap reyonuna baktı. Ve işte istediği ordaydı, vişne şarabı. Uzandı ve şarap şişesini eline aldı.

Güzel anıları vardı sonu ne kadar kötü bitsede değerliydi. Gülümsedi ve Namjoon'u bulmak için arkasını döndü.

Keşke dönmeseydim.

Dedi içinden çünkü üç yılı karşısında duruyordu. Onu unutmak zaten zordu -ki unutamamıştı- ve yanında başka bir adamla görmek ona iyi gelmemişti. Özellikle gülüşürken..

Çok güzeldi. Gökyüzünü andıran mavi saçları, artık toprak rengindeydi ve buna rağmen çok güzeldi.

Yanında ki kişi ile gülüşürken gözleri buluştu. Ve onlar için zaman durmuş gibiydi. Taehyung'un yüzündeki gülüş donmuştu. Ve şimdi ikiside birbirine şaşkınlıkla bakıyordu.

Taehyung gördüğü bedenle yanındaki Eunwoo'yu unutmuştu.

Çok değişmiş..

Diyerek iç geçirdi Taehyung. Mesala bir kolu full dövmelerle kaplıydı. Uzun saçlı halini çok severdi Taehyung ama şimdi kısaydı ve siyahtı.

Hoş bir şekilde ayrılmamışlardı ve buna rağmen ikiside bilmeden
birbirlerini istiyorlardı hâlâ.

Hipnoz olmuş gibi Taehyung Jungkook'una adımlayacaktı ki onu gerçekliğe getiren, tanımadığı bedenin Jungkook'una yaklaşmasıydı. Istemsizce kaşkarı çatıldı.

"Jeongguk, şarap mı almaya karar verdin?"

Jeongguk gözlerini ondan ayırıp büyüğüne baktı ve "Evet hyung." Diyerek mırıldandı.

"Güzel hadi gidelim." Dedi ve Jeongguk'un kolundan tutup kasaya doğru çekiştirdi.

Arkalarından sinirli bir Taehyung bıraktıklarını bilmeden...

Günümüz

Arabasına bindi ve derin bir nefes alıdı.
İki gün öncesi aklından bir türlü çıkmıyordu ve çıldıracak gibiydi.

Keep your heart open for me Where stories live. Discover now