60.Bölüm:'Suç Makinesi'

19.8K 1K 878
                                    

İyi okumalar dilerim.

Duyuru ve alıntılar için watty ve instagram hesabımı takip edebilirsiniz.

(Lütfen bol bol yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayalım. Yorumlarınızı okumak bana iyi geliyor. Ve bu aralar iyi şeylere çok ihtiyacım var.)

60.Bölüm: Suç Makinesi

🔫🔫

Karşımda bir katil vardı.

Karşımda Poyraz'ın çocukluğunun katili vardı.

"Ben seninle konuşmak istedim, kızım." Kaşlarımı çatıp üzerine yürüdüm. "Sen kimsin ya benimle konuşacaksın. İnsan mısın sen?!" Arkadan gelen iki adam aramıza girmişti. Kıyafetlerine ve hareketlerine bakılırsa Şule'nin adamlarıydı.

"Ben sadece oğlum için konuşmak istiyorum." Kahkaha attım. Şule'ye doğru yürüyünce adamlardan biri kolumu tutmuştu. "Dokunma bana!" Elini çekmedi. Kolunu kavrayıp ters çevirdim. Hızla itince yere düşmüştü. Diğeri Şule'nin önüne geçmişti.

"Senin oğlun kim bilmem ama Poyraz'ın bir tek annesi var. O da benim annem. Sen kimsin?" Adamın arkasından çıktı. "Poyraz'ın annesi benim." Gülerek başımı iki yana salladım. "Bir bok değilsin. Yaşına başına bakmam, kadın oluşun umrumda bile olmaz. Seni öldürürüm. Allahıma kitabıma bunu yaparım. Defol git!" Bana doğru birkaç adım attı.

"Ben pişmanım. Oğlum ile konuşmak istiyorum." Üzgün bir şekilde Şule'ye baktım. "Kıyamam. Pişman mı oldun sen? Çok üzüldüm. Ben hemen Poyraz'ı arayayımda kavuşun." Kahkaha attım. Yerdeki salağa bakıp daha çok güldüm.

Elimle bankı gösterdim. "Otur şuraya." Oturmamıştı. "Sana buraya otur dedim!" Söylediğimi yapıp oturdu. Yanında oturup bacak bacak üstüne attım.

"Çocukken üç arkadaşın Poyraz'ı taciz etmiş. Şu an neredeler?" İlk birkaç saniye sessiz kaldı. "İkisi hapishanede öldü. Diğeri de evinde ölü bulundu." Başımı aşağı yukarı salladım. "Ben öldürdüm onları. Devamı da var. Yurtta Poyraz'ın zarar görmesine göz yuman müdür, emekli olmuştu. Artık değil. Şu an sokaklarda kalıyor. Çocuğunu dövdüğü için herkesin içinde Poyraz'a tokat atan bir adam vardı. O kendisi ölmüş. Eğer ölmeseydi o elini kırardım. Listedeki herkesin üstü çizili ve bir tek sen kaldın." Önüme bakıyordum ama bana baktığını hissediyordum.

"İğrenç bir kadınsın. Senden iğreniyorum. Sen anne olamazsın. Sen insan bile olamazsın. Ve şimdi gelip yüzsüz gibi Poyraz ile görüşmek istediğini söyleyemezsin. Ben buna izin vermem. Poyraz mutlu. Sen onun aklından bile geçmiyorsun. Onun annesi var. Ve annesini çok seviyor. Geldiğin deliğe geri dön ve beni bekle."

Ağlamaya başladı. Güldüm. "Duygu sömürüsü yapmayı kes! Poyraz istese bile ben görüştürmeyeceğim. Sen de defolup gideceksin." Bana döndü. "Ben kan kanseriyim. Çok ileri bir seviye. Son kez oğlum ile konuşmak istiyorum." Ellerimi birbirine vurdum. "Harika! Dünya bir pislikten kurtulacak." Gülerek konuşmuştum. Karşımda duran adamlar ters ters bana bakıyorlardı.

"Bana yardım et." İğrenerek karşımdaki kadına baktım. "Ölmene sevindim. Umarım çok uzun sürmez. İyi tarafından bakacak olursak ellerim senin pis kanınla kirlenmeyecek. Acı çeke çeke ölmen dileğiyle. Son günlerini yatakta kimsesiz geçirmen dileğiyle. Cehennemde cayır cayır yanman dileğiyle." Adamlardan uzun olanı bana yaklaştı. "Düzgün konuş!" Güldüm. "Ne yaparsın? Bana dokunmayı denesene." Durdu. Yumruğunu sıkıp geri çekildi.

"Bu şehri terk etmen için sana bir saat veriyorum. Mobeseleri takip edeceğim. Eğer Poyraz'ın karşısına çıkmayı denersen ölümün erken olur. Biliyor musun, söz konusu sevdiğim adam olunca, beni ben bile tanımıyorum. Belimdeki silahı çıkarıp alnının ortasından vurmak beni zorlamaz. Beni kimse tutamaz. Yaparım. Zamanında yaptım. Yine yaparım. Öldüğün günü bekleyeceğim. Her yıl o günü büyük bir coşkuyla kutlayacağım. Bana çok mutlu bir haber verdin. Şimdi de defol git!"

Dünya Ellerimde 'Vatan Uğruna' (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin