15.Bölüm:'Sevda'

27.8K 1.4K 564
                                    

İyi okumalar dilerim.❣

Hadi her satır arasına yorum yapın da moralim çok iyi olurda yeni bölümü çabuk yazar atarım.

Beğenmeyi de unutmayın.

15.Bölüm: Sevda

'Aşk biter, Sevda bitmez..'

🔫🔫

"Ben Poyraz'ı seviyorum ama-" öksürmeye başlamıştım. O sırada kapı açıldı. Kapıya döndüm. Batu, Oğuzhan ve biraz arkalarında Poyraz vardı.

Poyraz..

Kaşlarını çatmıştı. Arkamı kapıya dönüp sinirle güldüm. Önümde bulunan sandalyeye sert bir şekilde tekme attım. "Ben böyle işin içine tüküreyim." dedim dişlerim arasından tıslayarak. Ağlamak istiyorum. Mert'e yandan sert bir bakış atıp döndüm. Oğuzhan ve Batu'nun arasından çıkıp orayı hızlıca terk ettim.

Şimdi zamanı değil. Henüz ben kendime itiraf etmemişken, o duyamaz. Ben buna hazır değilim.

Öksürmelerim ardı ardını kesmezken ben revire doğru ilerliyordum. Acaba ilaç içip zehirlensem mi? Revire girip masama oturdum. Kollarımı masanın üzerine koyup başımı kollarıma dayadım. Acaba duydu mu? Duymamış olsun. Duymuş olursa benden uzaklaşır. Ben buna dayanamam. Ama duymama ihtimali çok düşük. Oradaydı. Gözlerim dolmuştu. Başımı kaldırmıyordum kollarımın üzerinden.

Aradan on dakika falan geçmişti. Hâlâ aynı pozisyondaydım. Kimse de gelmediğine göre duymuşlardı. Zehirlenme işini bir daha mı düşünsem? Zeytin yiyeyim en iyisi. Kessin diğer tarafa giderim. Aptal! Sevdiğini bağırarak söylemek zorunda mıydın?

"Bak bu ikinci sandalye oluyor. Bunu da maaşından kesiyorum."

Başımı kaldırıp sesin sahibine baktım. Poyraz gülümseyerek bana bakıyordu. Ama yüzü asıldı.

"Ağladın mı sen?" dedi. Yanıma gelip masaya yaslandı. Çenemi baş ve işaret parmağının arasına alıp kaldırdı. "Ne oldu? Sesiniz çok yüksek geliyordu. Mekâna geldim ama sen çekip gittin. Kimse bir şey de anlatmadı?" dedi Poyraz. Du-duymamış mı? "Duymadın mı?" dedim. "Neyi?" dedi. "Mert ile konuştuklarımızı." dedim. "Hayır." dedi. Cebinden ilaç kutuları çıkardı. "Şunları da iç. Sesini de yükseltmemeye çalış ki çabuk iyileş. Mert ile ne konuştunuz bilmiyorum ama bir daha saygısızlık yapmayacak." diye devam etti. "Saygısızlık yaptığını nereden çıkardın?" dedim. "Az çok tahmin edebiliyorum. Yanlış anlaşılma konusu diye." dedi. Şükürler olsun. Gülümsedim.

Uzattığı ilaçları alıp birer birer yuttum. Suyumu da içtim. "Teşekkür ederim." dedim. Göz kırptı. "Ben işimin başına döneyim. Kolay gelsin sana da." dedi ve gitti.

Poyraz'ın hareketleri hiç hayra alamet değil. Fazla iyi bana karşı. Acaba doktor birkaç aylık ömrümün kaldığını söylemiş olabilir mi? Poyraz da ondan dolayı böyledir. Mantıklı. Elimin tersini ateşimin olup olmadığını anlamak için alnıma koydum. İyi değilsin sen Asena. Telefonumun melodisini duyunca cebimden çıkardım. Burak arıyordu. Gülümseyerek açtım.

"Sana ihtiyacım olduğunu nerden anladın?"

"Ne oldu güzelim? Sesin de kısık kısık çıkıyor."

"Şey ya o. Ben geçen gün kutlama yemeğinde yanlışıkla zeytinyağlı bir tatlı yedim. Hastaneye kaldırdılar. Yan etkisi de sesimin gitmesi oldu."

Dünya Ellerimde 'Vatan Uğruna' (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin