Bölüm 22 VELATA'NIN AHI

273 259 41
                                    

"Vampirina!"
Edwırd kükremişti,adeta.
"Ben de yanınıza gelecektim."
İkisi aynı anda öfkesini kusarak konuştu.
"Güneş'e ne yaptın?"
"Drankula'ya ne yaptın?"
Şaşkınca birbirlerine baktılar.
"Asıl sen Drankula'ya ne yaptın?"
"Ben hiçbir şey yapmadım."
"Sen yapmadıysan kim yaptı?!
Kız birden iyilik meleği çıktı,başımıza."
Vampirina gülmeye başladı.
"Kim yapmışsa ellerine sağlık. Oh olsun,size.  Şimdi sen söyle. Ne yaptınız,Güneş'e? "
"Biz bir şey yapmadık. Drankula bu haldeyken sizin o pis fani arkadaşınızla uğraşamam."
"O da birden kaba,kırıcı ve kötü olmaya başladı."
Edwırd ,Vampirina'yı taklit ederek konuştu.
"Kim yapmışsa ellerine sağlık. Oh olsun, size."
"Şimdi siz yapmadınız mı ?"
"Yok,diyorum. Anlamıyormusun?"
"Neden inanayım ki?"
"Ya sabır. Belki de kız sizden gerçekten nefret ediyordur. "
"Sen buna inanıyormusun?"
"Evet."derken Güneş geldi ,salona.
"Evet, ben sizden nefret ediyorum! Tüm davranışlarımın sebebi sizsiniz."dedi.
"Tek sebebi bizsek neden İpek hoca böyle davrandın?"dedi,İrem.
"Bu arada İpek hoca'ya davranışlarımdan dolayı sadece uyarı aldım."
"Tüm konu bu mu ?"
"Sizle uğraşamam."diyip odasına çıktı.
Vampirina bu duruma sinirlenmişti.
"Ben gidip Vampirler Gezegenin de araştırma yapacağım."
"Biz de geleceğiz."
"Ol-"
"El ele tutuşup Vampirler Gezegeni dememiz yeterli mi?"
"Anlaşıldı. Sizden kuruluş yok."
El ele tutuşup Vampirler Gezegeni diyip kendilerini içi birçok kitapla dolu bir odada buldular. Burası kütüphaneydi.
"Vampirler Kütüphanesi'ne hoşgeldiniz."dedi,Vampirina.
"Elinize bir kitap alıp Güneş'e benzer bir durum varsa haber verin."

Kitaplara bakmaktan zamanın nasıl geçtiğini anlamadık. Hepimiz çok yorulmuştuk. Dinlenelim,dediğimiz de daha çok işimiz var diyip dinlenmemize izin vermiyordu. Yorgun ve sessiz sessiz kitaplara bakmaya devam ettik. Bir anda İrem çığlık attı.
Vıctor gülerek konuştu.
"Vampirler kütüphanesi'nde vampir görmek kadar normal bir şey yoktur."
"Siz bizi takip mi ediyorsunuz?"diye sordu,Burak.
"Bizim gezegenimiz de biz sizi takip mi edeceğiz? Güldürme beni."
"Ne işiniz var?"diye, çıkıştı Vampirina.
"Drankula nasıl bu hale geldiğini öğrenmek için araştırma yapacağız ."
"Bizde Güneş için."
"İyi bir şey bulursanız bize de haber verin."
"Tamamdır."
Hep beraber araştırmaya başladık. Yarım saat sonra İrem "Bu olabilir mi?"diye söyleyip elindeki kitabı Vampirina'ya gösterdi. Edwırd ve Vıctor hemen İrem 'in yanında bitti.
"Pelerinin bana çarpıyor. Dikkat etsene."dedi,Emre Edwırd'a.
Vampirina kitabın bir kaç sayfasını çevirip "Evet,evet bu."dedi.
Vampirina gülerek "Bu büyü'yü kimin yaptığı anlaşıldı."dedi.
"Kimmiş?"
"Tabii ki Drankula. Güneş'i kötü yaparken kendini de istemeden  iyi yapmış."

"Ver de biz de bakalım şu kitaba."
Vıctor,Vampirina'nın elindeki kitabı alıp içinde yazanları okumaya başladı. Öfkeyle Edwırd konuştu.
"Ulan Drankula bir büyü yapacaksın,onu da becer bari."
"Panzehir'e bak."
Birkaç sayfa okuyan Vıctor bunun bir panzehir'i olmadığını,onların zamanla düzeleceğini söyledi.
"Zaman derken ne kadar zamandan bahsediyor?"
"Belki birkaç gün, bir ay ,bir yıl ya da sonsuza dek."
"Peki, Güneş herkese kötü davranacak. Öyle mi?"dedi, Burak.
"Evet,küçük adam. Neyse biz gidelim."dedi,Edwırd. Ve oradan uzaklaştılar.
"Güneş 'e bu büyü yapılmadı. Çünkü Efe ve Drankula ile iyi anlaşıyor."
"Doğru söylüyorsun. "
"Biraz daha araştırma yapalım. Belki bir şey buluruz."dedi,İrem.
Ama maalesef bunca araştırmaya rağmen bir şey bulamadan eve döndük. Burak
'Belki de büyü yapılmamıştır. Bize karşı böyledir.' diye düşünmekten kendini alamıyordu.
                      * * *
Edwırd ve Vıctor Vampirina'nın yanından ayrılınca plan yapmaya başladılar.
"Bundan sonra Drankula'nın yanında plan yapmayalım. Yazık falan diyip benim sinirlerimle oynar."dedi Edwırd.
"Bi' de gidip planı onlara anlatır. Aman aman düzenlene kadar bizden uzak dursun."
"Haklısın Vıc-" derken kapının çalınması konuşmalarını böldü. Vıctor kapıyı açmak için yönelirken Edwırd da koltuğa oturdu.
"Kim gelmiş?!"diye içerden seslendi,Edwırd.
Vıctor şaşkınca içeriye döndüğünde "Kimse."dedi.
"Ee kim çaldı, o zaman kapıyı?"
"Bilmiyorum ama kapının önüne bir not bırakıp gitmişler."
"Not mu?"
"Evet."
"Açsana hemen. "
"Edwırd garip değil mi?  İlk defa yaşanan bir olay bu. Bu kadar sakin karşılamak normal mi ?"
"Açmazsak nasıl anlayacağız? Ver, ben açarım."
Vıctor 'un elindeki kağıdı alıp seslice okudu, Edwırd.
Notta aynen şöyle yazıyordu :
"Güneş'e kötü davranması için herhangi bir büyü yapılmadı. Vampir Veleta'nın elli dokuzuncu yılının ahı tuttu."

"Veleta kim? Bilgin var mı?"diye sordu,Edwırd.
"Yok ama kütüphaneye gidip bir şeyler öğrenebiliriz.
Edwırd ve Vıctor geldikleri gibi geri gittiler,kütüphaneye. Hızlıca bir araştırma yaptılar.
"Vay be! Veleta'ya bak sen. Her yıl ahı tutuyormuş. Bu sefer piyongo Güneş'e vurmuş."
Vıctor'un bunu demesi üzerine ikiside kahkahalara boğuldular. Gülemelerini durdukları an Edwırd soru sordu.
"Peki, neden Güneş'e tuttu bu ah? "
"Ne için olacak? İşimizi kolaylaştırsın diye."
"Bak bak... Bi' de geçmesi uzun sürermiş."
"Aynen,hayat bizden yana."
"Bir şey daha soracağım. Güneş'i anladım da Drankula'ya ne oldu?"
"Bak işte onu ben de bilmiyorum."
"Onu da bir şekilde öğreneceğiz. "
        
                          * * *
Gözlerimi Efe'den gelen art arda mesajlarla açtım.
"Günaydın"
"Hadi hazırlan ,okula gideceğiz. "
"Güneş doğdu sen daha uyu."
"Güneş!"
"Hadi ama."
"Piştt!"
"Of Güneş"
"Uyan artık"
"Sonunda çevirimiçisin."
Allah'ım bu ne ? Hızlıca cevap verdim. Ya benim saatim yanlıştı ya da bu çocuk kafayı yemişti.
"Sana da günaydın. Ne okulu?
Daha saat sabahın altısı. Ne okul sevdalısıymışsın sen?"
"Eğer sizinkilere görünmeden gelmek istiyorsan hızlıca hazırlanıp aşağı gel. Apartmanın önünde duran arabanın içindeyim."
Pencereden dışarı bakmıştım. Telefonumun titrediğini hissedince gözümü dışardan alıp telefona baktım. Efe yazmıştı.
"Pencereye bakarsan hazırlanmış olmuyorsun. Hadi artık hazırlan. Ağaç olduk şurada. :)"
Hemen elimi yüzümü yıkayıp hazırlanmaya başladım. Efe Bey ağaç olup köklerini yaymadan gitmeliydim.

Hazırlanıp tam evden çıkacakken İremle karşılaştık.
"Günaydın, bu saatte neden hazırlandın. Daha erken. "
Gülümseyerek cevap verdim.
"Günaydın,şimdi gideceğim, ben . "
İrem şaşkınca yüzüme bakıyordu.
"G-güneş bana kaba davranmadın. "
"Ciddi misin ?"
"Evet!"
Sıkıca birbirimize sarıldık,  uzun bir aradan sonra . Kollarımız ayrılınca "Hemen hazırlan. Gidince konuşacak şeylerimiz var." dedim.
İrem de hazırlanınca Efe'nin arabasının önüne geldik. Ben ön koltuğa,İrem de arkaya oturmuştı.Efe,İrem 'i görünce şaşırdı.
"Plan da bir değişiklik oldu.  Senin için sorun olmaz değil mi?"dedim.
"Yok,ne sorunu?"
"Efe,bu İrem. İrem bu da Efe."
Harika tanıtmıştım.
"Tanıştığıma memnun oldum."
dedi,ikisi de aynı anda.
 
Yol boyunca Efe aynadan İrem'e bakıyordu. Bu da gözümden kaçmamıştı ,tabii.
"İrem,ben size gerçekten öyle davranmak istemiyorum ama kendime engel olamıyorum. Yanlış anlama. Sizin hakkınızda düşündüklerim de,söylediğim şeyler değildi. İstemsizce oluyor. Bir tek Efe ve Dran- . Aman şey işte Derya.
Onlara karşı aynıyım. Ve şimdilik sana. Neden böyle oluyor, bilmiyorum."
"İstemsizce olduğunu biliyorum. Ve ne olursa olsun ben senin yanındayım."dedi,İrem.
"Ben de yanındayım,Güneş. Her zaman ..."

Okula varmadan önce Efe bizi bir restoranta getirdi,kahvaltı etmemiz için. Kahvaltımızı yapınca direk okul'a geçtik. Çantalarımızı sınıfa bırakıp koridorlarda duran boş koltuklara oturduk. Biz sohbete dalmışken önden Burak'ın sesi ve arkasından da kendisi geliyordu.
"Neredesiniz siz! Başınıza bir şey geldi diye çok korktuk. Haber vermeden niye gidiyorsunuz? Hadi Güneş gider,senin aklına da mı haber vermek gelmedi, İrem?"
Bu sizi ilgilendirmez,dememe kalmadan Efe konuştu.
"Benim yanımdaydılar. Haber vermek gelmedi aklımıza."
"Ya sen kimsin ki? Ha kimsin sen? Niye sürekli Güneş 'in etrafındasın anlamıyorum ki?!"
"Burak,sakin ol. Kusura bakma,sizi de endişelendirdik. Kim bilir aklınıza ne gelmiştir? Bir daha olmaz söz. Lütfen otırun."
Burak ve diğerleri yanımıza oturdu. Burak gözünü Efe'den alamıyordu,Efe de İrem'den. Ben de onlardan.

Acaba Efe ile İrem'in arasında bir şey mi vardı?
Yok,olsa İrem bana söylerdi.

Onlara bakarken birbirlerine ne kadar çok benzediklerini fark ettim. Kaşları,gözleri,saçları, yüz şekilleri...
Of Güneş,kendine gel.  İyice delirdin.

"Zil birazdan çalar,sınıfa geçelim."dedi, İrem. Öyle de yaptık.

Bu bölümü nasıl buldunuz,
bakalım?

Efe neden sürekli İrem'e bakıyor?

"Edwırdlara kim not yollamış olabilir ya da sizce biri şaka mı yapıyor,onlara?

Ve son olarak Drankula neden böyle davranıyor?

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.
Sizleri çok seviyorum :)
              ♡♡♡♡♡

VAMPİRLERLE SAVAŞ Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum