BÖLÜM 16 EVE DÖNÜŞ

307 294 17
                                    

"Niye aramış,Güneş?"dedi,Mert.
"Güneş geri gelecekmiş."
"Oo bu süper haber."
"Ne Güneş mi geldi? Nerede ?"dedi,Emre uyku sersemliğiyle.
"1 saat sana sesleniyoruz,uyanman için tık yok. Bi' Güneş dedik,hemen ayaklandın."
"Neyse ne ? Geldi mi?"
"Gelmedi ama gelecek. Tabii İrem Çakmak diye birine babam burs verse."
"Kim ki?"dedi ,Mert.
"Bilmiyorum."
Emre,Burak'ın kolunu tutup "Git babanla konuş. Ne yap ne et o bursu verin şu kıza. Belli ki Güneş için önemli biri."dedi.
"Tamam."diyip Emre'nin kolundan kurtuldu ve babasının okuluna doğru yol aldı.
Yaklaşık 1 saat sonra babasının odasının önündeydi.
Ömer oğluna sarıldı.

"Hoş geldin. Hayırdır, ne yaptında kapıma kadar geldin?"
"Bu sefer hiçbir şey yapmadım. Senden bir şey istemeye geldim."
"Tabii bir şey istemesen gelmiyeceksin,biliyoruz seni."
"Baba ya."
"Neyse söyle bakalım ne istiyorsun?"
"İrem Çakmak adında bir öğrenciye burs vermeni istiyorum. Çok önemli baba. Lütfen ver. Sınava falanda girmesin."
"Niye senin için bu kadar önemli. Sevgilin mi?"dedi,Ömer gülerek.
"Yok baba,ne sevgilisi. Hem sen herkese veriyorsun, burs . Bi' bu kıza mı vermiyeceksin."
"Tamam tamam. Hangi okuldan gelecek?"
"Bilmiyorum,baba."
"Öğrenirsen işlemleri başlatırım."
"Tamam,arayıp öğrenirim."
Burak,babasının odasından çıkıp koridorda Güneş'i aradı.
"Alo Güneş."
"Burak baban burs verdi mi?"
"Heycanlanma dur. İrem hangi okuldan buraya gelecek?"
"Onu bilmiyorum. Öğrenip sana haber veririm."
"Tamam,aramanı bekliyorum."
Güneş,İrem'e çaktırmadan sorusunun cevabını almıştı. Hemen Burak'a haber verdi.
Burak,babasının odasına geri girdi.

"Öğrendin mi?"
"Evet. 15 Temmuz Anadolu Lisesi'nde okuyormuş, önceden."
Ömer kafasını sallayıp bilgisayardan bir kaç işlem yapıyordu. Sonunda kafasını bilgisayardan kaldırmıştı.
"Tamamdır. Okulun müdürüyle konuştum. Artık bu okulda okuyabilir."
"Tam burs mu versin?"
"Evet evet."
"Süpersin baba! "
Babasına sarılıp okuldan çıktı
Hemen telefonuna sarıldı.

"Güneş,artık seni aramızda görmek isteriz."
"Nasıl yani ,burs verildi mi?"
"Evet,artık bizimle okuyabilir."
"Burak çok ama çok teşekkür ederim. Kapatıp hazırlanalım o zaman."
"Hazırlanalım derken? İrem de mi bizle kalacak?"
"Sorun olmaz değil mi ?"
"Yok asla."
"Tamam,görüşürüz."
"Görüşürüz. " diyip telefonları kapattılar.
                        * * *
"İrem,hadi gidiyoruz."dedim,heycanla.
"Nereye?"
"Soru sormak yok. Çantanı alıp çıkalım. Ben hazırım."
İkimiz de yanımızda sadece 1 çanta getirmiştik. İrem de çantasını alınca evden çıktık.
Eve varana kadar İrem nereye gittiğimizi soruyordu. Kapıyı açma işini her zaman ki gibi Mert'e kitlemişlerdi. Mert beni görünce boynuma atladı.
"Kim geldi?!"diye içerden sesleniyordu ,Emre.
"Güneş gelmiş."
"Yemin et."

Yanıma hızlı adımlar atarak Emre ve Burak geldi. Onlarla da sarılınca eve içeri davet ettiler. Mert ,İrem'i farketti.
"İremdi değil mi?"
"Aa evet. Siz nereden tanıyorsunuz, beni?"
"Güneş bahsetmişti."
"Sevineceğin bir süprizim var,sana."dedi Burak ,İreme dönerek.
Burak üst kata çıkıp elinde bir kutuyla döndü. Kutuyu İrem'e uzatarak "Bu sana."dedi.
"Nedir bu ?"
"Aç,öğrenirsin."
İrem istemsizce kutuyu açtı. 'Bu ne' der gibi Burak'a bakıyordu.
"Artık Bilgin Koleji'nde tam burslu olarak okuyacaksın. Bunlarda okul forması."diyerek açıklama yaptı,Burak.
"Ama bu nasıl olur? Sınava da katılmadım, ben."
"Ben sendeki okuma isteğini gördüm. Ayrıca biz okuldayken sen burada tek kalma diye Buraktan rica ettim. O da babasıyla konuşup sana burs verdi."dedim.
"Burak 'ın babası mı ?"
"Okulun müdürü ve sahibidir,kendisi. Bu arada tanıştırmayı unuttum. Bu Burak,Mert ve Emre."
"Tanıştığıma memnun oldum."dedi,Mertlere dönerek. Sonra devam etti. " Güneş ben senden böyle bir şey istemedim."
"Biliyorum ama sen bir şansım olsa okurdum,demedin mi? Al sana şans."
"Zaten bizle kalacaksın. Koskoca evde bir başına akşama kadar ne yapacaksın. Kabul et,bitsin be İro."dedi,
Emre.
"Ben ne diyim ki teşekkür ederim."
"Ne teşekkürü."
                      * * *
"Edwırd, Vıctor! Gelin buraya,çalışan bir küre buldum. Güneş'in yerini bulabiliriz."dedi,Drankula.
"Ciddi misin? Süper bir haber."
Drankula küreyi masaya koydu ve Güneş'in yerine baktılar.

"Ee Burakların yanında duruyor. Hani bu kız kaybolmuştu. Buraya kadar gelip hesap bile sordular. Oyun muydu yoksa ?!" dedi,Edwırd.
"İnsan kılığında Dünya'ya gidip bakalım."dedi,Vıctor.
       Yazarın Anlatımıyla
Yaşlı teyze kılığına girip Güneşlerin kapısını çaldı,Drankula.
"Ding dong."
Güneş kapıya bakmak için ayaklandı.
"Buyrun teyze. Kime bakmıştın?"
"Kızım ben uzun yoldan geldim de bir bardak su getirir misin?
"Tabii ki."

Güneş içeriye girince Drankula "Zaman dursun."dedi. Vampirler dışında herkese zaman durmuştu. Ortaya Vıctor ve Edwırd çıktı. Üçüsü beraber içeri geçtiler. İrem'i gören Edwırd "Bu da kim böyle? İntikam alacaklarımızın sayısı gittikçe artıyor."dedi.
"Sorun yok. Bunun da icabına bakarız."dedi,Vıctor.
"Mert,Burak,Emre!"diye sesleniyordu,Vampirina.
İçeri girince Edwırdları görüp
"Vay sizde mi buradaydınız?"dedi.
"Ne olmuş? "
"Ya bir de zamanı durdurmuşlar. "
"Hadi gidelim. Yalancılarla konuşmayı sevmem."dedi,Edwırd.
"Ne yalancısı? Açık açık konuş."
"Güneş'in yerini bilmiyorum diye yalan attın ya, o işte."
"Yalan söylemedim ki. Hâlâ bilmiyorum,yerini."
"Tabii tabii öyledir. Biz de kayıp diye seviniyorduk. Sevincimiz kursağımızda kaldı."
"Bilmiyorum."
"Şu an bu evde olduğunu bilmiyorsun yani."
"Ne burada mı ?"
"Zaman geri aksın!"dediler ve

Vampirler gezegenine geri döndüler ,Edwırd üçlüsü.
Elinde suyla dönen Güneş ,Vampirina'yı görünce
"Hoşgeldin. Burada yaşlı teyze vardı gördün mü ?"dedi.
"Bırak yaşlı teyzeyi. Gel buraya ."diyerek salona geçtiler.
"Vampirina ne ara geldin, sen?"

Emre,İrem'in burada olduğunu unutarak ağzından 'vampirina'
kelimesini kaçırdı.
"Lakabı Vampirina."diyerek durumu toparlamaya çalıştı.
"İrem herşeyi biliyor,bir şey saklamanıza gerek yok."dedi,Güneş.
"Dinleyin beni. Öncelikle Güneş hoşgeldin. İrem artık bu konuyu bildiğine göre ondan da intikam almak isteyecekler. Bir daha sakın birbirimizden ayrılmayın! Güneş daha demin kapıya gelen yaşlı teyze de "Drankula'ydı." Ve siz bana neden Güneş'in geldiğini haber vermiyorsunuz?"
"Sakin ol. Güneş yeni geldi,sana da haber veremedik. Ve ne ara Drankula geldi? "
"Kapı çaldığında gelen onlardı. Dikkatli olun,insan kılığına girebildiklerini söyledim size. Alın işte,ben de insan kılığındayım."
"Haklısın."
"Neyse... Biz senle tanışamadık. Güneş herşeyi anlattığına göre ben "Vampirina". Başkanlarının yanında " Duru" dersin. "
"Sen Güneş'in bahsettiği iyi vampirsin yani."
"Sanırım, o ben oluyorum."
"Anladım."
"Bu arada Edwırdlar artık benden de intikam alacaklar."
"Neden?"
"Ah... Güneş senin kaybolmanı onlardan sorumlu tutuyordum. Bunlar bir yerden senin burada kaldığını öğrenmiş. Daha doğrusu seni burada gördüklerinden hiç kaybolmadığını sandılar. İşte bu durumda da benim yalan söylediğimi düşündüler. Bu yüzden intikam alacaklar."
"İyi de tam anlamıyla yanlış anlaşılma ,bu. "
"Bizim gezegenimizde yalan çok büyük suçtur. O yarım akıllılar da bana inanmayacakları için intikam alırlar."

Kural 2 : Eğer bir vampir bir vampire yalan söylerse o vampirden intikam alınır !

"Şimdi ne yapacağız?"
"Eğer isterseniz burada kalırım. Birlikte bu bataklıktan kurtulabiliriz. Sakın korktuğumu düşünmeyin. Ben yok olursam daha da korumasız olursunuz."
"Vampirina izin bile almana gerek yoktu. Burası senin de evin,her zaman kalabilirsin."
"Teşekkür ederim."

Bu bölüm bu kadarlıktı. Edwırdların intikam listesi giderek kalabalıklaşıyor. Sizce başkaları da bu listeye girer mi?
Umarım beğenmişsinizdir.
#vampirlerlesavaş#
#gzde387#
#evedönüş#
#intikamlistesi#
#yalan#



VAMPİRLERLE SAVAŞ Where stories live. Discover now