~20~

1.9K 153 94
                                    

"Bekle, onun neyi vardı?" diye sordu Jungkook bana şaşkın bakışlar atarken.

Kapı eşiğinde hala elimdeki poşetlerle duruyorken içeri doğru panikle adımladım ve poşetleri onun koyduklarının yanına, tezgaha bıraktıktan sonra arkamı döndüm. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. "Şey biz, biz bir kaza geçiriyorduk ve o-"

"Ne! Ne kazası?" Hoseok içeriden elinde chopsticklerle gelip çatılı kaşlarıyla cevap vermemi bekliyorken üzerime yöneltilen bakışlardan ve ona ne olduğuna olan merakımdan dolayı endişeli hissediyordum. "Cidden, ne kazası?" Aynı soruyu Taehyung da sorduğunda sonunda konuşmak zorunda hissettim.

"Bir araba kazası. Yani aslında tam kaza denemez sadece... Çarpmadı bize. Geçip gitti ama o, o çok korktu."

"Anlamıyorum, neden banyoya girdi?" dedi Taehyung ve koridordan ilerleyerek Yoongi'nin koşarak girdiği banyo kapısına kadar adımladı. Kapıyı birkaç kez tıklayarak "Yoongi, iyi misin? Neler oldu?" diye seslendi içeriye. Ses yoktu. Ses gelmedi.

Hoseok da aynı noktaya ilerleyip içeriye seslendiğinde Jungkook korkmuş büyük gözleriyle bana bakarak "Hyung," dedi. "iyi misin? Size bir şey olmadı değil mi?"

Gülümsedim. "Hayır, endişelenme. Aslında... Bizi o kurtardı."

Gözlerimle beraber adımlarımı banyoya yönelterek onların arkasında durdum ve içeriden herhangi bir ses gelmesi bekledim fakat hiç ses yoktu. Taehyung kapıyı tekrar çalmaya yeltendiğinde birden açıldı ve kapıdaki üç kişiye hiçbir şey olmamış gibi bakan Yoongi bize "Kapıda napıyorsunuz? Çekilsenize." diyerek aramızdan sıyrıldı ve salona ilerledi. Biz arkasından şaşkınlıkla bakarken o, koltuğa oturdu ve ona aynı şaşkınlıkla bakan bize "Hey, herkes aç. Yemeği hızlı yapın." diyerek gözlerini açık olan TV'ye çevirdi. Salona tekrar döndüğümüzde Taehyung "Neden koşarak banyoya girdiğini merak ettik." diyerek ona baktı.

"Ah, sorun yok. Midemi bozmuşum."

"Üstelik kaza gecirmişsiniz! Nasıl oldu?"

"Kaza geçirmedik Hoseok. Sadece hızlı giden bir arabaydı. Bir şey olmadı. Öyle değil mi Jimin?"

Bana ikinci kez yönelen bakışlara karşı yutkunarak bu ani değişimin neden kaynaklandığını sorgularken dudaklarımı aralayıp hala üzerimde taşıdığım şaşkınlıkla "E-evet. İyiyiz biz." diye cevap verdim.

İyi falan değildik. Beni yere itmişti. Araba o kadar hızlı geliyordu ki beni yere itmiş, kendisiyle düşmemi ve sert zemine rağmen zarar görmememi sağlamıştı. Bunu yapmış olması o an için hiçbir şey ifade etmese bile şu an bunu sorgulamayı akıl etmiş ve gerçekten bunu neden yaptığının altında yatan ufak bir neden olduğuna inanmamı sağlamıştı. O an gördüğüm çocuk, kesinlikle Yoongi değildi. En azından onu ağlarken hiç görmemiştim. Fakat gördüğüm ilk gözyaşlarının sebebinin aptal bir sürücü yüzünden olabileceğini tahmin etmezdim. Sahi, neden özür dilemişti?

"Harika. Birkaç kutu daha aldık. Acele edin çünkü çok acıktım."

"Başüstüne Yoongi hazretleri." dedi Hoseok çattığı kaşlarıyla mutfağa ilerlerken. Yoongi bu söylediğiyle yanındaki yastığı alıp hızlıca ona fırlatmış, Hoseok'un koşarak kaçmasına sebep olmuştu. Jungkook buna kıkırdarken Taehyung ona bakarak gülüşüne gülmüş, sonrasında ise hala ayakta ve dalgın bir şekilde yere gözlerini dikmiş düşünen beni fark ederek "Otursana." demişti. Kafamı sallayarak Yoongi'nin karşısına oturduğumda bir saniyeliğine göz göze gelmiştik fakat bakışlarını kaçıran o'ydu. Şu an için her şey saçma geliyordu.

Ramenleri hep birlikte yedikten sonra filmi açmış, bu sefer Taehyung'un mutfağa yapmak için girdiği ve yardım için ısrar eden Jungkook'a hayır diyemediği mısırın hazır olmasını beklediğimiz saatlerden sonra salonda; Hoseok, ben ve Yoongi tabakları yerleştiren Taehyung ile ona yardım etmeye çalışan Jungkook'a bakıyorduk. Sonrasında filmi açmış ve Jungkook'un heyecan dolu nidaları eşliğinde izlemeye başlamıştık.

•~|ʙᴜʟʟɪᴇs|~•Where stories live. Discover now