28

810 52 14
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Pazar 21

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Pazar 21.38

Sahnenin merdivenlerinden hevesli adımlarla inerken yüzümde bir gülümseme vardı. Uzun zaman olmuştu burada şarkı söylemeyeli. Aslında... Bunu son zamanlarda pek istemiyordum. O sahne öz güvenim tamamen kırılmış ve parçalara ayrılmıştı. Buraya geldiğim ilk gün kendime nasıl güvendiğimi hatırlıyordum ve bu daha çok üzüyordu beni. Şimdi sadece kendimi rezil edeceğimi düşünmeye başlamıştım.

Bu gece Taehyung ve Jimin'in ısrarlarıyla birlikte yine kendimi sahnede bulmuştum. Taehyung kendime olan güvenimin yerine geleceğini ve daha iyi hissedeceğimi söylemişti. Doğruydu. Şu an yenilenmiş gibi hissediyordum. Gerçekten yenilenmiştim. Yapabiliyordum işte, ben korksam da kaçsam da oluyordu bir şeyler. Aradan geçen zamanda birçok şey değişmişti. Tek bir şey dışında, ben yine en güzel şarkılarımı Jimin ve Taehyung için söylüyordum.

Bu sahneye ilk çıktığım gün sürekli gözlerimin önüne geliyordu. Bir an bile olsun çıkmıyordu aklımdan. Nasıl çıkabilirdi ki? Sanki... Sanki çok uzun zaman olmuştu. Yıllardır Jimin ve Taehyung'un hayatındaymışım gibi hissediyordum. Birlikte yılları da ilerletecek miydik? Bunun düşüncesi bile içimi kıpır kıpır yapıyordu. Taehyung, Jimin ve ben. Aradan geçen yıllar bize eşlik ediyor. Böyle bir şey olabilir miydi? Buna o kadar çok inanıyordum ki aksi mümkün değildi. Bir ömürü birlikte yaşamak... Gerçekten yaşamak.

Kuruyan dudaklarımı ıslatmak için bar tezgahına ilerleyerek su istedim. Bakışlarım her zaman oturdukları yerde oturarak beni izleyen Jimin ve Taehyung'a kaydığında derin bir nefes aldım. Taehyung'un gözleri gözlerimle buluşurken bana göz kırpmış ve kendine has gülümsemelerinden birini yerleştirmişti dudaklarına. Şimdi böyle onlara uzaktan bakarken nasıl bir tablonun içersinde olduğumuzu görebiliyordum. Benim yerim de orasıydı ve bu değişmeyecekti.

𝓛𝔲𝔪𝔦è𝔯e *νḲσσкмιηWhere stories live. Discover now