Daha da yaklaşınca Görkem olduğunu farkettim, yanına gitmekte tereddüt ettim.
ALEYNA- Selam.
Kafasını kaldırıp bana baktı.
ALEYNA- Üzgün görünüyorsun?
GÖRKEM- Birini bekliyorum.
ALEYNA- Kimi?
Dudağını bilmiyormuş gibi kıvırınca şaşırdım.
ALEYNA- Anlamadım.
GÖRKEM- Oturmak mı istiyorsun?
ALEYNA- Hayır sadece geçerken seni gördüm ve yanına geldim.
Yana kayınca oturdum.
ALEYNA- Program masanda duruyordu, yapmayacak mısın?
GÖRKEM- Daha çok geceleri çalışıyorum.
ALEYNA- A öyle mi?
GÖRKEM- Burda olmak istediğinden emin misin?
ALEYNA- Evet, neden sordun?
GÖRKEM- Burası sandığın gibi bir yer olmayabilir.
ALEYNA- Ben her şeyin farkındayım, merak etme.
Yerimden kalkıp söylene söylene binaya kadar yürüdüm.
ALEYNA- Egoiste bak ' boroso sondoğon gobo bor yor olmoyobolor' salağa bak sana mı kaldı benim-
EFE- Aleyna?
ALEYNA- Efendim?
EFE- Niye söylene söylene geziniyorsun?
ALEYNA- Hiç.
EFE- İyi, programına baktım birlikte spor salonuna gidicez.
ALEYNA- Öyle mi? Üzerimi değiştirip geliyorum, sen git.
Odaya çıkıp üstünü değiştirdim, tam ben çıkarken Görkem'de içeri girdi.
Efe'nin yanına gittiğimde ip atlıyordu, yanına oturup biraz esnedim.
EFE- Bacağını daha geriye al.
Görkem'le Alptuğ içeri girince gözüm o tarafa kaydı.
EFE- Şu an esnemiyorsun bile.
ALEYNA- Sağ bacağım sakat o yüzden gitmiyor.
EFE- Ne alakası var? Bi kere esnedi mi bi daha sorun olmaz.
Elindeki ipi bırakıp yanıma geldi. Bacağımı birden çekince kısık sesle bağırdım.
ALEYNA- Yavaş!
Görkem'in bize baktığını görünce ayağa kalktım.
ALEYNA- Ağırlık çalışmam lazım.
YOU ARE READING
AJAN
ChickLitBabasının katillerden intikamını almak için çağrıldığı istihbarata katılan bir kızın hikayesi